Devlet ciddiyeti nerede?

 Değerli Okurlarım;

Bugün yine kötü bir hadise yaşandı ülkemizde. Biri Zafer Partisi Genel Başkanı, diğeri İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu.

Ankara’da babasının çocukları var. Bir de onun bunun ajanları yıllardır var ve bunları herkes biliyor. Son zamanlarda bir sürü parti kuruldu. Bunlar parayı nereden buldular da bu partileri kurdular? Bunların sponsorları kim? Hangi karanlık istihbarat örgütü, hangi kulüpler? Bu bizim medya var ya, bunlar gerçek medya olsaydı bu kadar ajan aramızda gezemezdi. Bu kadar adam meclise sokamazdı. Yani bugünkü hadise, Özdağ ve Soylu restinde sonuçta Soylu’nun bir polis ordusu var. Ümit Özdağ, İç İşleri Bakanlığı’nın önüne gidip düelloya çağırıyor Süleyman Soylu’yu.

Yani bu mu devletin ciddiyeti!

Süleyman Soylu, neden çıkmadı Ümit Özdağ’ın karşısına? Madem George Soros’un çocuğu, neden dava açmadınız? Biriniz Büyük Orta Doğu Projesi eş başkanı oluyorsunuz ve kimseden ses yok. Bu nasıl bir devletçilik olmuş beyler! Kişiye özel mi yapıyor yargımız? Bu dönem ne kadar tokatçı, dolandırıcı, hortumcu, uyuşturucu baronu varsa bakanlarımızla boy boy fotoğrafları var.

Mesela Rıza Sarraf’a ödül veren Numan Kurtulmuş hala görevde ve Genel Başkan Yardımcısı. Yani onun bunun çocuğu demeden önce iyice düşünmek gerek. Aynaya bakmak gerek. İşte, Ümit Özdağ kapına geldi ve polis yolladınız. Yoldan çevirdiniz. Hayvandan aşağı casus ise ineydin, ağzını burnunu kıraydın Süleyman Soylu.

Ümit Özdağ sevdiğim bir adam değil. Mesela hangi parayla bu Zafer Partisi’ni kurmuş? Muharrem İnce mesela… Parti kurmak kolay mı? Hadi Mustafa Sarıgül yıllardır belediye başkanı, biriktirmiştir oradan, buradan. Öztürk Yılmaz mesela, Yenilik Partisi… Kim bunlar? Arkalarında kim var? Milletteki karşılıkları nedir?

Yani onun bunun çocukları ağır bir kelime. Buna dur deme zamanı. Yoksa mevzu sokaklara inecek. Taraftarlar arasında iç karışıklık olacak bu seviyesizlik yüzünden.

Allah muhafaza ne Suriye’ye, ne Afgan’a, Ne Irak’a, Ne Libya’ya benzer Türkiye. Dünyanın gözü ülkemizin üstünde.

Bence halkın birleşip, ‘’Kolluk kuvvetlerinin ve yargı mensuplarının arkasındayız. Parti Genel Başkanları bizi ilgilendirmez. Bizi ilgilendiren Misak-i Milli sınırları ve vatanımızdır.’’ der ise mekanizma da, yargı da, kolluk kuvvetleri de gerekeni yapar.

Sahipsiz olmadığını bilecek ve vatanına, görevine sarılacaktır.

Hadi Türkiye’min namuslu çocukları! Siz isterseniz destan yazarsınız.

Dedelerinize, babalarınıza bakın.

Atalarınıza bakın…