havadurum
Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Anlayamazsınız, anlayamayacaksınız!

Siyasi rakipleri aleyhine avantaj elde etmek için Çanakkale'de spekülasyonlardan medet uman AKP'nin, kanlı darbe girişiminden sonra demokrasisiz demokrasi nöbetlerine Başkan Gökhan'ın katılmaması konusunda yaptıkları spekülasyon furyasına bu kez de AKP il başkanı ortak oldu. AKP Grup Başkan Vekili Çanakkale Milletvekili Bülent Turan'ın ve bazı trol ve yanaşmaların Belediye Başkanı Ülgür Gökhan hakkında sürdürdüğü demokrasisiz demokrasi nöbetine katılmama konusunda sürdürdüğü spekülasyon bu sefer il başkanı tarafından, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Çanakkale ziyareti nedeniyle hakkında yapılan içeriksiz göndermelere destek malzemesi haline getirilince; bu spekülasyonun ardındaki gerçekleri tartışmak gerekli hale geldi.

1752

Burada sorun, demokrasisiz demokrasi nöbetlerine Ülgür Gökhan’ın katılıp katılmaması olayının dışındaki bazı gerçekleri içermektedir.

İçerik,  Ülgür Gökhan’ın katılıp katılmaması düzeyinde tartışılacak olmanın çok ötesindedir.

Ancak şunu not etmeliyiz; Gökhan darbelere karşı olmak noktasında tavrını çok net bir şekilde ortaya koymuş;  darbelere de diktatörlüklere de karşı olmak, demokrasiyi savunmak bağlamındaki  tavrı ile Çanakkale halkı nezdinde hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde tavrını net bir şekilde göstermiştir.

Böyle olmasına rağmen her seferinde demokrasisiz demokrasi nöbetlerine katılım konusunu gündem yapmak bunun üzerinden siyasal avantajlar yaratmaya çalışmak; aslında bir siyasal anlayışın, müdahaleci baskıcı benim dediğim dedik anlayışının ürünüdür.

Tüm bunların beslediği biat kültürü şimdi karşımıza böyle çıkmaktadır. AKP’nin anlamadığı demokrasi ve özgürlükleri de içselleştiremediği sürece anlayamayacağı konu tam da budur.

Demokratik, özgür ortamlarda hiçbir kurum bir başka kurum veya kişiyi herhangi bir eylem için zorlayamaz, baskı yapamaz.

Özgürlüklere saygı duyan, kişilerin kendi tavırlarını kendilerinin özgürce belirlemesi gerektiğini bilen herkes; hiç kimseye herhangi bir dayatmada bulunamaz.

Bu kültürden yoksun, yani kişilerin özgürlüklerini hiçbir şekilde dikkate almayanlar; ‘gel, katıl, yap, söyle’ gibi dayatmalarda bulunurlar.

AKP tarafından, Başkan Ülgür Gökhan’a demokrasisiz demokrasi nöbetlerine katılma teklifi yapılmış, Başkan Gökhan kaygılarını belirterek tavrını ortaya koyduktan sonra hala ısrar etmenin, onun da ötesinde hakarete varan söylevlerde bulunmanın karşılığı; dayatma,  baskı, biat kültürüdür.

Darbelere ve diktatörlüklere karşı olma noktasında tavrını çok net bir şekilde ortaya koyan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan bu etkinliklere ister katılır ister katılmaz, bu kendisinin kişisel bir tasarrufudur.

Bunun üzerinden ısrarla katılım konusu üzerinden siyasal bazı çıkarımlar için müdahaleci tavırlarda bulunmak özgürlüklere müdahaledir.

Diğer bir nokta da, birlikte bir iş yapma ihtiyacı duyuyorsanız bunun gereklerinin yerine getirilmesi konusudur.

Bunun yolunun tek taraflı kuru bir davet olmadığını bilmek gerekir.

Birlikte yaşam, demokrasi gibi disiplinlerden uzak yaklaşımların tabiki bunları anlaması oldukça zor.

Siyasi partilerin ortak iş yapmalarının yöntemleri vardır, ‘ben yapıyorum gel katıl’  şeklindeki yaklaşımların siyasal hayattaki karşılığının ilhak etmenin davetiyesi olduğunu unutmayalım.

İkide bir  “davet ettik gelmiyor” şeklindeki bir yaklaşım da bu anlamda ilhakçı anlayıştan başka bir değer taşımaz.

Özgürlükleri yok sayan, baskıcı, ilhakçı, dayatmacı yöntemlerden size ekmek çıkmaz

Çünkü Çanakkale halkı özgürlüklerden, demokrasiden yanadır, dayatmalara tahammülü yoktur.

Bu kültürü içselleştirmiş bir Belediye Başkanı’na, sakız haline getirdiğiniz bu formattaki eleştiriler; kendi demokrasizlik  yüzünüzü açığa çıkarmaktadır, öyleyse nöbetlere devam ...