yusuf@canakkaleolay.com
Her ırkın kendine öz özellikleri, yetenekleri, başarıları, başarısızlıkları vardır. Genler taşır, coğrafi yapı, çevre, görgü ve görenekler etkili olabiliyor. Bazıları cengâver, kimileri zeki-akıllı, beyin gücü kuvvetli, bazıları bilek gücü.
Osmanlı Türkler bir yanda bilek gücüne dayanarak, bir yanda hilafet din gücünü kullanarak 600 yıl bir ucu Trablusgarp’ta, bir ucu Viyana kapılarına dayanan varlıklarını sürdürmüşlerdir.
Bilek gücünün yerine beyin gücüne, hilafet –din gücü yerine akıl-zekâ-teknoloji gücüne terk etmeye başlayınca Osmanlı Devleti teklemeye başlamış çöküp tarihin tozlu sayfalarında kaybolup, yerini çağdaş, akılcı, kültürlü Türk Topluluğuna bırakmak zorunluluğu oluşmuştur. Batının barbar Türk Deyiminden kurtulmak.
100 yıllık Cumhuriyet’imiz çok evreler geçirdi, 27 yıl tek partili tüm çağdaş devrimlerin gerçekleştirildiği Atatürk –İsmet İnönü devri, çok partili 1950-1960 10 yıllık demokrat parti devri, 1960-1980 gerçek demokrasiye geçmek için sancılı tartışmalı devir, 1980-2015 yıllarının baskılı, ayrımcı, bölücü, sevgisiz ve sevimsiz devir.
Ne yapacağını şaşırmış, şaşkın bir yönetim, tavşana kaç, tazıya tut diyen bir devlet, devlet malı semiz, yemeyen domuz anlamında yeni yetme Razı-Sarraf’lar, cennet Ülke’mizin bir bölümü cehenneme dönüştü. En kutsal varlığımız adalet-hukuk guguka benzedi. En başka genelkurmay başkanı olmak üzere gözbebeğimizin kahraman evlatları teröristlikle suçlandı. Önüne gelen darbeci, terörist ilan edildi. Ülke’mizde ilk kez medya-basın yazarçizerleri ölümle dayakla tehtid edildi. En sonunda ağzı burnu kırıldı. Çanakkale’mizde şehit cenazesi Çanakkale Belediyesi cenaze otosuyla taşınması devletimiz tarafından sakıncalı bulundu, işte ülkemizin hazin tablosu.
Hoşçakalınız.
