havadurum

Kime, inanalım?

Yusuf Eroğlu Uzman Veteriner Hekim E.T.F.F. Temsilcisi

832

 12 Eylül`den sonra, partiler kapatılmıştı. Arkasından da, üst düzey parti yöneticilerine siyaset yasağı getirilmişti.1983 yılında, demokrasiye tekrar dönüldüğünde, yeni liderler ortaya çıkmıştı. Bunlardan birisi de rahmetli Özal’dı. Netekim! İktidar olmuştu. Peki, çoban Sülü rahmetli nerelerdeydi? Yasaklıydı. Siyaset yapamıyordu. Çanakkale, Zincirbozan`da gözetim altında iken, yürüdüğü düz yoldan esinlenerek Doğru Yol Partisi`nin kurulmasını sağlamıştı. Ama, bir emanetçi lazımdı. O da Hüsamettin Cindoruk’tu. Peki, partiyi Cindoruk mu yönetiyordu? Hayır. Sayın Cindoruk da, bunu inkâ retmiyordu. Perde arkasında bulunan Süleyman Demirel’i kastederek, “Bir Bilen” mahlasını ortaya attı. Tuttu da. Halk benimsedi... Sonraları Demirel’in Adı “Bir Bilen” olarak kaldı. Diyeceksiniz ki, spor yazarken, siyasete gittiniz. Evet. Gittik. Şener Şen, bir filminde, sekreteri ile ofiste, çıplak vaziyette karısı tarafından basılınca, söylediği gibi,”Sor bakalım karıcığım.Ne yapıyoruz?”Sizler de, sorunuz bakalım. Nereden çıktı bu siyaset? Efendim. Eskiden“Bir Bilen”tekti. Bir kişiydi. Şimdi o kadar çok “Bir Bilen” var ki! Hangisine inanacağımıza karar veremedik. Kafamızı allak, bullak ettiler. Galatasaray - Mersin İdmanyurdu ile oynadı. Berabere kaldı. Olur, tabi ki. Futbol`da her türlü sonuç normaldir. Ertesi günün Ulusal basınına baktık. Vay anam vay. Hakem hakkında neler yazılmış neler. Biz maçı izlemedik. Ancak, yazdıkları yazıları ile birebir tenakuza düşenleri görünce,` eyvahlar olsun` dedik. `Şeytanlara, al ileri ver geri` diyen Toraman oğullarına, Çakar çakmaz, çakmayan çakmaklara inanan, futbol seyircisine üzüldük.

 
İşte yazdıkları  
Hürriyet Gazetesinden Kanat Akkaya”Bir Kaleci Destanı” başlıklı yazısında, bakınız hakem hakkında neler söylemiş.”Son olarak hakem. Skordan bağımsız söylüyorum. Maçın hakkı sabaha kadar beraberlikti. Ama Mete Kalkavan’ın, umarım ikinci işi de vardır. Hakem olarak harika bir kariyer yapamayacağı, hep belliydi. Dün yine kanıtlamış oldu”.Aynen böyle yazmış Kanat Akkaya. Yani hakem onagöre, maçı doğru dürüst yönetememiş. Gelelim, başka bir spor yazarına. Millet gazetesinden İsmail Köprü. Neler yazmış bir bakalım.”Maçın hakemi Mete Kalkavan adaletli bir yönetim göstermedi. Özellikle ikinci yarıda, bir buçuk dakika, Zülfikar ayakkabısını bağladı. Oyun defalarca durdu. Uzatma ise sadece bir dakika geldi. O bir veya uzatılacak iki dakika. Galatasaray’ı Şampiyon yapmaz ama rakibine bu hareketleri tekrar, tekrar yapması için cesaret verir. Son dakikada Selçuk’un atıldığı pozisyonsa, Mete Kalkavan’ın erkeklik deneyimi oldu. Fakat şunu hemen ekleyelim. Galatasaray o kadar kötü ki, hakem bahsetmeye hakları yok”. İmla hataları da dahil, aynen yazdık. Gelelim Sözcü Yazarı, eski hakemlerden Selçuk Dereli’nin yazdıklarına.”HAKEM: Mete Kalkavan, bana göre müthiş bir maç yönetti. Ne taraftarın ne oyuncuların baskısından etkilendi. Gördüklerini çaldı. Süper Lig hakemlerinden görmek istediğimiz yönetim işte bu. Karşılaşmanın 37. dakikasında Vederson ile Yasin arasındaki ikili mücadelede, Galatasaraylıların penaltı beklediği pozisyonda, devam kararı vermekle doğru düdük çaldı. Yasin’in kolay düşüşüne kanmadı. Maçın son bölümlerindeki Selçuk’a gösterdiği kırmızı kartta ve Vederson’u ikinci sarı karttan oyundan atmakta haklıydı. Kendisini, bu başarılı yönetiminden dolayı kutluyorum.”.Sizler söyleyin, Allah aşkına. Kime inanacağız?” Bir bilen”tekti. Şimdi bir sürü “bir bölen”türemiş. Allah yardımcımız olsun. Sağlıcakla kalınız.