yusuf@canakkaleolay.com
Yıllar geçtiği halde, ne de Osmanlı Bankası adı, sanı kalmadığı halde bu reklam hala belleğimde kaldığına göre iyi bir reklam, iyi bir slogan olduğu kanısı uyandı içimde. İsimleri ayrı olsa da eylem, söylem, niyet ve amaçları aynıdır.
Geçen gün (ABD) Amerika Birleşik Devletlerinde başkanlık seçimi oldu, Donald Trump mu Hıllary Clinton mı kazanacak derken Trump herkesi şaşırttı. Başkan seçildi, kendide şaşırdı ama birbirinden farkı yoktur. Amerika’nın ne devamlı dostu ne de devamlı düşmanı vardır, devamlı Amerikan çıkarları vardır.
Ülkemiz 1950 den itibaren Atatürk devrim ve ilkelerinden uzaklaştırma gayretleri ve de Atatürk düşmanlığı bugünlere dek büyüyerek gelişerek gelindi. Tek kelime Atatürk demezler, Gazi Mustafa Kemal veya bazıları Atatürk kelimesini lütfen takarlar, dikkat ediniz. Atatürk ilke ve devrimleri yürekten bağlı, inançlılar ile sahte Atatürkçüleri ayıran ayrıştıran en önemli mihenk taşıdır. Sahte Atatürkçülerle, Atatürk düşmanlarının yoktur birbirinden farkı. Birisi devleti en kurnaz biçimde ele geçirdi, diğeri şehvetli söylemleriyle milleti ele geçirdi. Yoktur birbirlerinden farkları. Birinin adı A, diğerinin adı yine A. Biz Osmanlı bankasıyız örneği, paralel yapı en güzel kendini benzetmeleri, IŞİD (Irak, Şam İslam Devleti) deyimini kullanmazlar (DEAŞ) Arapçasını kullanırlar.
Sözde Fettullah Gülen hokkabazıyla uğraşır gibi görünüyorlar Feto’dan alıyorlar, Ensar Vakfına veriyorlar. 104 Vakıf kapatılmış bu vakıflar sanki bir günde kuruldu. Bülend Arınç denen başbakan yardımcısı Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’e Feto’culara Ankara belediye arsalarını peşkeş çekti, 7 Haziran seçimlerinden sonra her şeyi açıklayacaktı, hala açıklayacak, ölme eşeğim ölme, Rıza Zarrab Amerika’da 6 aydır tutuklu, Fetullah çiftlik evinde, Trump belki çözer.
Şen ve Esen kalınız…
