havadurum

Nuriye ve Semih için yürüdüler

941

 Çanakkale’deki demokrasi güçleri ve emek örgütleri, 250 gündür açlık grevinde bulunan, KHK ile işlerini kaybeden eğitimciler Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için yürüyüş yaptı. Golf Aile Çay Bahçesi’nde bir araya gelen parti, sendika, oda ve STK üyeleri ellerinde meşaleler ile Truva Atı’na kadar yürüdü. Burada Eğitim Sen Çanakkale Şube Başkan Filiz Savaş tarafından açıklama yapıldı.  Nuriye,  Semih ve bin 547 Eğitim Sen üyelerinin kanunsuz bir şekilde işlerine son verildiğini belirten Savaş; “Hepimizin bildiği üzere 15 Temmuz günü bahane edilerek ülkemizin üstüne bir OHAL ve KHK düzeni çökmüş ve savunma hakkı verilmeden Hükümet tarafından 27 Temmuz’dan bu yana çıkarılan 11 KHK ile binlerce kamu çalışanı mesleğinden edilmiştir. Bunların içerisinde bin 547 Eğitim Sen üyesi arkadaşımızın da kanunsuz bir şekilde işlerine son verilmiştir. Bu insanlar sadece mesleğinden edilmemişlerdir, bu insanlar hiçbir devlet kurumunda çalışamayacakları gibi özel sektörde de çalışamamaları, yurt dışına çıkamamaları sağlanmıştır. Yani bu insanlara ‘ya açlıktan ölün ya da ağaç kökü yiyin’ denmiştir” dedi.  

 
“35 kamu görevlisi intihar etti”
Mesleğinden edilen 35 kamu görevlisi bu durumu gururuna yediremeyerek, intihar ettiğini belirten Savaş, Nuriye ve Semih’in herkes için açlık grevine başladığını ifade ederek; “Sendikal faaliyetler suç sayılamazken, birçok arkadaşımız sendikal faaliyetleri nedeniyle ihraç edildiler. İhraç edilen Eğitim Sen üyesi arkadaşlarımızdan Nuriye ve Semih, hem kendileri hem de ihraç edilen tüm kamu emekçilerinin işlerine iade edilmeleri için bundan tam 369 gün önce, yıllarca emek harcayıp, kopyasız, kayırmasız hak ettikleri işlerine tekrar iade edilmek için eyleme başladılar. Defalarca gözaltına alındıktan sonra, eylemlerinin 120’inci gününde, işlerine iade edilene kadar sınırsız ve dönüşümsüz açlık grevine başladılar” dedi.
  
“İstedikleri sadece Adalet”
Nuriye ve Semih’in uzun zaman önce sağlık açısından kritik eşiği aştıklarını belirten Savaş; “Bu iki güzel insanın istekleri çok basit. Sadece ve sadece adalet. Hani bizlerin her zaman söylediği ‘adalet herkese lazım’ daki adalet. Hükümet bu durumdan çok fazla rahatsız oldu ve önce Nuriye ve Semih’i sonrada özgürlük anıtını tutukladı. Dünyada bu işin bir benzeri var mıdır? Dünyada gözaltına alınan, insanın yaklaştırılmadığı, başka bir insan hakları heykeli var mıdır? Sonra adeta, Nuriye ve Semih demek yasaklandı. Nuriye ve Semih diyen gözaltına alındı. Davalarından iki gün önce, Nuriye ve Semih’i savunacak 14 avukat tutuklandı” dedi.  
 
“Olmayan bir suç ve suçlu nasıl övülebilir?”
Açıklamasında Burak Efeyurtlu’nun kanunsuz bir şekilde evinin basılarak gözaltına alındığını ve Efeyurtlu’nun bir an önce serbest bırakılmasını talep eden Savaş11 Kasım günü de sendikamız Eğitim Sekreteri Burak arkadaşımız, ‘Nuriye ve Semih’ diyor, paylaşımda bulunuyor diye, KHK ile işinden edilen insanlar işlerine iade edilsin diyor diye, sendikamızın Çanakkale Demokratik Kitle örgütleriyle birlikte karar verdiği eylemlere katıldı diye evi basılarak gözaltına alındı. Sevgili Burak Efeyurtlu’nun en büyük suçlarından biri ‘Suçu ve Suçluyu Övme.’ Haklarında hiçbir suç kaydı veya kesinleşmiş cezası olmayan Nuriye ve Semih’i anmak nasıl suçu ve suçluyu övmek olabilir? Olmayan bir suç ve suçlu nasıl övülebilir? Biz, burada toplanan duyarlı insanlar olarak, binlerce kamu çalışanına savunma hakkı vermeden işlerinden eden, 35 kişinin intiharına, Nuriye ve Semih’in 250 gün boyunca aç kalarak vücutlarına verdikleri zarara sebep olan yetkililere sesleniyoruz. ‘Kardeşimiz Burak Efeyurtlu’yu bir an evvel serbest bırakmanızı, Başta Nuriye ve Semih olmak üzere tüm KHK mağdurlarını işlerine geri iade etmenizi istiyoruz.’ Sorumluluk bizim değil, sizin omuzlarınızdadır. Bu insanların adalete ihtiyaç ve istekleri vardır. Ve geç gelen adalet, adalet değildir” ifadelerini kullandı. 
(Eren Aşnaz/Seçkin Sağlam)
Paylaş