turgutcamer@hotmail.com
Değerli okurlarım, "Türkiye'nin 11 Eylül'ü" olarak adlandırılabilecek 15 Temmuz kabus gecesine nasıl gelindi? Biraz kurcalayalım mı? Ne dersiniz? Gelin balık hafızalı olmadığımızı kanıtlayalım.
27 Mayıs 1960 İhtilalinde 11 yaşımda idim… 22 Şubat 1962-20 Mayıs 1963 Talat Aydemir Ayaklanması, 12 Mart 1971 Muhtırası, 12 Eylül 1980 Darbesi, 28 Şubat 1997 Post Modern Darbe… Bunların hepsine tanık oldum.
15 Temmuz 2016. İyi ki halkımız demokrasiye sahip çıktı. Ancak meydanları dolduran kitlelerin bazı saiklerinin ve taleplerinin de siyaset sosyoloji uzmanları tarafından irdelenmesi gerekmez mi? Bence buna gereksinme var…
Türk Silahlı Kuvvetleri ne oldu da bu hale geldi?.. Asker-Polis birbirine kurşun sıktı. Tanklar halkın üzerine sürüldü. Atatürk’ün eseri TBMM’ne bombalar atıldı… Cumhuriyet tarihimizde bu ölçüde bir ihanetle karşılaşmamıştık. Umuyorum ki gelinen bu acı tablodan gerekli dersler çıkarılır… Artık Türkiye’mizde darbeler cuntalar dönemi sona ermelidir.
Hepimize geçmiş olsun…
***
Neden – Sonuç İlişkisi:
15 Temmuz Kalkışması bir sonuç… Sonuçtan ziyade ‘nedeni’ masaya yatırınca görünen somut acı gerçekleri özetle dillendirmeye çalışalım;
- 2003’ten bu yana Fethullah Gülen cemaatine mensup olup ta Yüksek Askeri Şura’ya getirilen irtica raporlarına karşın ordudan ihraçlara kim karşı çıktı?
- 2011 Genel Seçimlerinden sonra; “Bu seçim zaferinde büyük payı olan Pensilvanya’ya ve muhterem Hoca efendiye şükranlarımı sunarım.” (Dönemin Başbakanı R.Tayyip Erdoğan)
- 2007-2013 arasında Atatürkçü Subaylar Ergenekon-Balyoz gibi düzmece davalar ile kimin zamanında hapse tıkıldı?
- 2012-2013-2014-2015 yıllarında yapılan Askeri Şuralarda terfi alan 87 Subayın 47’si 15 Temmuz darbecisi oldu. BU DARBECİLERİ O KRİTİK GÖREVLERE KİM YA DA KİMLER GETİRDİ?
- 2012’de Uluslararası Türkçe Olimpiyatlarında dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan Fethullah Gülen’i Türkiye’ye davet ederken; “Bu Vatan topraklarının hasreti içinde olanları aramızda görmek istiyoruz…. Bu sıla hasreti artık bitsin istiyoruz” demişti.
- “Alnı secdeye değenlerden zarar gelmez.”
- “Ne istediler de vermedik” koruma-kollamasını kim yaptı?
- 17-25 Aralık 2013 tarihine kadar Türkiye’yi Fethullah ya da ‘paralel’ dedikleriyle kimler yönetti?
- Vatandaşları “Bizler-Onlar” diye kim ayrıştırdı?
- Gezi olaylarında meydana çıkan kitlelere kim “çapulcu” dedi? Oysa onlar cana mala saldırmamıştı.
- Sizin gibi düşünmeyenleri salak-aptal-balık hafızalı yerine kim koydu?
- Ülkenin, ne alaka ise sanki tek derdi “Topçu Kışlası!”… Hala bu kaşıma işini kim yapıyor?
***
Sevgili Çanakkale OLAY okurları, 15 Temmuz sonucunun nedenlerini böyle özetledim. Ülkeyi yönetenler; “Cemaat bir terör örgütüdür. Bunlar Haşhaşindir, katildir, vatan hainidir” söylemindeler…
EYY YÖNETİCİLER!.. O yollarda beraber yürümemiş miydiniz, ayni yağmurda ıslanmamış mıydınız!?. Sizin sızlanmaya hakkınız var mı? Beslediğiniz kargalar gözünüzü oymuş, sizi kandırmış(!) Şimdi niye şikayet ediyorsunuz?..
Oysa o köy yıllar önce görünmüş ama siz kılavuz aramışsınız!.. ‘Geçti Bor’un Pazarı dersek alınmayın! İvedi olarak özeleştirinizi hiçbir komplekse kapılmadan yapabilirseniz hem siz hem de ülkemiz rahatlar… Yok eğer 14 yıldır bildiğiniz yolda devam eder, Ergenekon-Balyoz benzeri düzmece davalarla gider ve “ben o davaların da savcısıyım” derseniz ülkemizi bir daha duvara toslatır Türkiye’yi yine felakete sürüklersiniz…
*(Başkanlık dayatmasından vazgeçip, Cumhuriyet Senatolu çift meclisli parlamenter sistemi benimserseniz ülkemize en hayırlı hizmeti sunmuş olursunuz.)
Eyy Okurlar!.. Düşünebiliyor musunuz? MİT Başkanı darbeyi bağlı olduğu Başbakan’a değil, Genel Kurmaya haber veriyor. Cumhurbaşkanı ise darbeyi 4 saat sonra eniştesinden öğreniyor.
MİT Başkanı Hakan Fidan hala görevinde nasıl kalabiliyor? “SIR KÜPÜ” olduğu için mi?
SON SÖZ: Özellikle bu son soru yanıtsız kaldığı sürece bu ülke asla gün yüzü göremez!!!
*
TAZİYE: 15 Temmuz Darbesinde şehit düşenlere Allahtan rahmet, yakınlarına sabır ve başsağlığı dilerim… T.Ç
