havadurum

KENDİ LİDERİ OLAN ÇOCUKLAR

2494

Eskilerin bir sözü vardır;  “ Aklına malik olmak.”

Akıl ve duygusal zeka biz insanlar için tüm gereksinimlerimizin karşılanmasının çıkış noktası değil midir? Düşünüyor ve duyumsayabiliyor olmak bizi evrendeki tüm canlılardan ayıran tek ayrıntıdır. Düşünme ve duyumsama becerisi yaşamın ilk anlarında başlar. İhtiyaçların giderilmesi amacıyla her insan kendine uygun çözüm yöntemleri üretir. Bu durum yaşamın ilk yıllarında çocukların anne babaları tarafından desteklenerek sürdürürlür.

Sosyal katmanların en altındaki birim çekirdek ailelerdir. Ailelerin çevreyle olan etkileşimi ister istemez çocukların da bu iletişimden etkilenmesine neden olur. Sosyal ve kültürel yapının etkileri çocuklarda düşünsel ve davranışsal olarak iz bırakır. Baskıcı bir rejim altında yaşayan toplumlardaki ailelerin çocuk yetiştirme tarzları da yönetim biçiminden etkilenir. Sosyal kuralların çocuk yetiştirmedeki olumlu olduğu kadar olumsuz etkileri de olasıdır. Tüm bunlar erken yaşlardan itibaren düşünsel ve duygusal ihtiyaçların karşılanması noktasında çocuk gelişiminde ciddi etken rolü oynamaktadır. 

Hızla değişen dünya insanların da değişime ayak uydurması zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır. Özellikle yeni teknolojilerin sosyo-kültürel yapıya etkisi en kapalı toplumlarda bile açıkça görülebilmektedir. Hızlı düşünmek ve doğru kararlar vermek bir zorunluluk haline gelmiştir. Gelişmiş ülkelerde bu değişime uygun okul müfredatları da bu durumun bir sonucudur. Hal böyleyken bu hızdan çocuklar da fazlasıyla etkilenmektedirler. Değişen dünyaya ayak uydurma amaçlı yeni beceriler edinme zorunluluğu gerçeği çocuklar için de geçerlidir.

Değişime ayak uydurabilme bir başka beceriyi zorunlu kılmaktadır. Kendi kararlarını verebilen birey olabilmek. Bu anlamda yeterince demokratik ailede yetişmiş bireylerin fark yaratma ile ilgili gelişimleri daha hızlı olabilmektedir. Bireyin bilişsel gelişimi  düşünme, sorgulama, analiz yapma ve sorun çözme becerilerinin gelişimi demektir. Çocukların bu anlamdaki gelişimleri kendilerini tanımaları için önemli bir aşamadır. Kendini tanıyan birey ise yeteneklerini keşfeder, fark yaratma ile ilgili yeni girişimde bulunmada daha cesaretli olur. Kimsenin kendi adına seçimde bulunmasına izin vermez. Kendisi için en iyiyi seçmesi daha önceliklidir.

Elde ettiği başarılarla özgürlüğünü kendi elde eden birey modeli günümüz dinamizminin bir sonucudur. Biat etmeyen, kandıralamayan, sorumlulukların bilincinde olarak kararlarını kendisi verebilen bireylerdir aslında kendi lideri olanlar.

Sosyal değişme ne kadar hızlı olursa olsun, burada etken durum yine anne baba tutumlarıdır. Erken yaşlardan itibaren çocuklara tutarlı ve anlamlı kurallarla demokrasi kültürünü benimsetmiş olmak, vizyon sahibi, çözüm odaklı, düşünen, sorgulayan bireyler yetiştirmenin kolaylaştırıcısıdır. Her sorun yaşadığında yanında bir üst akıl beklentisi yerine kendi sorunlarına kendisi çözüm üretme becerisi kazanan çocuklar her zaman kendi kendisinin lideri olabilmektedir.

Düşünen özgür çocuklar yetiştirme dileklerimle.