havadurum

Özcan "Üretimi teşvik etmemiz gerekiyor"

691

 Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Ünal Özcan, gazetemiz Çanakkale OLAY’a esnafın durumunu değerlendirdi. Günlük hayatta esnafın yaşadığı sorunları aktaran Özcan, dünde, bugünde sorunların olduğunu ve bundan sonra da olacağını söyledi. En temel problemin nakit sıkıntısı olduğunu belirten Özcan; “Bugün itibariyle en önemli problemlerimizin başında, piyasadaki nakit darlığı, alım gücünün zayıflaması, bunun temelinde de faizlerin çok yüksek oluşu ne kadar çekilmeye çalışılsa da istenilen seviyeye gelememesidir” dedi. Konuşmasına, esnafın, ikamet ettiği sokak veya mahallenin nabzını tutan kesim olduğunu söyleyen Özcan; “Esnaf ve sanatkar, toplumun nabzını tutan bir kesimdir. Her köşede, her sokakta, her mahallede farklı farklı sektörlerde esnaflık yapan insanlar, bulundukları bölgedeki iyi havada, kötü havada, insanların iyi durumunda, kötü durumunda devamlı haberdar olan, tabandaki gelişmeyi ilk yaşayan insanlardır. Esnaf ve sanatkarın dün olan sorunları, bugün yaşanan sorunları, yarın da olması gereken soruları olacaktır” dedi. Temel girdi maliyetlerinin esnafı derinden etkilediğini ve yeni yılla birlikte temel girdi maddelerine zam yapılmaması gerektiğini söyleyen Özcan; “Derhal üretime geçmemiz lazım ve kendi içimizde üretimi mükemmel bir şekilde teşvik etmemiz gerekiyor. Bu konuda çalışmalar var ama bundan sonrası için daha güzel planlamalar yapılmalı” ifadelerini kullandı. 

 
“AVM, kentteki canlı parayı alıp, şehrin dışına çıkaran bir oluşumdur”
AVM’lerin ülkenin kanayan yarası olduğunu söyleyen Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Ünal Özcan; “Ülkemiz genelinde, özellikle üç aydır dolar kurundaki dalgalanmadan dolayı bütün kesimlerin hissettiği bir sıkıntı var. Bu sıkıntının çözülmesi için alınan tedbirler var. Tabii bunların hayata geçmesi kolay olmuyor. Biz Çanakkale merkez ile ilçe ve beldelerde 32 mesleki odayı temsil eden üst kuruluş Esnaf Odaları Birliği olarak, 20 bin 730 kişilik büyük bir aileyiz. Görevimiz gereği ilçe ve merkezde oda ziyaretlerimiz, birbirimizle olan istişareler sonucunda insanlar birebir memnuniyetlerini nasıl anlatıyorsa, kendi içindeki sıkıntılarını da dile getiriyorlar. Bugün itibariyle en önemli problemlerimizin başında, piyasadaki nakit darlığı, alım gücünün zayıflaması, bunun temelinde de faizlerin çok yüksek oluşu. Ne kadar çekilmeye çalışılsa da istenilen seviyeye gelememesidir. Üretimimiz düşük, tüketim ağırlıklı bir kentiz. Özellikle yerel esnafın en büyük sıkıntısı AVM konusudur. Bunu her platformda dile getiriyoruz. AVM, Çanakkale’deki tüketimi en çok kendine çeken, kentteki canlı parayı alıp şehrin dışına çıkaran bir oluşumdur. Bu her sektöre hitap ediyor. AVM, ülke genelinde olduğu gibi Çanakkale’nin de kanayan yarasıdır. Ülke genelinde yaşanan sıkıntı, sadece bizim ülkemizde yok. Aynı sorun aslında Amerika’da da yaşanıyor. Fransa’daki durumlar malum. Avrupa genelinde de global halde yaşanan bir sıkıntı var. İnsan sayısı arttıkça, tüketim arttıkça bu sıkıntılar yaşanıyor. Biz bu konuda ülke olarak diğer ülkeler gibi sıkıntılarına sorunlara değişik tepki gösteren insanlar değiliz. Tabanın ne sıkıntısı varsa, sorunları yetkililere anlatan insanlarız” dedi. 
 
