Değerli Okurlarım;
Öyle bir iş yaptı ki iktidar ve bakanları; biri teröristler tarafından öldürülen Eren Bülbül, bir tarafta polis tarafından kapsülle vurulan Berkin Elvan...
Bu nasıl bir zihniyet?
Bu nasıl bir kafa anlamıyorum.
Bir tarafta Uğur Kaymaz babası ile beraber öldürüldü.
Bunların üçü polisin hatası yüzünden hayatlarını kaybettiler.
Çocuklarımızın önce ölümüne sebep olun, sonra da bunların üzerinden siyaset yapın.
Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz? Eskiden lise ve üniversitelileri kullandınız, şimdi yaş sınırı ortaokula düştü. Bu üç çocuğumuzun ölümüne iktidar sebep olmuştur ve iyi bir iş yapmış gibi bilboard yapıp, biri bizden diğer ikisi bizden değil gibi söylemlerde bulunuyorlar.
Siz nereden geldiniz bu güzel ülkenin başına! Siz nerede eğitildiniz? Bu ülkenin insanlarına düşmanlık yapmak için mi geldiniz?
Bu davranışlardan sonra Avrupalı mevkidaşlarınızın yüzüne nasıl bakıyorsunuz? Nasıl bizde demokrasi var diyebiliyorsunuz?
Peki yarın bir gün seçimi kaybettiğinizde eski mevkidaşlarınızdan nasıl yardım isteyeceksiniz?
Bu adalet denen şey, bir gün size ve herkese lazım olacak. Çocuk üzerinden siyaset ve ayrımcılığa kaldınız ise bu işin sonu karanlık. Vatanı, milleti düşünen zaten direnmez. “Hodri meydan” der, çıkar meydana. Halk istiyorsa yine seçer, istemiyorsa geldiğin gibi gitmesini de bileceksin.
Belki de herkes için hayırlısı budur.
Ben olmazsam ne olur demeyin sakın. Fatih Sultan Mehmet gitmiş, vatan yaşamış. Mustafa Kemal gitmiş, vatan yaşamış. Siz giderseniz vatan yeşerir ve yaşar.
Biz çocuk üzerinden siyaset yapanı istemiyoruz.
Yani anlayacağınız, bugün size bir iş düşüyor. Sandığı koyun ortaya, herkes boyunun ölçüsünü görsün. Halkımıza düşen hiç bir iktidara bir, en fazla iki defadan fazla iktidar şansı vermemesidir.
Dünya terse doğru gidiyor.
Dünya teknoloji üretiyor. Dünya konvansiyonel silahlar üretir iken, biz çoluk çocuk işlerine bakıyoruz.
Buralara bakmamızı isteyenler mi var? Biz bunlarla uğraşırken, dünya bir sonraki adıma yürüyor. Biz ne ile uğraşıyoruz? Bu Kürt, bu alevi, bu bizden değil, bu dinli, bu dinsiz…
Allah’a inanan, kurana inanan zaten din ayrımı yapmaz. Dil, renk, ırk ayrımı yapmaz. Sizin derdiniz zaten din, iman, dil, renk, ırk değil. Derdiniz, rantı nasıl korurum. Derdiniz, koltuğumu, iktidarımı, yolsuzlukları ne kadar daha örtbas ederim, üstünü nasıl çizerim. Bunu bilmeyen kalmadı artık. Herkes şunu bilsin. Bu ülkede kim iktidara gelirse gelsin, bir daha bunları bu ülke yaşamayacak.
Biz aç kalırız, vatansız kalmayız.
Bunu bilerek yaşayın ve buna göre adımlarınızı atın.