havadurum

"Faillerin cezasız kalması sonraki olaylara sebebiyet verir"

849
CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan yerel basın mensupları ile toplantıda bir araya geldi. Düzenlenen toplantıya, Milletvekili Ceylan ile birlikte CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) üyesi Serdar Soydan ve CHP İl Başkanı İsmet Güneşhan da katıldı. Açıklamasında, Çanakkale’de bir dernek tarafından dağıtıldığı belirtilen laiklik karşıtı kitapçığa tepki gösteren Milletvekili Ceylan; “Milli Eğitim de bu işin içerisinde demektir. Burada bir suç vardır. Eğer haberleri yoksa böyle bir derneğin burada bu kitapçığı dağıttığından bu daha kötü bir durumdur.  Biran önce bu konu ile ilgili Milli Eğitim Müdürlüğünü harekete geçmeye davet ediyorum" dedi. ÇOMÜ’de basına yansıyan kadrolaşma haberleri ile ilgili konuşan Milletvekili Ceylan; “Orası bir Aile Üniversitesi haline getirilmiş, 250 kişilik bir kadrolaşma oluşmuş. Bu konuda ben bir soru önergesi verdim meclise, ÇOMÜ hakikatten bir ‘Aile Üniversitesi mi’ olmuştur? Biz artık bunları kabul edemez noktaya geldik” ifadelerini kullandı. İl Genel Meclisi üye çoğunluğu ve Meclis Başkanlığı’nın CHP’de olmasına rağmen, GESTAŞ yönetimine hiçbir CHP’li üyenin getirilmemesini eleştiren Ceylan; “Geçmiş dönemlerde AKP`li meclis başkanı ve bir AKP temsilcisi atanıyordu İl Genel Meclisinden. Fakat bu dönem halkın oyları ile oluşmuş bir meclisin başkanını atamamıştır. Siyasi etik olarak aynı davranışı beklerdik ve GESTAŞ yönetimine CHP`den iki arkadaşımızın atanmasını bekliyorduk” dedi. CHP İl Başkanı İsmet Güneşhan ise bürokratların, iktidara boyun eğdikleri ve tepkisiz kaldıkları eleştirilerinde bulunarak konuşma yaptı. Güneşhan’ın ardından Gazetecilerin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdroğlu’na yapılan linç girişimi ile ilgili sorularını yanıtlayan Milletvekili Ceylan, faillerin serbest bırakılmasının kabul edilemez olduğunu belirterek; “Bu saldırının failleri ve arkasındakilerin mutlaka ortaya çıkartılması gerekmektedir. Saldırının doğru bir şekilde aydınlatılması lazım. Bu failler cezasız kalırsa bundan sonraki olaylara da sebebiyet verir. Bugün bize yapıldı ise yarın kendilerine de yapılabilir. Bunun önüne geçilmezse büyük sıkıntılar yaşanır” dedi. 
 
“Milli Eğitim Müdürlüğünü harekete geçmeye davet ediyorum”
Çanakkale’de bir vakıf tarafından dağıtıldığı iddia edilen laiklik karşıtı kitapçığa sert tepki gösteren Ceylan; "Hayrat Yardım Derneğince bir kamu kurumu olan Milli Eğitim Müdürlüğüne ait bir tesiste Laiklik karşıtı, Türkiye Cumhuriyet karşıtı bir yayını dağıttığına şahit olduk. Bu konunun iki boyutu var; burası Milli Eğitim Bakanlığına bağlı müdürlüğün denetiminde olan bir yer. Eğer bakanlık bu konudan haberdar ise; Laiklik karşıtı faaliyetler içerisinde olan bir dernekten haberdar iseler bu bizim için çok kötü bir durumdur. Milli Eğitim de bu işin içerisinde demektir. Burada bir suç vardır. Eğer haberleri yoksa böyle bir derneğin burada bu kitapçığı dağıttığından bu daha kötü bir durumdur. Demek ki herkes orada kafasına göre bildiri dağıtabilir; FETÖ`cüler de DAEŞ`liler de kim varsa ayrılıkçı terör örgütüne mensup gidip dağıtabilirler demek ki. Bir an önce bu konu ile ilgili Milli Eğitim Müdürlüğünü harekete geçmeye davet ediyorum" dedi.
 
“ÇOMÜ hakikatten bir ‘Aile Üniversitesi’ mi olmuştur?”
Basında yer alan ‘ÇOMÜ`de yaşanan kadrolaşma’ haberleri ile ilgili konuşan Milletvekili Ceylan; "Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ile ilgili basında çıkan haberler var. Orası bir Aile Üniversitesi haline getirilmiş, 250 kişilik bir kadrolaşma oluşmuş. Bu konuda ben bir soru önergesi verdim meclise, ÇOMÜ hakikatten bir Aile Üniversitesi mi olmuştur? Biz artık bunları kabul edemez noktaya geldik. Kadrolaşmalar liyakat ile yapılmadığı sürece devlet kurumlarının işlev yapamaz hale geldiğini üzülerek görüyoruz. Üniversiteler bilim üretmesi gerekirken; birilerinin çiftliği haline gelmesi üzücü" dedi.
 
