Pınarkale Enerji Üretim Sanayi ve Ticaret AŞ`nin Çanakkale Valiliğine sunduğu ve Gülpınar’da yapılması planlanan 7 adet sondaj arama faaliyeti, Proje Tanıtım Dosyası incelendikten sonra 26 Mayıs 2017 tarihinde "Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir" kararı aldı. Zeytinlik arazilerin bu sondaj çalışması sonrasında iş makineleri ile tahrip edildiğini belirten Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği, dün köy sakinlerini ağırladı. Gülpınarlı Çevre Gönüllüsü Önem Erol Usta, Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği Başkanı Can Sayıner, Troya Çevre Derneği Başkanı Oral Kaya, Jeoloji Prof. Dr. Doğan Perinçek, Zeytinyağı Müzesi ortaklarından Mahmut Boynudelik ve köy muhtarı Ünal Karagöz’ün katıldığı toplantıda, katılımcılara sondaj çalışmaları ve zeytinlik arazilerin geleceği hakkında bilgiler verildi, hukuki süreç anlatıldı. Can Sayıner’in açılış konuşması ile başlayan toplantıda, ilk olarak imza kampanyası başlatılma kararı alındı. Kişisel olarak BİMER’e şikayetlerde bulunacak olan Gülpınar sakinleri, daha sonra topladıkları bine yakın imza ile birlikte Ankara’ya gidecekler. Ayrıca 30 Haziran 2017 tarihinde sondaj çalışmalarının yürütmeyi durdurma kararı için dava açılacağını belirten Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği, “Halk son derece kararlı, Gülpınar ve yakın çevresine bu sondajları yaptırmayacağız” dediler.
Zeytinliklerimize dokunma, dokundurtma!”
Gülpınar’da yapılan sondaj çalışmaları ile ilgili kararlı bir mücadelenin sunulması gerektiğini vurgulayan Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği, daha önce yaptığı açıklamada; “Aynı zihniyette farklı bir firmanın eski yerin hemen yakınındaki maliye arazisinde yaptığı bir çalışma. Geçen sefer derneğimizin savcılığa şikayeti üzerine kestiği zeytin ağaçları için yüklü miktarda para cezası kesildiğini biliyoruz. Zeytin kanunu apaçık zeytinlik alanlara 3 km mesafede tesis yapılamayacağını yasaklarken, benzeri şirket valilikten aldığı "ÇED raporu istemez" yazısına dayanarak katliama ve sondaj çalışmalarını sürdürmeye devam etmektedir. Dikkat edilirse bu karar zeytin yasasını kaldırma girişimleri sırasında alınmıştır. Yasa geri çekilince, maliye arazisi olup bu şirkete devredilen yerlerde hafriyat çalışmaları devam etmekte ve fotoğraflarda görüldüğü gibi içinde yabani zeytin ağaçlarında bulunduğu bu arazinin dümdüz edildiği ortadadır. Şirket yetkilileri yaptıkları açıklamada bu sondajları turizm amaçlı termal bir otel için yaptıklarını ve izinleri bu amaca uygun olarak aldıklarını ifade etmişlerse de bu gerekçe gerçeklikten uzak görülmekte, henüz yeri bile belli olmayan termal otel için bu kadar maliyeti yüksek çalışmaların yapılacağı akla uygun gelmemektedir. Bu durum zeytin yasasını delmek için devlet yetkililerinin de ortak olduğu bir bahanedir Ayrıca Gülpınar da hafriyat işleri yapan bir firmadan da destek almaktadır. Konunun mahkemeye taşınarak yürütmeyi durdurma kararı alınması gerekmektedir. Ama ne yazık ki Gülpınarlılar zeytinliklerine sahip çıkmada çok kararlı bir duruş sergileyememektedirler.. Durum böyle olunca bu şirkette Çanakkale Valiliği`nin kararına dayanarak sahada istediği gibi at oynatabilmektedir. Ve maalesef Gülpınar zeytinlikleri katledilmeye devam edilmektedir… Gülpınar Sürdürülebilir Yaşam Derneği olarak olayın takipçisi olup yasal anlamda gerekli girişimleri de yapacağımızı kamuoyunun bilgisine sunarız. Biz yenilenebilir enerjiye asla karşı değiliz uygun yerlere yapıldığında en yakın destekçisiyiz. Mücadelemiz sürerken sloganımız şudur, zeytinliklerimize dokunma, dokundurtma!” ifadelerine yer vermişti.
(Şebnem Özer)
