havadurum

Başkan Gökhan "Kentlerde değişim ve hizmetler hızla artıyor"

675

 Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasında Şehir Eşleştirme Projesi Geleceğin Akıllı Şehirleri için ortak Projesi kapsamında ‘Akıllı Şehirler’ kapanış toplantısı düzenlendi. Parion Otel Konferans Salonu’nda düzenlenen toplantıya Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger, Tarragona Belediye Başkan Yardımcısı ve Tarragona Akıllı Kent Platformu Genel Müdürü Jordi Fortuny Guinart, Bayar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Akıllı Şehirler ve Coğrafi Teknolojiler Dairesi Başkanı Dursun Yıldırım, Türkiye Belediyeler Birliği Proje ve Finansman Müdürü Cemal Baş, Belediye Başkanları, kurum ve kuruluş temsilcileri, İl Genel ve Belediye Meclis Üyeleri, Meslek Odaları ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı. AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger ve Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, projeyle ilgili fikirlerini ortaya koydular. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan; “Sürdürülebilir kentler yaratmak, küresel olarak birbirimize bağlı olduğumuz bu çağda toplumsal refahı arttırmak, doğal ve kültürel mirası koruyarak gelecek nesillere aktarmak 1970’li yıllardan beri iki milyona yakın akademik yayının ve pek çok uluslararası projenin ana fikrini oluşturmuş, özellikle son yıllarda da tüm dünya ülkelerinin ortak hedefi olmuştur. Giderek artan nüfus, kaynakların her geçen gün azalması, hızlı büyümenin getirdiği konut, altyapı, ulaşım, eğitim, sağlık, güvenlik, çevre ve enerji ihtiyaçları gibi alanlarda yaşadığımız kronik problemler bu hedefe ulaşmada yenilikçi yaklaşımların ele alınmasını da kaçınılmaz kılıyor. Dünyamızın sorunlarını bütüncül olarak ele almak da “veri, bilgi, uzmanlık, katılım, iş birliği, politika, strateji, yenilikçi ve teknoloji” kavramlarını insan öznesi üzerinden yeniden değerlendirmeyi beraberinde getiriyor. Kentler dinamik yapılar, her gün düne göre gelişiyor, değişiyor ve büyüyor. Kent kaynaklarının emanetçiliğini yapan biz yerel yöneticiler bu gelişimi daha yakından hissediyor ve yaşıyoruz. Değişim ve gelişmeler sunduğumuz hizmetlerin sayısını gün geçtikçe arttırıyor” dedi. 