“Siyasi etik dışı atama söz konusudur”
İl Genel Meclisi üye çoğunluğunun CHP’de bulunmamasına rağmen Vali Tavlı tarafından CHP’li hiçbir üyenin atanmamasına tepki gösteren Ceylan; "Geçmiş dönemlerde AKP`li meclis başkanı ve bir AKP temsilcisi atanıyordu İl Genel Meclisinden. Fakat bu dönem Halkın oyları ile oluşmuş bir meclisin başkanı atanmamıştır. Siyasi etik olarak aynı davranışı beklerdik ve GESTAŞ yönetimine CHP`den iki arkadaşımızın atanmasını bekliyorduk. AKP`nin bize karşı yaptığı vesayet söylemi şimdi kendileri için geçerlidir. Milletin oylarını geçersiz saymışlardır. Milletimiz burada bir tercihte bulunmuş `Önümüzdeki 5 yıl İl Genel Meclisinde bizi CHP Yönetecek` demiştir. Bununla ilgili olarak bizler göreve hazırız ve bir şeyler yapmak istiyoruz. Ortak paydamız Çanakkale`dir. Burada gerekli anlayışın gösterilmesini ve devlet adamı ciddiyeti ile bu işin yürütülmesini istiyoruz " dedi.

“Bürokratların yapmış oldukları eylemler nedense basında yer almıyor”
Ceylan’ın ardından açıklama yapan CHP İl Başkanı Güneşhan ise bürokratlara eleştirilerde bulunarak; "Bürokratlar maalesef iktidara boyun eğip sessiz kalıyorlar ya da hükümetin kendilerine yakın gördüğü kişiler oldukları için sessiz kalıyorlar. Biz yaptık oldu havasındalar. Ama burada yaşanan sıkıntıları gündeme getirmeye devam edeceğiz. Bunu yaparken en önemli görev biz siyasilere düşüyor. Bizlere destek verecek olan basında olması lazım. Bürokratların yapmış oldukları eylemler nedense basında yer almıyor. Böyle olunca etki sağlanamıyor. Oysa bir kararname çıkar bir bakmışsın bugün koltuğunda oturan bürokrat yarın yok. Kimler geldi, kimler geçti. Biz yine burada olacağız. Bu kentteki ahenk ve uyumu bozmamamız gerekiyor. Belki kermesi düzenleyen dernekten haberleri olmamıştır ama bu derneğin kendi yayın organında yer alıyor bu ifadeler. Dolayısıyla bu kermes kapatılmalıdır dedik, kitapçık ortada, hangi sayfada olduğu bellidir. Siz eğer Laikliği savunuyor, demokrasiyi savunuyorsanız ilk yapılması gereken olan şey bu kitapların toplatılmasıdır. Bize halen verilmiş bir cevap yok. Pazartesi günü ilk işimiz Cumhuriyet Başsavcılığına dernek yöneticilerini ve bunlara izin veren tüm sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağız" dedi.
 
“Ciddi, planlanmış bir linç girişimi cereyan ediyordu”
Basın mensuplarının CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na yönelik linç girişimi ile ilgili sorularını yanıtlayan Milletvekili Özgür Ceylan;  "Sayın Genel Başkanımıza yapılan bu saldırı girişimi Cumhurbaşkanına yapılmış olsa ne olurdu? Bu kişiler bırakılır mıydı? Ben size söyleyeyim asla serbest bırakılmazdı. Hukuk olmalı, adalet olmalı dememiz bundandır. Şu anda biz bu ülkede nüfusun yüzde 50`ini yöneten belediyelerin sahip olduğu ittifakın bir partisiyiz. Böyle bir şeyin hoşgörü ile karşılanması asla kabul edilemez. Eylemi küçültücü, sıradanlaştırılması kabul edilemez. O gün bende oraya saldırı girişimini haber alınca hareket ettim. Ben köye geldiğimde inanılmaz bir linç ortamı vardı. Ben vardığımda polisler daha yeni olay yerine geliyordu. Orada ciddi, planlanmış bir linç girişimi cereyan ediyordu. Türkiye`yi karıştırmak isteyen odaklar bu işin arkasındadır. Bizi sokağa dökmek isteyen kesimler var. Biz bu oyunlara düşmeyiz, huzurdan ve barıştan yanayız. Bu saldırının failleri ve arkasındakilerin mutlaka ortaya çıkartılması gerekmektedir. Saldırının doğru bir şekilde aydınlatılması lazım. Bu failler cezasız kalırsa bundan sonraki olaylara da sebebiyet verir. Bugün bize yapıldı ise yarın kendilerine de yapılabilir. Bunun önüne geçilmezse büyük sıkıntılar yaşanır. Burada adalet iki yönlü işliyor. Hep iktidar lehine işliyor, davalarından sonuç alıyorlar. Biz bunun olmamasını adaletin herkese eşit yaklaşmasını istiyoruz" dedi.
 
“Düşünmek bile istemiyorum”
Kılıçdaroğlu’na yönelik saldırının başarıya ulaşmasını düşünmek bile istemediğini dile getiren Milletvekili Ceylan; "Bunu düşünmek bile istemiyorum. Büyük bir kaos ortamı oluşurdu. Bizim orada gördüğümü Genel Başkanımıza yönelik öldürme amaçlı bir girişimdi. Böyle bir sonucun ortaya çıkması halinde bugün Türkiye`nin nasıl bir ortam içinde olacağını hiç kimse hayal edemez. Biz parti olarak da, Genel Başkanımız da defalarca kez söyledi; `Bir bedel ödenecekse ben bedel ödemeye hazırım` demiştir. Geçmişte de CHP Genel Başkanlarının başına benzer olaylar hep gelmiştir. Ama sonucu düşünmek bile istemem" dedi. 
(Eren Aşnaz-Baykal Sağlam)
Paylaş