Çanakkale Belediyesi Haziran Ayı Olağan Meclis Toplantısı, önceki gün Belediye Meclis Toplantı Salonunda düzenlendi. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Meclis toplantısının açılış konuşmasını Mayıs ayında yaşanan önemli gelişmeleri değerlendirerek yaptı. Gökhan, Mayıs ayında yaptığı Osnabrück ziyareti ile ilgili; “Orada engelliler okulunu ziyaret ettik ama daha önemlisi zihinsel engellilerinin iş atölyelerini ziyaret ettik. Orada, üretime nasıl katkıda bulunduklarına şahit olduk. Umarız biz de ileride bu şekilde işler hayata geçiririz” dedi. Başkan Gökhan, vatandaşların 2’nci Tohum Takas Şenliği’ne yoğun ilgi gösterdiklerini ifade etti. Daha sonra Soma katliamının 5’inci yıldönümü nedeniyle konuşan Gökhan; “Özellikle ‘Kaçak madenlerde ölüm!’ diye haberleri okuyoruz. Yani ‘kaçak’ herhangi bir şey olabilir ama bir ülkede nasıl kaçak maden olabilir? Fakat tüm kaçak madenler, çalışmalarını polisin, jandarmanın gözü önünde yapılıyor. Nitekim kötü maden ocaklarında, kötü şartlarda çalıştırılan insanlarımız tedbirsizlikten yaşamlarını yitiriyorlar” ifadelerini kullandı. Daha sonra Belediye Meclisinde söz alan Meclis Üyesi Ercüment Furuncu, hükümet tarafından yapılan yatırımları eleştirdiği konuşmasında; “Hepsi çok güzel ancak, bunların maliyetleri ile ilgili bir bilgilendirme almak isterdik. Diyanet İşleri, 21’inci yüzyılda yaklaşık 150 bin kişiyi istihdam ediyor. Biz burada, sapık dincilerin söylemlerini konuşuyoruz, Çanakkale halkını bunlarla meşgul ediyoruz, bunlara hiç gerek yok” dedi. Furuncu’nun ardından konuşma yapan Meclis Üyesi ve Encümen Üyesi Egemen Ergun, Nazım Hikmet, Orhan Kemal ve İbrahim Balaban gibi Türkiye’nin önemli sanatçılarını andığı konuşmasında; “Değerli Genel Başkanımıza saldıran şahsın elini öpen bir adam, sosyal medyada elinde iki tane tüfekle İçişleri Bakanı’na ‘vur de, vuralım’ diye mesaj veriyor ama hiçbir savcı soruşturma açmıyor. Yeniçağ Gazetesi yazarı Yavuz Selim Demirağ’a saldıranlar, serbest bırakılıyor, mecliste araştırma önergesi veriliyor, önerge ret ediliyor. Şiddetin her türlüsüne karşıyız diyoruz. Pedofiliye özendirmeye çalışan bir yazar, denetimden geçirerek bir kitap çıkarıyor, savcılığa şikayet ediyor ve serbest bırakılıyor” ifadelerini kullandı.
Başkan Gökhan’dan Mayıs ayı değerlendirmesi…
Belediye Başkanı Gökhan; “Mayıs ayı içerisinde Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ne yeni Rektör Prof. Dr. Sedat Murat atandı. Kendisini ziyaret ettik ve yeni görevinde başarılar diledik. Kendisinin tecrübeli olmasından dolayı başarılı olacağına inanıyoruz. Geçtiğimiz ayın başında kardeş kentimiz Osnabrück’ü ziyaret ettik ve orada bir dizi ziyaretlerimiz oldu. Orada engelliler okulunu ziyaret ettik ama daha önemlisi zihinsel engellilerinin iş atölyelerini ziyaret ettik. Orada, üretime nasıl katkıda bulunduklarına şahit olduk. Umarız biz de ileride bu şekilde işler hayata geçiririz. Çünkü o emekleri beceriler, yok olup gidiyor. Dolayısıyla bu noktada bir proje üretip, hızlı bir şekilde hayata geçirmekte fayda var. Geçen ay, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı geride bıraktık. Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 100’üncü yılı dolayısıyla etkinlikler yapıldı. Tüm Türkiye’de olduğu gibi Çanakkale’de de bu tür etkinlikleri yaşadık. Mayıs ayı içerisinde Halk Bahçesi’nde 2’nci Tohum Takas Şenliği’ni gerçekleştirdik. Tohum Takas Şenliği’ne Çanakkalelilerin yanı sıra İlçelerden ve diğer illerden de yoğun katılım oldu. Burada ilçelerimizde çok ciddi ürünler olduğunu ve bu ürünlerden mamuller üretildiğini gördük. Geçen ay, 13 Mayıs’ta Soma’da 301 madencimizi kaybedişimizin 5’inci yıldönümüydü. Maalesef maden kazaları olmaya devam ediyor. Rakam 301 olduğu için akılda sadece Soma kalıyor. Özellikle ‘Kaçak madenlerde ölüm!’ diye haberleri okuyoruz. Yani ‘kaçak’ herhangi bir şey olabilir ama bir ülkede nasıl kaçak maden olabilir? Fakat tüm kaçak madenler, çalışmalarını polisin, jandarmanın gözü önünde yapılıyor. Nitekim kötü maden ocaklarında, kötü şartlarda