“Kent yöneticileri de sürece destek vermiş, karşılıklı öğrenme ve olgunlaşma süreci yaşanmıştır”
Başkan Gökhan; “Kentdaşlarımıza daha iyi hizmet sunmak, yaşam kalitesini yükseltmek, mevcut kent sistemlerinin ve kaynaklarının verimli kullanılmasını sağlamak zorundayız. Bütüncül yaklaşımlarla şeffaf, hesap verebilir, çözüm üreten, ekonomik, verimli, yenilikçi ve değer yaratan yöntemlerle, sürdürülebilir kentsel gelişmenin sağlanması için de elbette ki günümüz teknolojisini kullanmak zorundayız. Bugün bu yaklaşım, şehirden şehire bölgeden bölgeye, hatta ülkeden ülkeye farklılık gösteren ama temelinde insanın mutluluğu ve sürdürülebilir yaşam ekosistemini sağlamayı amaçlayan Akıllı Şehir kavramını önümüze çıkarıyor. Sürdürülebilir kalkınma ve rekabet gücünün gelişmesinde dinamik bir yapıyı ifade eden akıllı şehirler ülkelerin ilgisini çekmekte, bu sürecin yönetiminde özel bir çaba ortaya konulmaktadır. Çanakkale de, yaşanan bu değişim ve gelişmelere uzak kalmamış 2017 yılında, Çanakkale’nin potansiyelinin hakkını veren ve kentin ruhuna uygun her işin içinde olmaya gayret gösteren Kale Grubu ‘Aklım Fikrim Çanakkale’ diyerek kentimizde akıllı şehirler konusunda göğe bir işaret fişeği fırlatmıştır. Bu süreçte kent aktörlerinin ortak dili konuşmasını sağlamak, kentsel öncelikleri tespit etmek ve Çanakkale Akıllı Şehir Yol Haritasını hazırlamak için verimli bir dönem yaşanmıştır. Valiliğimiz, Belediyemiz, Üniversitemiz başta olmak üzere tüm kamu kurum ve kuruluşları, birlik, oda ve sivil toplum kuruluşları, özel sektör temsilcileri de bu sürece destek vermiş aynı zamanda karşılıklı öğrenme ve olgunlaşma süreci yaşanmıştır” dedi. 
“Dünyamıza sürekli ihanet ediyor, hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyoruz”
Başkan Gökhan; “Maalesef hepimize, tüm canlı yaşamına ev sahipliği yapan, bizi doyuran dünyamıza iyi bakamıyoruz, sürekli ihanet ediyor, hiç ölmeyecekmiş gibi yaşıyoruz. Onun tüm kucak açmasına, yanlışlarımızı düzeltmemize tanıdığı fırsatlara, tüm cömertliğine rağmen bizler, üstün tür insan olarak bize emanet bu dünyayı maalesef geleceğe bulduğumuz gibi bırakamıyoruz. İşte bu noktada akıllı olmak, akıllı davranmak, kaynaklarımızın sonsuz olmadığı bilinciyle yaşamak, gereğinden fazlasını tüketmemek, paylaşmak, doğaya, yaşamı oluşturan tüm canlılara saygı ile adaletli bir yaşamı kurmak tüm akıllı insanların önceliği olmalıdır. Avustralya’da aylardır süren yangınlarda insanlar öldü, 480 milyon canlı çeşitli nedenlerle hayatını kaybetti, yuvaları, yaşam alanları yok oldu, ülkemizde de gerek orman yangınları gerek ormanlar içinde yürütülen madencilik faaliyetleri, termik santrallerin bacalarından tüten zehir ile ormanlarımız, sularımız, toprağımız, sağlığımız büyük tehdit altında. Ortadoğu’da savaşın ateşi hiç sönmüyor, yerinden yurdundan edilen çocukların, kadınların gözünün yaşı dinmiyor. Bu tablo akıllı insan işi değil, insanın kendi eliyle, kendi yaşamına verdiği bu zarar akıllı insan işi değil. Bir araya gelişimizin dünya barışına, yaşam hakkının kutsallığına da katkı yapacağına inancım, geleceğe akıllı ve yaşanabilir şehirler bırakmak temennimle herkesi saygıyla selamlıyorum” ifadelerini kullandı.
 
“Türkiye`de son derece başarılı bir şekilde belediyelerle çalışabiliyoruz”
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger; “Bu noktada küresel olarak düşünen yerel olarak sonuçta son derece bağlantılı. Yine buraya baktığımız zaman Çanakkale`ye baktığımızda insanları bir araya getirmekte ve tabi ki belediyeler ve şehirler olarak değil de aynı zamanda ulusal düzeyde bir araya getirmekte. Burada aynı zamanda Avrupa Birliği ve Türkiye arasındaki ilişkilerinde gelişmesi söz konusu. Bu nedenle şehir eşleştirme projesi gerçekleştirdik. Türkiye`de son derece başarılı bir şekilde belediyelerle çalışabiliyoruz. 20 tane projemiz var. Bu projelerin büyük bir kısmı artık kapanışa geliyor. Çanakkale`de de olduğu gibi kapanışa giden projeler var ve şunu gördük. Tabi bu projenin oluşturulması, bunun ötesine geçilmesi, iş birliğinin devam etmesi, sürdürülebilirliğin sağlanması, dostane ilişkilerin, insani ilişkilerin devam ettirilmesi demek. Sadece proje süresince değil, aslında proje bitiminden sonra devam etmesinden bahsediyoruz. Burada projenin kendisinden zaten bahsedildi. Dolayısıyla tekrardan detaylara girmeyeceğim. Ancak şunu söyleyebilirim. Bir kez daha burada bütün ortaklarımıza teşekkür etmek istiyorum. Bu alanda çalışan STK`lara teşekkür etmek istiyorum. Şimdi ‘biz aslında ne yapıyoruz?’ kısmına geçelim. Biz teknolojiyi kullanmaya çalışıyoruz. Bilgi iletişim teknolojilerini kullanmaya çalışıyoruz, amaç vatandaşlarımızın günlük hayatlarını daha iyi hale getirebilmek. Burada yapılan şeylerin toplamına bakacak olursak. Son derece inovatif bir şekilde verilerin toplanması var ve bu verilerin hizmet için kullanılması söz konusu. Bu trafik olabilir, ulaşım olabilir, elektrik, elektrik temini, su, su yönetimi gibi konular tabi ki okullar, hastaneler, kütüphaneler, bütün bunları yani belediyelerin sağladığı bütün hizmetleri aslında bu akıllı şehirler yaklaşımıyla desteklenebileceğini söyleyebiliriz” dedi. 
 
(Seçkin Sağlam)
Paylaş