“Bankaların bu ölçüyü bilerek, faiz konularında düzenlemeye gitmesi gerekiyor”
Bankalardaki faiz oranlarının yüksek olduğu için esnafın işinin zorlaştığını söyleyen Özcan; “Şu anda yeni yıla girerken esnafın beklentisi Sosyal Güvenlik anlamında, Bağ-kur primleri anlamında, doğalgaz, elektrik, akaryakıt konusunda, temel girdileri de artış yapılmaması beklentisi var. Asgari ücretle ilgili bir düzenleme var. Fakat asgari ücretteki artış, normal artışlar devam ederse işe yarayacağını inanmıyoruz. Dolar kuru 7,40’lara kadar çıktı, şimdi 5,20’lerde. Dolar kurundaki yükselme meydana geldiği zaman artan fiyatlar, şu anda neden geri çekilmiyor? Döviz kuru bahane gösterilerek, fiyatlar arttı ama şimdi dolar düştü. Fakat fiyatlar neden aradaki oran kadar düşmedi? Esnaf ve tacir olmazsa, bankalar olmaz. Bankaların bu ölçüyü bilerek, faiz konularında kesinlikle bir düzenlemeye gitmesi gerekiyor. 1 Milyonu aşkın yapılandırma yapıldı. Vergilerle 551 bin kişi taksitlerini ödememekle ilgili bir sıkıntı yaşamış. Esnafsanız, tüccarsanız, eğer gelir durumunuz iyiyse, ilk olarak verginizi ödersiniz, daha sonra sosyal güvenliğinizi ödersiniz. Bu nakit sıkıntısından dolayı piyasalar rayına oturamadı” dedi. 
 
“Esnaf,  kredi alamama durumuna gelirse, bu çok kötü bir durum olur”
Esnafın en çok yaşadığı sorunun nakit sıkıntısı olduğunu belirten Özcan; “İnsanlar önünü görmek istiyor. Hepimizin alım gücü düştü. Bu konularda beklenti elbette olacak. İnsan kendi hayatını daha güzel yaşamak adına bir beklentisi vardır. Burada önemli olan, sorunları iyi tespit edip, nokta atışı yapıp sorunların çözümlenmesi konusunda samimiyetle bu işin üzerine gidilmesi gerekiyor. Biz tabandan aldığımızı fikirleri, 32 mesleki odamızda yazılı rapor haline getirmek bunu vekillere, yerel yönetime ve genel yönetime her platforma götürmeye çalışıyoruz. Bizim amacımız da, gayemiz de bu. Burada özellikle esnaf ve sanatkarın en çok yaşadığı sorun nakit. Bununla ilgili dönem dönem Esnaf Kefalet Kooperatifleri tarafından 30 bin lirayı bulan faizsiz kredi verildi. Bir dönem KOSGEB tarafından 50 bin liraya kadar faiz oranı devlet tarafından karşılanarak bankalarla anlaşma yapılıp teşvik edildi. Şu anda piyasanın canlanması için en temel yapılması gereken önlemlerden biri, esnaf ve sanatkarın nakit akışının sağlanması için teşvik edilmelidir. Buna ihtiyaç var. Şu anda bankalar kredi kartınızı 3-5 gün ödeyemediğiniz zaman, hemen bununla ilgili yaptırım uygulamasına gidiyor. Esnaf, burada kredi alamama durumuna girerse, bu çok kötü bir durum olur. Bunlar ile ilgili düzenlemeler yapılmalıdır. Bu konuda yeni yılla ilgili beklentilerimiz var. Bunlar Türkiye genelinde konuşuluyor, ilgili bakanlıklara anlatılıyor. Bununla ilgili geri dönüşler de iyi. Söylenilen konularda çalışmalar yapıyor” dedi. 
 
