havadurum
Ensar İlyasoğlu

ensarilyasoglu@gmail.com

Yerkürenin Sarsıldığı Gün: 1 Mayıs

1675
 
Çarşamba günü 1 Mayıs. Birlik, mücadele ve dayanışma günü. Uzak Asya’dan Latin Amerika’ya, Afrika’dan Avustralya’ya başta işçi sınıfı olmak üzere ezilen halkların, mazlumların, sömürülenlerin, hak ve özgürlüklerden yoksun bırakılanların, kısacası insanlığın büyük çoğunluğunun birlik, mücadele, dayanışma ruhu ile ayağa kalktığı, yerküreyi sarstığı, sloganlarını ve taleplerini haykırdığı, gelecek güzel günleri kurma umudu ve inancıyla alanları doldurduğu bir gün!...
Ülkeleri, coğrafyaları, dilleri, dinleri, renkleri, farklı olanların birleştiği; zulme, baskıya, sömürüye hayır diye haykırdığı uluslararası bir bayramın adıdır 1 Mayıs!...
Ulusal sembollerin, ulusal çitlerin, sınırların ayıramadığı; emeğin, işçileri ve ezilenleri birleştirdiği tarihsel yürüyüşü içerisinde ortak sembollerin, ortak değerlerin, ortak amaçların ve insanlığın geleceğinin ortak bir ideale bağlandığı enternasyonal bir günün adıdır 1 Mayıs!...
Gerici siyasi rejimlerin, faşist diktatörlüklerin ve sözde demokrasi havarisi kesilen ikiyüzlü burjuva hükümetlerinin ve rejimlerinin yasaklarının, barikatlarının, engellerinin aşıldığı, parçalandığı bir gündür 1 Mayıs!...
“Anamız amele sınıfıdır/yurdumuz bütün cihandır bizim” diyerek, “Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı” dır 1 Mayıs!...
Kısacası 1 Mayıs; işçi sınıfının ve ezilen halkların uluslararası tek bayramıdır!... Bir ikincisi yoktur. Kendi değerleri, amaçları, tarih içinde şekillenmiş en kapsayıcı, kitlesel ve coşku ile kutlanan tek gündür 1 Mayıs!...
1 Mayısları engelleyemeyen bütün gerici rejimler, bu önemli günü “ehlileştirmek, evcilleştirmek, rehabilite ederek resmileştirmek, düzene bağlamak vb.” oyunları, kurnazlıkları ve her türlü ahlakdışı, hukuk dışı yol ve yöntemi denemekten hiçbir zaman geri durmamışlarıdır. İşçi sınıfının içerisine gerici rejimlerin “ Truva atı “ rolüne soyunmuş sarı sendikacılarını sokarak; sınıfın birliğini ve gücünü bölmeyi, enternasyonalist dayanışmayı parçalamayı, 1 Mayıs’ın tarihsel değerlerini çarpıtmayı, içini boşaltmayı senaryolaştırıp sahneleştirmekten de geri durmamışlardır.
Türkiye işçi sınıfı da tarih sahnesine çıktığı günden 1 Mayıs’ın değerleri için alanları doldurduğu ve hatta örgütlü bir güç olarak hayata müdahale noktasına geldiği günden itibaren aynı baskılara, oyunlara, yasaklamalara, engellemelere muhatap olmuş, gücü ve birliği bölünmek istenmiş, katliamlara uğramış ve bugünde başka biçimler altında tüm sıraladığımız tehlikelerle karşı karşıya getirilmek istenmiştir ve istenmektedir.
Ancak her şeye karşın Türkiye işçi sınıfı, Dünya’nın öteki ülkelerinde mücadele eden sınıf kardeşleriyle birlikte 1 Mayıs’ın bütün değerlerine sahip çıkarak alanları doldurmuşlardır.
Övünerek ve saygıyla söylemeliyiz ki; Çanakkaleli emekçiler yarım yılı aşkın bir süredir kesintisiz olarak 1 Mayısları alanlarda, coşku ve heyecanla 1 Mayısların tarihsel ve güncel olaylarıyla kutlamışlardır.2013 1 Mayısında yerküreyi sarsan dünya emekçilerin yarattığı, birbirine bağlandığı o görkemli emek zincirine bir halka da Çanakkale ekleyecektir.
Değinmeden geçmeyelim; emperyalist merkezlerin ülke coğrafyası üzerine kurduğu radar üslerine, saldırı merkezlerine, patriotlara ve ABD Dışişleri Bakanı’nın Başbakan’a talimatına kadar ileri giden densizliklerine sessiz kalan kimi çevrelerin -bunları sendika çevreleri diye de genişletebiliriz- bayraklarını kapıp sokağa çıkmayı akıllarına getirmemişken ‘Çanakkale ruhu’ diyerek bayraklarla Çanakkale’de 1 Mayıs kutlama hevesleri, gayretleri başka şeyleri bir yana bırakırsak bir paradoks; dünyanın en büyük iki haksız savaşından birisi olan 1.emperyalist paylaşım savaşını algılama eksikliği ve Türk-İslam sentezciliği ekseninde toplumun geleceğini şekillendirmek isteyen projelere eklenerek basit bir figüranlık gösterisinden öteye bir tarihsel iz bırakmayacağını söylemeliyiz.
Biz 1 Mayısların uluslararası sembolleri aşan değerlerine, tarihsel referanslarına uygun olarak her türlü provokatif girişimi aşabilecek bilince ve olgunluğa sahip, Çanakkaleli emekçilerin ve kent halkının Çarşamba günü alanları dolduracağına inancımız yineleniyor ve bugünden 1 Mayısı selamlıyoruz.