havadurum

Prof. Dr. Arslan, Assos kazılarını anlattı

1796

 Kent Müzesi ve Arşivi’nde, Çanakkale Arkeoloji Müzesi ortaklığında sürdürülen Arkeoloji sohbetleri önceki gün “Assos” ile devam etti. Kazı başkanlığını, ÇOMÜ Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan’ın yürüttüğü Assos Antik Kenti kazıları ile ilgili sohbet büyük ilgi gördü. Öğretim üyeleri, öğrenciler ve arkeolojiye ilgili kentlilerin katıldığı sunumda, ÇOMÜ Arkeoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nurettin Arslan oldu. Sponsorlara ve çalışmalarında yardımcı olan öğrencilere teşekkür ederek sohbetine başlayan Arslan, “Kazıda bizim dışımızda özellikle burada öğrencilerimiz var. Gerek buradakilere gerekse burada olmayan tüm öğrencilere katkıları için teşekkür ediyoruz. Çünkü kazılarda öğrenciler olmadan çalışma yapmak gerçekten imkânsız, onların da ayrı bir yeri var. En çok kaprisimizi çeken, en çok fırça yiyen öğrenciler, onlar da bizim kusurumuzu bağışlasınlar” dedi. 

 
“Ne Atina ne de başka bir yer…”
2017 kazı dönemi ile ilgili olarak yapılan çalışmalarından bahseden Arslan, genel olarak onarım üzerinden ilerlediklerini dile getirirken Assos kazı alanı çevre düzenlemesine de değindi. Arslan, çok kazı yapmanın genel olarak korunma imkanını kısıtladığını belirtirken makbul olanın az kazı yaparak korumayı da göz ardı etmemek olduğunu belirtti. Arslan, “Assos, bütün kenti gezen, bizden önceki gezginlerin söylediği bir şey ile anlatılır. Derler ki; ‘Dünyada birçok yunan polisi var ama hiçbir polis bu kadar güzel bir topraklar üzerine kurulmamıştır. Ne Atina ne de başka bir yerde…’  Bizim buradaki amacımız aslında Assos’ta bu Bizans dediğimiz insanların günlük yaşamları hakkında az bildiğimiz dönemi aydınlatmak istiyoruz yani o dönemdeki insanları günlük yaşamda kullandıkları araç gereçleri, hangi işlerle meşgul olduklarını görebilmek için de bu alanların çok hassas bir şekilde kazılması gerekiyor. Bu Assos’un belki de en büyük şansından bir tanesi surlar içindeki alanda M.S 5 ve 700 arasında isyan oluyor 700’den sonra burası bir daha kullanılmamış 700’den sonra ne olduğunu biz de bilmiyoruz. Sonra 12’nci yüzyılda bir kale var ama bütün anadoludaki kentler için geçerli bir öngörü var bu dönem hastalıklar, veba salgını, depremler yine kuzeyden gelen saldırılar gibi çok farklı kargaşaların olduğu bir dönem. biz burada bu 5 ile 700 arasındaki dönemde çok önemli insanların yaşamlarına ilişkin verileri elde ediyoruz bu da bizim için önemli bu mekanlarda görülen burada geçen işte anahtarından bir kemikten sap yapıp bir şey delmek için yaptığı alet onun dışında keskiler, cımbızlar gibi yada çok sayıda çiviler ele geçiyor çivilerde muhtemelen ahşap ile ilgili işleri göstermesi açısından önemli” dedi.
 
Assos geçici dünya mirası listesinde 
Prof. Dr. Nurettin Arslan’ın sunumunun ardından kazı ekibi ile birlikte çalışan ÇOMÜ Mimarlık ve Tasarım Fakültesi araştırma görevlisi Erdem Salcan, Assos’un UNESCO’nun geçici dünya mirası listesine alınmasına dair bilgileri paylaştı. Salcan, Assos’un UNESCO listelerinde farklı tanımlar altında yapılan kabulde antik kent ile sınırlı kalmayarak çevresi ile birlikte kültürel peyzaj mekanı olarak da kabul edilebileceğini belirtirken bunun için yapacakları çalışmalara değindi.
(Eren Aşnaz)
Paylaş