havadurum
Damla Yeltekin

damlayeltekin@gmail.com

Acı küllerinden doğan 2023 umut getirsin

1427
Ve herkese yeni bir merhaba.
Sadece takvim yapraklarının değiştiği, dün ile bugün arasında bir fark olması bir merhaba.
Ama her yeni yıl yeni umutlara da gebe...
Açlık, yoksulluk ve yoksunluk, sefalet, savaş, ilaç krizi, iklim krizi, doğaya karşı açılan savaş, yolsuzluk, sağlık sektörünün çöküşü, devletler arası sıcak savaş, kadın cinayetleri ve çocuk istismarı, enflasyon ve enerji krizinin hakim olduğu bir yılın ardından umut dolu merhaba...
Her yıl yeni iyi ve kötü olanlara gebe. 2023`te kim bilir dünya gezegeni neler görecek?
Geçmiş yeni yılda, 2022 yılında; işsizler ordusu; ordu halinde yandı. Yanmaya da devam ediyor. Küçük ölçekli işletmeler kapandı, insanlar işsiz kaldı. Derin covid-19 pandemisinin sağlık sektörünün yanı sıra sosyal-ekonomik-psikolojik olarak nasıl etkilediğini gördük. Evine ekmek götürmeyen, işsizlik sarmalında yaşadığı ıstırabın aleve dönüştüğünü; Milyarlarca yıllık dünyada, 1 yıl içinde; Ankakuşu`nun umutsuzluklarla nasıl acı acı yandığını gördük.
Her birimizin içinde, umutla sarıldığımız fikirlerin, olayların, işimiz, emeklerimizin; nasıl alev alev yandığını gördük.
Elbette bir günde hiçbir şeyin değiştiği yok. Ne 2022 bizlere umudu, insanca yaşamayı getirdi ne de 2023 insan onuruna yakışır bir dünya getirecek.
Ama hayallerimiz?
Hayal etmeye devam edelim.
2023 yılında, özellikle bu ilk günlerde; bu hayallerimizi öyle güçlü kuralım ki gerçekler bile kıskansın.
Hayal olmadan, onları güçlü kurmadan; ne elde edebiliriz ki?
Hayal kuralım.
2023 hayallerin yılı olsun.
Sağlığa nitelikli ve ücretsiz erişebilmenin hayali;
Eğitime ulaşımın hayali;
İstediğimiz zaman sinemaya gidebilmenin ekonomik özgürlüğü;
İnsanın insan olmasından öte bir şey halini görmediğimiz; eşitlikçi ve barışçıl yaklaşımları;
Adaletin terazisinin her an her yerde olduğu;
Çocuklar dileklerin yerine getirilebildiği...
Koca yürekli küçük hayallerimizi kuralım.
Acıya, kedere; 2022 yılına veda ederken; elveda derken; iyiyi ve güzeli kucaklayalım.
Pandoranın kutusundaki umut ve Romanların kokinası bize umut versin.
Yeni bir sayfa açalım.
2022 sadece bir yıldı. 2023 de öyle. Sadece zamanı ölçen bir kavram. Yeni yıllar halka ne getirebilir ki?
Halkların hayali olmadıkça?
Hayal kuralım. 2023`ün barışın, özgürlüğün ve adaletin yılı olması için; çalışalım, çabalayalım.
Onca kaosa, karanlığa rağmen; atlattık 2022 yılını. Az buz insan da değil, koca dünyada yaşamaya devam eden her bir insan; atlattı.
Her bir insanın içindeki Ankakuşu, her bir acıda; yüreğine yeni alevler ekledi. Alevler öylesine yandı ki kimi nefes alamadı... Kimisini kaosa sürükledi. Kaosa sürüklenenlerde; diğerlerine ışık olmayı bir şekilde başardı. O kaostan kaçabilenler, alevlerine alev ekledi. Her bir acıda, yürekleri daha da yandı. Kor ateşleri küle döndü.
Her birimizin acısı, derdi; yanarak; bizim umudumuzu bile yok etti.
Ankakuşu`nun güzide özelliği; Pandora`nın kutusundaki o son duygu; umut; herkese ışık oldu. Son bir yaşama sevinci ve umutla, her birimizin içindeki Ankakuşu yeniden doğdu.
Küllerinden...
2023 yılı, yüreğimizin en körpe yerinde Ankakuşlarımızın yeniden küllerinden doğduğu; hayallerimizin can bulduğu bir yıl olsun...
Öyle bir can bulma olsun ki; hayallerimiz; gerçeği kıskandıracak, gerçek olsun.
Umut ile aşk ile...
Bahar ile barış ile...
Kelimelerin özgürlüğü her bir solukta telaffuz edilirken...
Kalemlerin özgürlüğü her bir satıra nüfuz ederken...
İnsanca bir yaşam; tün dünyaya hakim olsun...