havadurum

Erkek; "Yüzde 1'in yarattığı krizin bedelini, yüzde 99 ödememeli.."

756

 CHP Çanakkale İl Örgütü, ülkede yaşanan ekonomik sıkıntılar nedeniyle STK ve sendika temsilcileriyle toplantı düzenledi. Belediye Çalışanları Eğitim, Sosyal Tesis ve Sendika Binası’nda yapılan toplantıya, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Çanakkale Milletvekili Av. Muharrem Erkek, CHP İl Başkanı İsmet Güneşhan, CHP İl ve Merkez İlçe Yönetim Kurulları, STK’lar ve sendika temsilcileri katıldı. Programın moderatörlüğünü yapan CHP İl Başkanı Güneşhan, yaşanılan ekonomik sıkıntıları ‘Cumhuriyet Döneminin en önemli krizi’ olarak niteledi. Döviz kurlarında yaşanan artış karşısında hükümetin etkisiz kaldığını söyleyen Güneşhan; “Döviz kurları belli noktalara ulaştı. Bu kadar ciddi sorunlar yaşanırken, hükümetimizin bu olaylar karşısındaki bakış açısı maalesef ciddi bir yaklaşım göstermemekte” dedi. CHP Milletvekili Av. Erkek ise; “Tablo, inanılmaz vahim. Bu krizi yaratan yüzde 1, ama bunun bedelini diğer yüzde 99 ödememeli, emekçiler ödememeli. Bu memlekette alın teriyle para kazanan, vergisini ödeyen insanlar mağdur olmamalı” dedi. 

 
“İçinde bulunduğumuz ekonomik koşullar, ekonominin iflas ettiğini gösteriyor”
Toplantıda düşüncelerini aktaran CHP İl Başkanı İsmet Güneşhan, yaşanılan ekonomik sıkıntılardan dolayı Türkiye ekonomisinin çöktüğünü söyleyerek; “Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar nedeniyle CHP olarak, sorunların tespiti ve çözüm önerileri ile ilgili STK’lar, meslek odaları başkanlarıyla toplantılar düzenliyoruz. Bu toplantıları geniş kapsamlı değil de parça, parça yapıp daha iyi iletişim kurmak, birbirimizi daha iyi anlamak amacıyla daha da kapsamlı tuttuk. Ülkemiz ciddi bir ekonomik kriz yaşıyor.  Ülke olarak belki Cumhuriyet Döneminin en önemli krizini yaşıyoruz. Maalesef içinde bulunduğumuz ekonomik koşullar, Türkiye ekonomisinin iflas ettiğini gösteriyor. Türkiye dışarıya bağımlı ekonomik sistem içerisinde tıkanmış durumda.  Çok kısa süre içerisinde ülkemizde çok ciddi bir enflasyon olayı yaşandı. Döviz kurları belli noktalara ulaştı. Bu kadar ciddi sorunlar yaşanırken, hükümetimizin bu olaylar karşısındaki bakış açısı maalesef ciddi bir yaklaşım göstermemekte. Aslında bunun yansımasını halk çekiyor. Onların çok fazla bu konuda ciddi önlemler aldıklarını görmemekteyiz” dedi. 

“Türkiye, 16 Nisan’da kötü niyetli anayasa değişikliği dayatmasıyla karşı karşıya kaldı”
16 Nisan’da yapılan referandumda ülkenin yarısının ‘hayır’ demesine rağmen yürürlüğe sokulduğunu belirten CHP Milletvekili Av. Muharrem Erkek; “Türkiye, tarihinin en önemli ve en kritik dönemlerinden birini yaşıyor. Sorun, yalnızca ekonomik kriz değil, ekonomik krizin temelinde yatan siyasi krizdir. Türkiye, özellikle 16 Nisan 2017 referandumuyla, OHAL düzeninde demokratik, eşit ve adaletli olmayan koşullarda kötü niyetli bir anayasa değişikliği dayatmasıyla karşı karşıya kaldı. Buna rağmen seçmenin yarısı, bu kötü niyetli, suiistimalci anayasa değişikliği ile tek adam rejimine ‘Hayır’ dedi ama YSK’nın açıkça kanuna aykırı kararıyla ve bazı uygulamalarla yürürlüğe sokuldu. Türkiye, tek adam rejimiyle ve bu sistemle ileriye gitmesi, ekonomik sorunlarını çözebilmesi, yargıdaki sorunlarını çözebilmesi ve demokratik bir hukuk devleti tesis edebilmesi maalesef mümkün görülmüyor. Çünkü Türkiye kuvvetler ayrılığına ‘elveda’ dedi. Parlamenter sistem de olsa, başkanlık veya yarı başkanlık sistemi de olsa, bu sistemde kuvvetler ayrılığı yoksa o ülkenin ileriye gitmesi mümkün değil” dedi. 
 
