Savaşa mı hasretiz??

 Değerli Okurlarım;

Çatışmaya mı hasretiz? Diyorsunuz ki Kars, Erzurum tehlikede. Bunun anlamı nedir?  NATO’nun yanında olmak için zemin mi hazırlıyorsunuz? Gerçi can atıyorsunuz ABD’nin kayığına binmeye ama bir türlü kimse size gel gel yapmıyor. Canınız sıkılıyor. Dünya milleti Afganistan’dan kaçar iken bizim devlet, havalimanı çalıştırmaya gidiyor. Sırf Joe Biden’nın gözüne girmek için.

Nedir bu!

Size mi kaldı Kabil Havalimanı’nı çalıştırmak? Tarih hiç kimseyi affetmez. Bazen insanlar yanlış zamanda, yanlış yerlerde olabiliyor. Mesela Stalin, aslında papaz olmak ister ve son basamakta papaz olamaz. Siyasete yönlenir ve Rusya devletinin başına geçince binlerce kiliseyi kapatır. Halbuki papaz yapsalardı Stalin olmayacaktı.

Gelelim Hitler’e…

Mühendislik okuyor ve okuldan ayrılmak zorunda kalır mühendis olmadan. O da siyasete girer. Sonunda Almanya’nın başına geçer. Mühendis olup evler, binalar, köprüler yapacağına, dünyanın başına bela olur. Yapacağına, yıkmaya ve işgal etmeye başlar. Halbuki onun ruh halini görebilseydi okuduğu okulun yöneticileri, belki en yüksek diplomayı verirlerdi.

Yani anlatmak istediğim; Şuan olmaması gereken bir dolu yönetici var dünyanın başında. Halbuki bunlara yön veren dünyanın görünmeyen mimarları, akademisyenleri ve iktisatçıları dünyada yeni bir dönemi açtılar. Bunun için ise eski dönemi de kapatmak istiyorlar. Bu Kovid 19’la başladı. Eski düzeni kapatmak için bizim yaşıtlarımızı ve biraz daha yaşlıları hedef aldılar fakat yanlış hamle. Bizim yaşıtlar galiba gençlerden dayanıklı çıktı. Sonra B planı devreye girdi ve Rusya-Ukrayna işgali başladı. Bu aslında ABD tarafında beş altı ay önceden başladı. Afganistan’dan çekilmesi tesadüf değildi  ABD’nin. Çin’e yakın denizlerde, uçak ve gemiler boşuna değildi. Özelikle Afganistan’dan genç askerleri boşuna Türkiye üzerinden sağa sola dağıtmadı ve C planı ise uyuyan Almanya idi. Uzun zamandı. Askeri yok denecek kadar tecrübesiz ve az olduğunu sananlar avucunu yalasınlar. Almanya’nın birkaç gün içinde sahne alacağından eminim. Almanlar gelmezse, sınırlarına yani Ukrayna’da bulunan sıcak bölgeye Ruslar dayanacaktır. Tabi Almanya ayağa kalktığında mutlaka Türkiye’nin de yanında olmasını isteyecektir.

Türkiye zaten 34 askerlerimizin şehit edilmesini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kapıda bekletildiğini unutmaz. İsrail nerede? Ses seda yok. İsrail, Orta Doğu’da Arapları etrafına toplamış vaziyette. Para var, teknoloji de var ve Çin’in tavrını bekler durumdalar aylardır. Çin İran’a silah, para ve asker yığdı. Yani ortalık çok karışacak. Türkiye hiç kimseye karışmaz. Yok Rusya da, Ukrayna da bizim için aynıdır diyemeyiz. Artık ne Rusya, ne Avrupa geri vites yapamaz ve ABD Çin’in kapısında. Yakın bir zamanda saflar belli olacak ve ondan sonra adımlar ya ileri ya geri atılacak. İran’ın Avrupa’ya gaz ihtiyacınızı karşılarız demesi de çok ilginç ve fırsatçılık. Bence insanlara gerçekleri anlatmalı devlet başkanları. Bir de bilgi kirliliği çok fazla. Reyting yapacaklar diye bazı tv programları tuhaf açıklamalar yapmakta. Sanki Türkiye aç kalacak. Yok buğday, yok ayçiçek yağı…  Türkiye ihracat yapmazsa, ithalata da ihtiyacı olmaz. Balkanlara, Ortadoğu’ya, Güney Amerika’ya ve birçok Afrika ülkesine makarna, bulgur, pirinç, ayçiçek yağı ihracatı yapmakta. Satmaz da, almaz da. Dünyayı biz besleyecek değiliz. Üç beş toptancı zengin olacak diye Türkiye aç kalmaz. Merak etmeyin, TV programları provake ediyor.