havadurum

Türkiye'de bir ilk

518
Beden sağlığının korunmasını merkezine alan fonksiyonel yaşam kişinin beslenme alışkanlıklarından, ruh sağlığına varana kadar tüm etmenleri hayatına katması ve bu yöntemleri yaşam tarzı ile bütünleştirmesi şeklinde gerçekleştiriliyor. Vücut direncinin korunması, beslenme alışkanlıklarının kaliteli bir yaşam için dengeli ve kontrollü sağlanması toplum sağlığının korunmasında en temel yöntem olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzde birçok hastalığın altında yatan nedenleri ele alarak insanların sağlığını koruması için çözümler sunan fonksiyonel tıbbın öneminin artmasıyla fonksiyonel yaşam kavramı da öne çıkmaya başladı. Türkiye`de ilk kez fonksiyonel yaşamı merkezine alan bir otel konseptiyle Gökçeada`da yoğun olarak Haşimato, fibromiyalji, R.artrit, sibo, IBS, PCOS, diyabet, kalp hastalıklarının çözümüne yönelik hizmet vermeye başlayan Feride Fonksiyonel Yaşam Merkezi`nin Koordinatörü Uzm. Dyt. ve Fonksiyonel Tıp Diyetisyeni Başak Satar, fonksiyonel yaşam ve fonksiyonel beslenme hakkında merak edilenleri anlattı.
 
"Sindirim sistemimizin kötü etkilenmesi sağlık sistemimizi olumsuz etkiler"
Fonksiyonel yaşamın sadece beslenme olarak düşünülmemesini belirten Feride Fonksiyonel Yaşam Merkezi Koordinatörü Uzm. Dyt. ve Fonksiyonel Tıp Diyetisyeni Başak Satar, "Kas, iskelet ile eklem sağlığımız için egzersiz ve sporunda hayatımızda aktif bir şekilde olması gerekmektedir. Hareketsiz yaşam kas ve eklem ağrılarıyla beraber aslında sindiririm sistemimizi de oldukça etkilemektedir. Sindirim sistemimizin kötü etkilenmesi de bütün sağlık sistemimizi olumsuz olarak etkilemektedir" değerlendirmesinde bulundu.
 
"Türkiye`de şu an için benzeri yok"
Türkiye`de ilk kez fonksiyonel yaşamı merkezine alan bir otel konseptiyle müşterilerine hizmet vermeyi başlattıklarını da belirten Uzm. Dyt. Başak Satar, "Konseptin fikri uzun yıllar mide ve bağırsak problemleri yaşamış, fonksiyonel beslenme ile tanıştıktan sonra sağlığına tekrar kavuşan otel sahibimiz tarafından ortaya çıkmıştır. Uzun yıllardır kurtulamadığı fazla kilolarından bu sayede kurtulmuş ve sağlık problemlerinden fonksiyonel beslenme ile arınmak isteyen misafirlerimiz için bir ekip kurarak fikrini hayata geçirmiştir. Konsept daha çok yeni. Bu nedenle Türkiye`de şu an için benzeri yok. Ticari bir kaygı taşımıyor ve şu an sadece Gökçeada`daki merkezimizde sağlık problemleri yaşayan hastalarımıza hizmet vermeyi tercih ediyoruz" dedi.
 
"Menüler, doğal besinler içieryor"
Uygulanan fonksiyonel beslenme programı hakkında da bilgi veren Uzm. Dyt. Satar, "Gelen müşterilerimize konaklamadan önce kendi hazırladığımız fonksiyonel beslenme formunu gönderip bazı kan tahlili istemlerinde bulunuyoruz. Programa katılan danışanlarımızın öncesinde bize ilettiği bilgileri ve merkezimize giriş yaptıkları sırada kilo ve yağ ölçümlerini de içeren detaylı bir inceleme yapıyoruz. Elde ettiğimiz verilerle kişiye özel fonksiyonel beslenme menüleri oluşturup konaklama süresince bütün öğünlerini planlıyoruz. Menüler ve porsiyonlar tamamen kişiye özel olup özel geliştirilen tariflerden oluşuyor. Yine aynı şekilde menüler mevsimine özel, doğal besinleri içeriyor. En önemli artısı ise misafirlerimiz otelimizde fonksiyonel beslenmeyi öğrendikten sonra kendi yaşamlarında bunu nasıl devam ettirebileceklerinin farkındalığını kazanıyorlar. 3, 5 veya 7 günlük programlarımız bulunuyor. Bu süreyi uzatma gibi durumlarda birlikte karar veriyoruz. Hedefimiz iyileşme sürecinize destek olmak ve kilo kontrolünü sağlamak. Misafirlerimiz otelimizden ayrılırken programı tamamlıyoruz. Yaptığımız çalışmada kan parametleri bizim için oldukça önem taşıyor." şeklinde konuştu.
 
"Nefes egzersizleri programımızın olmazsa olmazı"
Merkezlerinde sürdürdükleri uygulamada kazein ve glüten içeriklerinin kesinlikle kullanılmadığının da altını çizen Uzm. Dyt. Satar, "Hastalıklara göre kurubaklagilleri, meyveleri hatta bazı sebzeleri bile beslenme programından çıkarmaktayız. Haşimato, fibromiyalji, R.artrit, sibo, IBS, PCOS, diyabet, kalp hastalıkları üzerine çalıştığımız başlıca hastalıkların arasında bulunmaktadır. Fakat hastalıklar aynı olsa bile kişinin beslenme şekli yine de farklılık gösterebilmektedir. Kan parametrelerinize göre eksik değerlerinizi tamamlayıp vitamin ve mineral desteği ile devam ediyoruz. Aromaterapi desteğini de kullanıyoruz. Kısacası bütünsel yaklaşıyoruz. Nefes egzersizleri ise programımızın olmazsa olmazı arasında bulunuyor" açıklamasında bulundu.
 
"Sunduğumuz menüleri evinizde kolaylıkla yapabilirsiniz"
Fonksiyonel beslenmede öne çıkan eliminasyon diyetinin en kısa süre olarak 4-8 hafta arasında değiştiğini belirten Uzm. Dyt. Satar, "Eleminasyon diyeti 4 haftadan daha kısa uygulandığında bizi hangi besinlerin nasıl etkilediğinin doğru sonucuna ulaşamayabilir aynı zamanda tam bir iyileşme göremeyebiliriz. Merkezimizde bu süreci birlikte başlatıyor daha sonra evinizde online olarak devam ettiriyoruz. Sunduğumuz menüler evinizde kolaylıkla yapabileceğiniz veya ulaşılabilir menülerdir. Eliminasyon diyeti süresi boyunca beslenmeden çıkarılan besinler kesinlikle tüketilmemelidir. Feride Fonksiyonel Yaşam Oteli`nde konaklama süreci boyunca fonksiyonel beslenmeyi yaşayarak öğretiyoruz böylece hayat boyu kullanabileceğiniz eşsiz bilgileri deneyimlemiş oluyorsunuz." diyerek sözlerini noktaladı.
(Duygu Yılmaz)
Paylaş