“Türkiye, yeni bir anayasayla demokratik parlamenter sisteme dönmeli”
Örtülü ödeneğin kullanımının Cumhurbaşkanı ve Maliye ve Hazine Bakanının elinde olduğunu söyleyen Erkek; “Bize göre Türkiye, demokrasiye inanan tüm siyasi partilerin, üniversitelerin, baroların, sendikaların katılımıyla toplumsal uzlaşmaya dayalı yeni bir anayasayla demokratik parlamenter sisteme dönmelidir. Çünkü tek adam rejimi, yasama, yürütme ve yargı organlarını kendi elinde toplayan bir sistem, ortak aklı, paylaşımı, çoğulculuğu, denetimi ve şeffaflığı reddeder. Zaten bugün, Türkiye’de bütçenin bile denetimi yapılamıyor. Milletin vergilerinin nerelere harcandığını Sayıştay bile denetleyemiyor. Örtülü ödeneğin kullanımı Cumhurbaşkanı ve Maliye ve Hazine Bakanının elindedir. Yasa uyarınca örtülü ödeneğin kullanımı, Maliye ve Hazine Bakanının onayıyla mümkün. Bugün Cumhurbaşkanı ve Maliye ve Hazine Bakanı, yani kayınpeder-damat örtülü ödeneği tek başlarına kullanma imkanına sahipler” ifadelerini kullandı. 
 
“Yılsonuna kadar ödenmesi gereken borç 40 milyar dolar, rezerv 28 milyar dolar“
Türkiye’nin, borcun 500 milyar doları aştığını söyleyen Erkek, yılsonuna kadar sadece 40 milyar doların ödenmesiyle karşı karşıya kalındığını belirterek; “Bu iletişim ve bilişim çağında bugün, TÜİK’in sitesine veya merkez bankasının sitesine girdiğinizde tabloyu göreceksiniz. Yani Türkiye’nin dış ticaret açığı nedir, cari açığı nedir, borcu nedir? Ki enflasyon olsun, faiz olsun gerçek anlamda yansıtılmadığı halde tablo, ortada. Türkiye, bugün borçlarının faizini ödeyebilmek için borç yaptı. Yılsonuna kadar Türkiye’nin temin etmesi gereken nakit para, 40 milyar dolardır. Türkiye’nin ödemesi gereken dış borcu 26 milyar dolar, 12 milyar dolar da cari açığı var. Tabi bu, Türkiye’nin, yılsonuna kadar ödemesi gereken borçtur. Türkiye’nin gerçek borcu 500 milyar doları aştı. Rezervimiz ise 28 milyar dolar. Böyle bir tabloyla karşı karşıyayız” dedi. 
 
“Türkiye hiç hak etmediği bir tabloyla, karşı karşıya kaldı”
Ülkenin yüzde 1’inin kriz yarattığını ve bu krizin bedelinin yüzde 99’a kesilmemesi gerektiğini söyleyen Erkek; “Enflasyon ve faiz rekor kırdı. Varlık fonuyla tamamen paralel bir hazine yaratıldı. Türkiye’nin çok değerli kamu varlıkları, bu fona devredildi. Fona her türlü para piyasası işlemini, ticari finansal faaliyeti, dış proje kredi sağlama ve diğer yöntemlere kaynak temini işlemini yapma hakkı verildi. Yani tablo, inanılmaz vahim. Bu krizi yaratan yüzde 1, ama bunun bedelini diğer yüzde 99 ödememeli, emekçiler ödememeli. Bu memlekette alın teriyle para kazanan, vergisini ödeyen insanlar mağdur olmamalı. Biz, krizden çıkış yollarıyla ilgili 13 kademeli temel madde ortaya koyduk. Zaten bunlar hepimizin bildiği çözümler ama Türkiye’nin gerçekten bu krizden çıkabilmesi mümkün değil. Yani yatırımcının Türkiye’ye gelmesinin bir nedeni kalmadı. Milyar dolarlık yatırım yapacak, ciddi istihdam yaratacak bir yatırımcı, hukuk güvenliğinin olmadığı bir ülkeye neden gelsin? Türkiye hiç hak etmediği bir tabloyla, maalesef saray rejimi sebebiyle karşı karşıya kaldı” dedi.
 
“CHP’de ekonomi masası oluşturduk”
CHP Genel Merkez’inde kapsamlı bir ekonomi masası kurulduğunu söyleyen Milletvekili Erkek; “Özellikle Çanakkale’de yaşadığımız ekonomik kriz sebebiyle kapatılan iş yerleri, kepenk indiren esnaf, işten atılan insanlar, OHAL sebebiyle mağduriyet yaşayan öğretmenlerimiz, akademisyenlerimiz gibi mağduriyetleri tespit etmek istiyoruz. Şehrimizdeki iflasları belirlemek istiyoruz. Bunun için sizlerle birlikte oluyoruz. Biz, buraya sadece sizi bilgilendirmek, uzun uzun konuşmak için gelmedik. Sizleri dinlemek, sizlerin de görüşlerini almak ve ortaya bir çözüm yolu çıkarmak için geldik. Burada sizlerin, yani STK ve oda temsilcilerinin görüşleri, önerileri çok önemli. Çanakkale’nin önemli oda kuruluşlarını da ziyaret edeceğiz. Ancak bizim için sendikalar çok önemli. Biz, CHP’de bir ekonomi masası oluşturduk. Bu ekonomi masasında çok önemli ekonomistler, akademisyenler var” ifadelerini kullandı.
(Baykal Sağlam)
Paylaş