havadurum

Koruma alanındaki ormanlar yok olma tehlikesinde...

445

 

Ulusal basında yer alan haberlere göre ‘Edirne’`nin Keşan İlçesi Saros Körfezi kıyısındaki, `Turizm Koruma ve Geliştirme Bölgesi ile Özel Koruma Bölgesi` ilan edilen ormanlık alanlar, açılan kalker ve taş ocakları nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bakanlığın, `ÇED raporu gereksiz` kararı üzerine çevrecilerin başvurduğu mahkemenin verdiği `ÇED raporu gereklidir` kararına rağmen, bölgeye iki yeni kalker ocağı açılması için başvuru yapıldı. Taş ocakları nedeniyle Türkiye`nin en önemli dalış merkezi İbrice Limanı, ormanlık alanlar büyük ölçüde etkilenirken, yargı yoluna giden çevreciler bir yandan da yaşanan tahribatı önlemek için eylemler yaptı.’ Konu ile ilgili olarak Ziraat Mühendisleri Odası eski Başkanı ve CHP İl Meclis üyesi Hicri Nalbant görüşlerini gazetemize aktardı. Edirne’de yaşanan sürecin Çanakkale’de yaşandığını belirten Nalbant, Danıştay kararının örnek gösterilerek Çanakkale’de ki hemen hemen bütün ‘ÇED gerekli değildir’ kararlarının iptal ettirildiğini belirtti. Şirketlerin ÇED raporu alma zorunluluğu olduğunu açıklayan Nalbant, hukuk devletinde herkesin hukuk kurallarına uyması gerektiğinin altını çizdi. Nalbant, taş ocaklarının ise doğaya ve çevreye zarar vermeyecek bir yerde kurulması gerektiğini vurguladı. 

ÇED Raporu gereksiz’ raporu muhtemelen Edirne İl Müdürlüğü tarafından verilmiştir. Bununla ilgili de dava açıldı mı bilmiyorum. ‘ÇED gerekli’ değildir kararına karşı biz burada bir sürü maden şirketine karşı dava açtık. Danıştay’ın bir kararını da örnek koyarak hemen hemen tamamına yakınını iptal ettirdik. Yani ‘ÇED gerekli değildir’ doğru bir karar değil. ÇED gereklidir. Bunu da ruhsat alanına göre yaptık. Diyelim ki ruhsat alanı Bin dönüm, bu raporu on dönüme çıkartacağım diyorlar. Ancak mahkeme buna hayır diyor. ‘On dönümde çıkartsan bile zamanla bunu genişletirsin bin dönüme göre işletme yapılacak’ diyor. Örneğin yirmibeş hektarlık alanda maden şirketleri için ÇED gerekli değildir kararı var. Ancak ruhsat alanı geniş ve bu nedenle olumlu ÇED almak zorundasınız. Bizde davaları buna dayanarak açtık ve hemen hemen tamamına yakınını iptal ettirdik. Yani ‘ÇED gerekli’ değildir kararı iptal edildi. O zaman yapılması gereken ÇED raporu almak. Şirketin ÇED raporu alması gerekiyor. 
 
“Ocaklar çevreye zarar vermeyecek yerlere kurulmalı”
Edirne’de mahkeme kararına rağmen yeni ocaklar için başvuru yapılması hukuk tanımazlıktır. Birileri hukuksuz iş yapıyor. Birileri de onların arkasını sıvazlıyor. Bizim Karabiga’da gerçekleşen termik santralin yaptığı gibi. Mahkeme iptal kararı verdi ancak onlar inşaatı durdurmadılar bile. Burada bir hukuksuzluk var. Türkiye Cumhuriyeti istediğimiz gibi olmasa bile gene de bir hukuk devletidir diyoruz. Herkesin bu hukuka uyma zorunluluğu var. Uyulmaz ise herkes kafasına göre iş yapar ve bu düzen bozulur. Birde taş ocağı nereye kurulur çevreye zarar veren bir yer midir? Böyle bir bölgede taş ocağı olamaması lazım. Taş ocağı ihtiyaçtır ancak doğaya, çevreye, turizme, tarıma, su kaynaklarına en az zarar verecek bir yerde açılıp çalıştırılmalıdır. 
(Şebnem Özer)
Paylaş