havadurum

İnce Memed! - Yusuf Eroğlu

Alex gibi, taraftarların gönlünde taht kurmuş bir Fenerbahçeli'nin, gönderiliş biçimini hiç beğenmemiştik.

7182

  Ona yapılan büyük haksızlıktı. Heykeli dikilen bir gönül adamını, yoluna baş koyduğu camiadan, koparıp atmak, ona değil, yapanlara daha büyük zarar verdi. Şimdi de aynı şey Mehmet Topal’a yapıldı. Yalnız bu kere, haksızlık yöneticilerden değil, bir kısım kendini bilmez taraftar tarafından geldi. Son müsabakada bu gönül insanı, takımına aşkla bağlı arma aşığı, ıslıklandı. Ona yapılan bu hadsizliği kabullenmiyoruz. Geçen gün bir gazetede, Bülent Timurlenk isimli bir yazar, Mehmet Topal ile ilgili çok güzel bir yazı yayınlamıştı. Kısaltarak sizlere sunmak istedik. Buyurunuz; “Attığı adım olay, söylediği bir cümle manşet olan futbolcular vardır, bir de ağzı var dili olmayanlar... Kolay, kolay özel röportaj vermezler, maç sonunda sivri laf etmezler, ezeli rakiplerine laf atmazlar.. Sosyal medyada tatillerinin her anını paylaşmaz, gece hayatından ve paparazzilerden uzak dururlar. İşini iyi yapmaya çalışırlar.

Büyük bir takımda işini yapan ve böyle düşük profil çizen futbolcular, gün gelir, sanki haklarını savunamıyorlarmış gibi haksız eleştirilerin de hedefi olurlar. Böyle çok futbolcu var ama son 15 yılda kimse Mehmet Topal kadar uymuyor bu tanıma. Eşiyle beraber sivil toplum kuruluşlarında yaptıkları çalışmalar, maddi ve manevi yardımlar çok daha fazla duyulmalıydı. Sosyal medyada 19 yaşındaki üniversite öğrencisi genç, Topal`ın ailesine küfür ettiğinde genci mahkum ettirmek yerine "Otizmli çocukların olduğu kafede üç ay boyunca hafta sonlarında servise yardım edeceksin" diyen Topal bu güzel insanlığını kendine saklamamalıydı.. Mehmet Topal`ın yedi yıllık Fenerbahçe kariyeri de kimsenin aklına gelmeyecek kadar kabus bir sezonun ardından, son maçtaki ıslıklarla sona erdi. 
*
Memleketi Malatya`da seçmelere girdiğinde krampon alacak parası yoktu. Üç numara büyük emanet kramponların içine ,gazete kâğıdı doldurup seçildi.Çanakkale`ye geldiğinde, ailesinden ilk kez ayrılmıştı, dayanamadı kendini otogara attı. O gün, onu otogardan çeviren takım arkadaşı ,onun kadar büyük futbolcu olmadı ama, Mehmet o arkadaşını unutmadı. Tırnağıyla kazıyıp gelen futbolcular vardır ya, hazıra konmayan, işte onlardan biri oldu Mehmet Topal. Rakipten top çalarken, ya da saklarken, ince fiziğini rakipten sakınıyordu. İşte bunun üstesinden gelip büyüdü "İnce Memed". Dişe diş oynamıyordu, saf ve temiz kalıyordu sahada. Rakibe nasıl top göstermez, vücut nasıl araya sokulur onu öğrendi. Geçen ay Valencia 100. yılı kutlamalarına davet edilen Topal, sokaklarda imza dağıtıyordu...
Türk futbolunun son 15 yılında ,orta sahada bir marka oldu.. Biz ona burada "Örümcek" diyorduk, İspanyollar "Ahtapot" dedi... Bir zamanlar Galatasaray forması giymiş bir futbolcu olarak Fenerbahçe`de her zaman saygı gördü, ekmek yediği hiçbir kulüp için tek bir olumsuz cümle kurmadı Mehmet Topal. Geçen hafta "Bir daha ıslıklanmak istemiyorum" diyerek kendini yollara vurdu. O yollar nereye çıkar bilinmez ama Çanakkale Otogarı`na kaçarken vazgeçmiş çocuk yok artık... O 33 yaşında ve en az üç yıl daha futbol oynayacak ve bir gün alkışlarla kramponlarını asacak..” Fenerbahçe, çok büyük bir değerini kaybetti.Yolun açık olsun İnce Memedimiz. Sağlıcakla kalınız.