Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği “Öğretim Okullarından Eğitim Fakültelerine, Eğitim Öğretimde Sorunlar, Öğretmenlerin Sorunları” konularını ele alan panel düzenleyerek eğitimdeki sorunları Eğitim Sendikalarıyla birlikte dile getirdi.
Çanakkale Belediyesi Yeni Nikah Salonu’nda, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği (YKKED) tarafından Öğretim Okullarının Kuruluşunun 176’ıncı Yıldönümünde “Öğretim Okullarından Eğitim Fakültelerine, Eğitim Öğretimde Sorunlar, Öğretmenlerin Sorunları” paneliyle eğitimdeki sorunları dile getirdi.. Düzenlenen panelde, Öğretmenlerin sorunlarını Eğitim İş Şube Başkanı Serkan Serbes Öğretmen okullarından eğitim fakültelerine olan bölümü Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Yönetim Kurulu Üyesi Sami Yılmaz, Eğitim öğretimdeki ÇEDES’in sorunlarını Eğitim-Sen Şube Başkanı İnan Akoğlu anlattı. Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Çanakkale Şubesi Yönetim Kurulu Yüksel Özdemir, panelin moderatörlüğünü üstlendi.
Panelin konusu hakkında bilgi veren Yüksel Özdemir, “Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği olarak, öğretmen okullarının kuruluşunun 176’ıncı yıl dönümünde öğretim okullarından, eğitim fakültelerine ve öğretmenlerin sorunlarını, eğitim öğretimin sıkıntılarını kapsayan bir panel yapmayı planladık” sözlerine yer verdi.
Cumhuriyet döneminde, Atatürk devrimleriyle eğitim öğretimin altın çağının yaşandığını dile getiren Yüksel Özdemir “Bizim amacımız, öğretim yetiştiren kurumların, öğretmen okullarının açılmasından bugüne gelen süreçteki yıpranmışlığı, niteliklerdeki kaybolmuşlukları gündeme getirmek. Çünkü nitelikleri değişti, kayboldu. Önemli olan niteliktir, kaliteli öğretmen yetiştirmektir. Öğretmen, her önüyle toplumu aydınlatan bir insandır ve bugün bir doktor da bir makine mühendisi de bir üreten kişi de öğretmenin elinden geçmektedir. Bu anlamda en değerli meslek öğretmenliktir. Ama ne yazık ki öğretmenlik mesleğine yeterli değer verilmiyor. Atatürk döneminde, Cumhuriyet’in Eğitim Devriminin yapıldığı dönemde Mustafa Necati, Hasan Ali Yücel’in Milli Eğitim Bakanı olduğu dönemde öğretmenlik mesleği altın çağını yaşadı. Öğretmenler her türlü sosyal ve ekonomik haklarını o dönemde kavuştular ve toplumda büyük bir saygınlık gördüler. Ama ne yazık ki ondan sonra gelinen süreçte, nasıl köy okulları kapatıldıysa öğretmenlik mesleği de çok yıpratıldı, saygınlığı yitirildi. Öğretmenlere gereken değer verilmedi” ifadelerini kullandı.
Son zamanlara okullara manevi danışman olarak giren din adamlarını eleştiride bulunan “Eğitim öğretimde ne kadar geriye gidilirse nitelikli insan yetiştirme konusunda ne kadar ödün verilirse toplum da o şekilde geriye gider. Hâlbuki Cumhuriyet Eğitim Devrimiyle, Atatürk’ün yapmış olduğu kurduğu cumhuriyetten sonra yaptığı devrimlerle 200 yıl ileri gidildi. Ama şimdi bakıyoruz 100 yıl geriye gidildi ne yazık ki. Çünkü bakıyorsun manevi danışman adı altına okullara din adamı, imam gelmiş. İmamın yeri neresidir? Camiidir. Manevi danışman olarak görev yapacak diyor. E öğretmen var, rehber öğretmen var ve bizim yasamızda var. Bu alanda öğretmenlik mesleği alanında ihtisas sahibi olmayan kişiler sınıfta ders veremez. Pedagojik formasyonu olmayan kişiler sınıfa giremez. Biz bugünkü panelde bu güncel sorunları gündeme getirmek istedik” dedi.
(ESRA GÜLLER)