çalıştırılan insanlarımız tedbirsizlikten yaşamlarını yitiriyorlar. Bu ülkede kaçak maden olduğu sürece insanlarımız kaçak madenlerde ölmeye devam edecekler. Tabi geçtiğimiz günlerde resim sanatı dünyasından İbrahim Balaban’ı kaybettik. İbrahim Balaban, Türkiye’nin sayılı ressamlarındandı. Balaban, aynı zamanda cezaevinde yattığı dönemde ünlü şairimiz Nazım Hikmet ile aynı koğuşu paylaşmış. İbrahim Balaban’a resmi öğreten de Nazım Hikmet’ti. Çünkü Nazım Hikmet aynı zamanda iyi bir ressamdı. Tabi biz onu hep şiirleriyle tanıdık, o yüzden bunu fazla kimse bilmez. Tabi Mayıs ayında güzel şeyler de oldu. Forbes Dergisi, ‘ideal kentler’ araştırmasında Türkiye’nin yaşanabilir en iyi kenti olarak Çanakkale’yi seçti. Tabi bundan hepimiz mutluluk duymalıyız. Tabi aynı zamanda en mutlu şehir araştırmasında ilk 9 şehir arasına girdik. Bunlar bizleri mutlu eden konulardır. Yunanistan’da düzenlenen Avrupa Bilek Güreşi Şampiyonasında yine bir Çanakkaleli olan Ümit Burunlular şampiyon oldu. Çanlı bir hemşerimiz de Güreş sporunda şampiyon oldu. Kendisi Gençler Feyzullah Aktürk, Gençler Avrupa Şampiyonu oldu. Bu arada Çanakkale belediyesi yüzme sporcusu Hasan Can Korkmaz, Türkiye şampiyonu oldu. Bu arada Turkish Airlines Euroleague Final-Four heyecanını İskele Meydanı’nda yaşadık. Final-Four’a iki Türk takımı katıldı Fenerbahçe Beko ve Anadolu Efes. Fakat kupayı ülkemize getiremedik. Ancak, Turkish Airlines Euroleague Final-Four iki Türk takımının katılması da çok büyük bir başarıdır. Spor Toto Süper Lig Lefter Küçükandonyadis Sezonu şampiyonu Galatasaray oldu. Önceki gün de gençlerden oluşan Türk Milli Takımı, son dünya şampiyonu olan Fransa Milli Takımı’nı 2-0 ile mağlup etti. Tabi sporda yaşadığımız başarılar da herkesi olduğu gibi bizlerin de son derece memnun ediyor” dedi.
“Ülkemizi yarınları dine havale etmiş bir çıkar grubu yönetiyor”
Belediye Meclis Üyesi Ercüment Furuncu; “Şimdi yollar, köprüler, otoyollar, tüneller, hepsi çok güzel ancak, bunların maliyetleri ile ilgili bir bilgilendirme almak isterdik. Dünyada bunların maliyetleri ne kadar, Türkiye’de bu maliyetler ne kadar? Bu detayları bir sonraki meclis toplantısında öğrenmek isteriz. Burada bir buçuk saat diyanet işlerini konuştuk. Diyanet İşleri, 21’inci yüzyılda yaklaşık 150 bin kişiyi istihdam ediyor. Biz burada, sapık dincilerin söylemlerini konuşuyoruz, Çanakkale halkını bunlarla meşgul ediyoruz, bunlara hiç gerek yok. Şuanda biliyoruz ki, ülkemizi yarınları dine havale etmiş bir çıkar grubu yönetiyor” dedi.
“İnsanlar tüfekle İçişleri Bakanı’na ‘vur de, vuralım’ diye mesaj veriyor ama soruşturma açılmıyor”
Belediye Meclis Üyesi Encümen Üyesi Egemen Ergun; “Eğer Ramazan Bayramı araya girmeseydi bir hafta önce bugün büyük usta Nazım Hikmeti anmış olacaktık. Nazım Hikmeti analım, Orhan Kemal’i analım ve İbrahim Balaban’ı analım. Değerli Genel Başkanımıza yapılan saldırıyı geçtiğimiz mecliste konuşmuştuk. O adamın elini öpen bir adam, sosyal medyada elinde iki tane tüfekle İçişleri Bakanı’na ‘vur de, vuralım’ diye mesaj veriyor ama hiçbir savcı soruşturma açmıyor. Yeniçağ Gazetesi yazarı Yavuz Selim Demirağ’a saldıranlar, serbest bırakılıyor, mecliste araştırma önergesi veriliyor, önerge ret ediliyor. Şiddetin her türlüsüne karşıyız diyoruz. Pedofiliye özendirmeye çalışan bir yazar, denetimden geçirerek bir kitap çıkarıyor, savcılığa şikayet ediyor ve serbest bırakılıyor. Eskiden seçimlerde Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı, görevi başkasına veriyordu. Fakat artık açık açık, devlet olanaklarıyla bir adaya destek veriyorlar. Bu da bence bir şiddet yöntemidir. Bir noktada çuvaldızı kendimize batırmamız gerektiğini düşünüyorum. Konya’da oynanan A Milli Takım ve Fransa Milli Takımı arasında oynanan Avrupa Şampiyonası Grup Maçında Fransa Ulusal Marşını tüm stat ıslıkladı. Biz, Mustafa Kemal’in çocukları olarak, İzmir’de merdivenlere serilen Yunan Bayrağı’nı yerden kaldıran bir ulu önderin kurduğu ülkede yaşıyoruz ve bu gerçekten utanç verici bir durum” dedi.
(Baykal Sağlam)
