havadurum
Ensar İlyasoğlu

ensarilyasoglu@gmail.com

ŞOVENİST ÇEŞİTLEMELER

Şovenizmin zirve yaptığı bir haftayı geride bıraktık.

665

 Gelin konuya girmeden uç örneklerden kaçınarak ana eksen üzerinden bir örnekleme,bir karşılaştırma yapalım. Ulusal semboller üzerinden ırkçı şoven kafalara belki küçük de olsa bir düşünme olanağı sağlar diye!... Ulusal Kurtuluş Savaşı sonrası İzmir`in kurtuluşu için şehre gelen Mustafa Kemal`in dinleneceği evin önüne halı yerine Yunan bayrağı serilir. Mustafa Kemal, Yunan bayrağına bakar,durur ve tüm alkışlamalara bayrağın üzerine basması yönünde ısrarlara rağmen yanındakilere bayrağın yerden kaldırılmasını söyler ve ``Bayrak, bir ulusun bağımsızlık simgesidir çiğnenemez!`` der. Şimdi buradan Türkiye- Yunanistan milli futbol maçı esnasında , Yunanistan milli marşı çalınırken protesto amacıyla ıslık çalıp yuh çeken tekbir getirenlere, bu güruha Mustafa Kemal`in ayağının altına serilen Yunanistan bayrağına karşı  tarihe geçen saygın tutumu hatırlatmanın bir yararı olabilir mi , bilemiyorum. Ayrıca, TV kanallarından hem Yunanistan ulusal marşına hem Paris Katliamı`na yönelik yapılan saygı duruşuna ıslık ve yuh sesleriyle tekbirlerle saygısızlık yapanları arkadan dolanarak savunma gayreti içerisinde olan, ruhunu şovenizme teslim edenlere bir etki yapar mı onu da bilmiyorum. Ama yine de biz şu soruyu soralım; Mustafa Kemal`in bayrak karşısındaki tutumu mu bir ulusa onur kazandırır,saygınlık kazandırır,yurtseverlik bilincini geliştirir yoksa stadyumda Yunanistan`ın ulusal marşı okunurken ve Paris Katliamı`nda ölenlere saygı duruşunda bulunulurken ıslık çalıp yuh çekenler mi ulusal onura katkı yapıp saygınlık kazanırlar? Stadyumlarda veya başka yerlerde bir ulusun ulusal simgelerine (Bayrak,ulusal marş gibi..) saygısızlık yapanlar gerçek vatanseverler olamazlar!... Başka ulusların değerlerine saygısızlık yapanlar; kendi ulusal değerlerini gerçek anlamda bilince çıkaran yüreklerinde hisseden yurtseverler olamazlar!... Çünkü; kendi ulusal değerlerimizle başka ulusların değerlerini anlama,kavrama ve ona saygı gösterme arasında doğrudan bir ilişki vardır. Bu nedenle açıkça söylüyoruz ki ; bir dostluk maçında bir ulusun ulusal değerlerini ıslıklayıp yuhalayanlar olsa olsa ırkçı,şoven, bütün ulusal değerlere yabancılaşmış güruhlar olabilirler!..

    Diğer şeylerin yanısıra bir başka şovenizm örneğini de Silvan`da görüyoruz. Kasabanın duvarlarına ırkçı,şoven,kadınları aşağılayan sloganlar yazanların ve bu yazılan yazıların yanına bu ülkenin bayrağını çizenlerin yukarıda anlattığımız ve eleştirdiğimiz güruhlardan hiç bir farkı yoktur!... Kürt sorununun çözümü için ``Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi`` uyguladığını söyleyenlerin yalnızca Silvan`da duvarlara yazılan yazıların bu proje ile ``millilik`` yönünden mi yoksa ``kardeşlik``yönünden mi uyumlu bir ``proje`` olduğunu düşünmeleri ve açıklamaları bir sorumluluktur!... Evet, İçişleri Bakanlığının bir soruşturma başlattığı söylendi. Umuyoruz sorumlular açığa çıkarılıp cezalandırılır. Daha önceki benzer olayları düşündüğümüzde bu kez de ``dağ fare doğurdu``diyebiliriz ama ön yargılı davranarak peşin hükümle bunu söylemek istemiyoruz. Bir yurttaş olarak sonucu bekleyip göreceğiz. Ha, bu arada bir soruşturma açılmışken Esadullah Tim`i hakkında da kamuoyu aydınlatılırsa iyi olur diyeceğiz. Kimdir bu Esadullah Tim`i? Emniyete mi bağlıdır? Jandarmaya mı? Yoksa MİT`e mi? Yoksa ayrı bir birim midir? Yoksa bu güçler içerisinde örgütlenmiş bir takım işgüzarların ya da bilinçli olarak halktaki korkuyu derinleştirmek üzere bir psikolojik savaş propagandası olarak kullandığı bir isim midir? Umuyoruz aydınlanır(!).

    Sonuç olarak, siyasetin egemenleri ya da egemen siyasetin temsilcileri her iki olayda da saçtıkları tohumların iki farklı durumda ve iki farklı mekanda uç verdiğini , açığa çıktığını görebilirler mi bilemiyorum. Eğer geriye dönüp parti toplantılarında, kürsülerde, açılışlarda, yaptıkları konuşmalarda ,yazılarda ,söylemiş olduklarını yeniden bir kez daha gözden geçirirlerse bugün uç veren ırkçı şoven davranışların köklerinin nerede geldiğini görebilirler. Ancak şu notu da düşelim ; şovenizmden beslenenlerin şovenizmi bir tarz-ı siyaset olarak benimseyenlerin bunu göremeyeceklerini de biliyoruz!..