İnsan her şeyden fazla bu sohbetlerden besleniyor. Bu günlerde her zamankinden daha fazla bu sohbetlere ihtiyacımız var.
Çünkü sistemin “çirkin” varlığını devam ettirmek için öncelikle başvurduğu yöntem kavram karışıklığı yaratarak kafa karıştırmaktır. Sistemin bu saldırısını boşa çıkarmanın ve oyununu görerek çirkinliğini anlayarak mücadele etmenin en önemli yöntemi dostlar ile sohbetlerdir.
Sevgili dostlar şimdilerde her zamankinden daha fazla kavramsal/düşünsel/felsefi sohbetlere ihtiyacımız var.
Bu yalnızca konuşalım ve mücadele etmeyelim anlamında bir öneri değil. Aksine sistemin oyununa gelmeden faşizme karşı daha kalıcı ve kararlı mücadele etme yöntemidir. Yoksa sistem nefret ve kan üzerinden beslenirken sakin olmak ve aklıselim düşünmek çok zor oluyor.
Sakin, kontrollü ve akılcı olmamız gerekiyor.
En öncelikli yapılması gereken şey; hiçbir gerçekliği atlamadan, olduğu gibi her konuda konuşmak ve paylaşmaktır.
Bu sürecin en sağlıklı işlemesi için emek, demokrasi ve barış mücadelecilerin birbirine açık/net olmalarıdır.
İşte bu nedenlerle bu günlerde emek, demokrasi ve barış mücadelesinin yükseleceğine inanıyorum. Ayı zamanda yükselişe geçtiğini görüyorum.
Düşünmeyen, konuşmayan, sorgulamayan ve kişiliğinden ödün veren bir toplum oluşturmak istediler. Ama çirkinlikleri o kadar ortalığa dökülmüş durumda ki artık görmek istemeyen ve hatta kılıf bulmaya çalışanlar dahi bu çirkinlikleri görür olmaya başladı. “Hani “Mızrak çuvala sığmıyor diye bir ifade vardır ya artık bu noktadayız.
Ben yaşananların Anadolu halkının vicdanının taşıma kapasitesini çoktan aştığını düşünüyorum.
…
Yaratanım dünya dünya
Yaşatmaktan bıkılır mı
Kan dökerek bre yezit
El içine çıkılır mı
Nasıl kıydın şu yarına
Kandan kına bre yezit
Kandan kına yakılır mı (Hasan Hüseyin Korkmazgil).
Binlerce faili meçhul
Paralı askerlere katlettirilenle
Çorum, Maraş, Sivas
Uludere, Reyhanlı, Suruç
Ankara, İstanbul, İzmir
Hapsedilenler
Asılanlar
İşinden atılanlar
Açlığa mahkûm edilenler
Yargısız infazlar
Hangi çirkinliğini yazayım?
Ama insanlık onuru FAŞİZMİ yeniyor.
Boşa gitmiyor bu insanlık onuru adına dik duruşlar.
Boşuna değil Nuriye ve Semihin işlerini isteme mücadelesinin 101. gününde olmaları.
Artık işe yaramıyor “böl ve yönet” taktiklerin.
Bu günlerde yine bir yerlerde kontrolündeki canlı bombalardan birisini patlatabilirsin.
Ama bak ne diyor şair “Kandan kına yakılır mı?”
Halkın vicdanı yine bir Haziran günü yanılmaz yargısını veriyor ve seni karanlığına mahkûm ediyor.
Gözlemlediğim kadarı ile “karanlığa” karşı bir “Kurtuluş savaşı” filizleniyor. Bu kurtuluş savaşı hem daha zorlu hem de çok daha akılcı. Kimseyi ötekileştirmeden ve herkesin varlık hakkına saygı göstererek/sahip çıkarak gerçekleşebilecek bir “Kurtuluş savaşı”
Bu kurtuluş savaşı emeğin alın terini de, hakları da, özgürlükleri de, çevre korumasını da dikkate alıyor.
Bir umut ve mücadele filizleniyor.
Yine bir Haziran süreci köklü, sağlam güçlü bir filiz…
Haydi, ölümden beslenenlere inat can suyu olalım bu filize…