“Esnafın teşvik edilmesi gerekiyor”
Kredi faizlerinin eski oranlara yeniden çekilmesi gerektiğini ifade eden Özcan; “ÖTV ile ilgili bir düzenleme yapıldı. Araç satışları, beyaz eşya ve mobilyada güzel adımlar atıldı. Fakat faizler düşmediği sürece bu konuda hedeflenen bir seviyeye çıkılacağını zannetmiyorum. Faiz konusunun ivedilikle ekonomide rahatlık sağlanması için eski seviyelere inmesi lazım. Ülke genelinde müthiş bir tüketici toplum olduk. Derhal üretime geçmemiz lazım ve kendi içimizde üretimi mükemmel bir şekilde teşvik etmemiz gerekiyor. Bu konuda çalışmalar var ama bundan sonrası için daha güzel planlamalar yapılmalı. Gezdiğimiz, dolaştığımız her yerde tüketiciyiz. Hep bir şeyler alıyoruz ama gelir yok. Bu en büyük sıkıntıdır. İl merkezinde, ilçelerde üretim tesislerini parmakla gösteririz. Çiftçimiz bile aşırı tüketici oldu. Çanakkale’nin birçok yerinde bir numara tarım üretimi olan ürünler bile üretilmemeye başlandı. Üretimi canlandırdığımız, teşvik ettiğimiz zaman böyle sıkıntılı dönemlerde daha rahat, daha kolay, geçiş sağlarız. Esnaf ve sanatkarların en çok istediği şeyler, temel tüketim maddelerinde yapılan artışların bundan sonra olmaması, döviz kuru artışı bahane gösterilerek üst düzey firmalar tarafından yapılan artışların eski oranına çekilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı. 
 
“Esnaf iyi olursa, memur da iyi olur, işçi de iyi olur, yönetici de iyi olur”
Özcan, yeni yılda temel girdi maliyetlerinde artış olmaması gerektiğini belirterek; “Piyasaların canlanması için ‘olmazsa olmaz’ dediğimiz faiz indirimlerinin yapılması gerekiyor. Nakit teşviklerin yapılması gerekiyor ve her ne olursa olsun vergi oranlarında tutun, Bağ-kur primlerinin bu seviyelerde tutulması gerekiyor. Bu konuda bizim beklentimiz ve temennimiz budur. Esnaf iyi olursa, memur da iyi olur, işçi de iyi olur, yönetici de iyi olur. Eğer bunlar yapılmazsa, kesinlikle ve kesinlikle daha sıkıntılı olur. Bugün Çanakkale’de her esnafta en az iki üç kişi çalışıyor. Biz temeldeki esnaf ve sanatkarı rahatlatmak adına dönem dönem yapılan iyileştirmelerin yeni yılda da yapılmasını bekliyoruz Yeni yılda temel girdi maliyetlerinde artış olmamalı. Bir de en çok şikayetçi olduğumuz konu denetimler ve denetimlerde ki cezai işlemlerdir. Sosyal Güvenlik Kurumu’nda yapılan denetimlerle kesilen cezalar, bir sermaye kadardır. Trafik cezalarına baktığımızda bununla ilgili yapılan denetimlerde cezalar çok ağır. Gıda konusunda Tarım İl Müdürlükleri tarafından yapılan cezalar çok büyük. Aynı şekilde belediyeler tarafından yapılan denetimler sonucunda kesilen cezalar çok ağır. Ülke genelinde görüyoruz bir Belediye Başkanı yanında iki tane zabıta ile birlikte pazar yerinde domates fiyatını denetlemeye çalışıyorsa bu göstermeliktir” dedi.
 
“Esnaf ve sanatkarlar fikir veren, yöneticilere iyi yönde tavsiye veren bir teşkilattır”
Esnaf Odası Başkanı Özcan; “Esnafın sattığı ürün, aldığı ürünün üzerine koyduğu ile bağlantılıdır. Stokçuluk yapamaz ne dükkan yeterlidir, ne de sermaye yeterlidir. Bunların iyi ölçülmesi gerekiyor. Her ne olursa olsun geçmiş tarihimizde esnaf ve sanatkar yüzyıllardır devam eden imparatorluklarda, imparatorluğunun kuruluş aşamasında fikir veren, yöneticilere iyi yönde tavsiye veren bir teşkilattır. Şuanda da en kötü zamanda bile esnaf ve sanatkar iyi yönde tavsiye vererek yol göstermiştir. Biz sorumluluklarımızı biliyoruz. Beklentilerimizi de haklı olarak yetkililere aktarmaya çalışacağız”  dedi. 
(Baykal Sağlam)
Paylaş