Değerli Okurlarım ;
Bu nasıl bir tezgah? Nasıl bir sazan sarmalı? Biz sazan mıyız? Bizim aklımızla daha ne kadar dalga geçeceksiniz? Bir gün geliyor aya sert iniş yapıyoruz, bir gün yerli otomobil yapıyorsunuz, bir gün kanal yapıyorsunuz. Hani gaz nerede? Gemilerimiz Ege havuzuna bile çıkmıyor. Katar mı yerimize gaz çıkartacak?
Yeter aklımızla dalga geçmeyin. Siz yine kimi biraz daha fakirleştirdiniz? Büyük parası olanı değil yine elinde bir kaç bin lirası olanları çarptırdınız. Siz beraber yürüdüğünüz hiç kimseyi zayıflatır mısınız? Kimi kandırdığınızı sanıyorsunuz! Ticaret yapan, ithalat yapan bu ülkenin vatandaşı değil mi? Sizi bu filmleri çevirirken kime hizmet ediyorsun? 20 lira üzerinden ithalatı dün yapanlar müşterilerine hangi yüzle satacak? Dün 20 lira olan Euro, bugün 14.30 lira. Bu nasıl bir tezgah? Gümrüklerden gelen, zaruri olan ürünler bile çekilemiyor. Neymiş efendim; “Yüksek kurdan hesaplayacağız.” Bu nasıl bir devlet anlayışı? İnsanlara twitlerden başka, arkada başka davranmalar nedir? Kimlerin peşindesiniz!
Piyasada sıfır araç yok. Neden depoları patlatmıyorsunuz? Stok yapılmış bilmiyor musunuz? Yani bu nasıl bir ülke yönetme anlayışı? Böyle sürekli kaos içindeyiz. Yarın ne alıp ne satacağız, kaça alıp kaça satacağız? Nas nas nas diye tutturmuşsunuz. Faize karşıyım diyorsunuz, kur farkı vermek faizin kralı değil mi? Faizin ismi değişince helal mi oluyor? Dün Dış İşleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Kabil Hava Limanı’nı almaya gidiyoruz, Katar ile beraber işleteceğiz.” dedi. ABD’nin emrini yerine getirdiniz mi? Biz bir ülkeye gidip bir şey alır iken Katar bizim referansımız mı oldu? Yani Katar olmadan işletemiyor musunuz? Halkın Katar, BAE ve Suriye tepkisi olmasına rağmen neden ısrarla bu Katar ülkemizin sinir uçlarına, kılcal damarımıza sokuyorsunuz?
İngiliz ve ABD çok güzel bir senaryo ile maalesef bir tek kurşun atmadan ülkemizi teslim aldı. Sen 2002 teskeresini geçirmezsin öyle mi? “Gel bakalım” dediler ve hepimiz bunun bedelini ödeyeceğiz. Hatırlıyor musunuz Saddam Hüseyin’in takmadığı Kürt liderlerin, Halepçe Katliamı ile bir daha bir araya gelme şansını ortadan kaldıran, Saddam Hüseyin’i devirip cumhurbaşkanı yaptıkları Kürt lider Celal Talabani’ye, Saddam Hüseyin’in idam fermanını imzalatıp generalleri ile idam ettirdi. Bunları unuttunuz sanırım. Hatırlatırım, Fransızlar Muammer Kaddafi’ nin parasıyla seçim kazandılar ve ilk saldıran Fransa oldu. NATO’yu bile beklemeden yerle bir ettiler ve Kaddafi bir lağamın içinde linç edildi. Neden sineyi millete dönmüyorsunuz? Vatanı birleştirmiyorsunuz? Siz hangi gözlükten bakıyorsunuz? Önce bölüp, sonra iç savaş çıkartıp, sonra da işgal ediyorlar. Bunu her ülkede aynı şekil ve planla yaptılar. Demek ki bölmeden, iç savaş çıkmadan hiç bir ülke bizi işgal edemeyecek. Bizi de zaten Osmanlı’yı yıkıp cumhuriyet ve padişah yanlıları ile işgal etmişlerdi. Mustafa Kemal ve silah arkadaşları dirayetli olmasaydı kim bilir biz kaç parça olmuş idik. Neden hiç geçmişimizi inceleyip geleceğimizi inşa etmiyoruz. Bu ülkenin asli vatandaşları belli. Dışarıdan sürekli araplaştırıp ülkenin kodlarını neden bozuyorsunuz? Katar kardeşimiz deyip duruyorsunuz. Daha beş gün önce Katar, ABD ile Ege havuzunda doğal gaz arama işine ortak olmuş iken bu nasıl kardeşlik? Böyle yöneticilerimizin, çocuklarının para tura işlerinden dolayı mı ülkemiz kumpasların, tezgahların içine çekiliyor? Katar kim? BAE kim ki biz bunlara mahkum bırakılıyoruz! Bir açığımız mı var? Ailemiz ve çocuklarımızdan dolayı taviz vermek zorunda mı kaldık? Dönün sineyi millete, gerçekleri anlatın ve halk ile beraber duruşunuzu sergileyin. Biz biriz, beraberiz. Buyrun gelin ve hodri meydan deyin bakalım kim gelebilir. Türkiye halkı çok büyük mozaiktir. Biat işinden vazgeçin artık. Bu ülke biatçılara kapalı. FETÖ ile gördü bu ülke insanları. Hani nerede inananları? Ortada bırakıp saklanıyor mu? Öldümü belli değil. Bir hayalin peşini bırakın. Tek hayalimiz olsun. Cumhuriyet, liyakat, adalet, demokrasi… Gerisi hizmet, biat, kan, acı, rezalet…