17-25 Aralık 2013 tarihlerinde gerçekleştirilen ve “Tarihi yolsuzluk, rüşvet ve karapara aklama” operasyonu olarak bilinen sürecin ardından, Çanakkale’de gerçekleştirilen “Ayakkabı Kutusu Mitingi” sırasında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret edildiği iddiası ile kamu görevlisine hakaret suçundan dava açılan KESK Çanakkale Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü BES Şube Başkanı Salih Ersoy, Tüm Bel-Sen Şube Başkanı Zeki Önder, Eğitim-Sen Şube Başkanı Telat Koç, sendika üyesi ve öğrencilerin de aralarında bulunduğu 6 kişi hakkında karar verildi. Duruşmaya CHP İl Başkanı Nejat Önder de katıldı. KESK Çanakkale Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü BES Şube Başkanı Salih Ersoy’unda aralarında bulunduğu 4 kişi davadan beraat ederken, Tüm Bel-Sen Şube Başkanı Zeki Önder ve Eğitim-Sen Şube Başkanı Telat Koç hakkında 5 yıl süre ile denetim süresine tabi tutulması kararı verildi. Çanakkale Adliyesi’nde görülen davanın ardından sendika başkanları adliye önünde açıklamada bulundular.
“Gerçekler Erdoğan’dan güçlüdür!”
Dava hakkında açıklamada bulunan KESK Çanakkale Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü ve BES Şube Başkanı Salih Ersoy; “Türkiye’de binlerce insana hakaret davaları açılıyor. Hemen hemen herkesin tek suçu var o da, Başbakan veya Cumhurbaşkanı olduğu dönemde Tayip Erdoğan’a hakaret etmek. Şu anda bildiğimiz kadarıyla 2 binin üzerinde hakaret davası açılmış durumda. Yargıda büyük bir avukat toplamı, bununla birlikte hakim, savcı ve adliye emekçileri sadece bu işlerle uğraşıyor. İlgili dönemde Türkiye’de milyonlarca insan sokağa çıktı. Gezi Direnişi’nde milyonlarca insanın sokağa çıktığını ve aynı sloganı attığını biliyoruz. Mevzu bahis olan üç beş kişinin ceplerini doldurmaları değil, kamunun milyonlarca lirasının ortadan kaybolması, halkın parasının ceplere doldurulmasıydı. Bugün bunu daha açık ve net görüyoruz. Binali Yıldırım’ın oğlunun kumar masalarındaki görüntüleri, 30 yaşındaki bir insanın 30 tane gemiciğinin olması bu iddiaları açık ve net ortaya koymaktadır. Biz birilerine hırsız dediğimiz için suçlanırken, birileri 30 yaşında 30 tane gemicik alıp bunları kumar masalarında yiyebiliyor. Bugün kamu mallarının nasıl çarçur edildiğini, nasıl peşkeş çekildiğini çok iyi biliyoruz. Bu nedenle söylemlerimizin, iddialarımızın gerçek dışı değil, bu ülkenin gerçeği olduğunu düşünüyoruz. Gerçekler Erdoğan’dan güçlüdür!” dedi.
“Davayı açanlara teşekkür ediyorum”
Tüm Bel-Sen Çanakkale Şube Başkanı Zeki Önder, yaptığı açıklamada; “Yine bir adalet faciasıyla karşı karşıyayız. Arkadaşlarımız duruşma sırasında da söyledi, biz sivil toplum örgütleri temsilcileri olarak bu ülkenin adaletinin, demokrasinin gelişmesi noktasında bu güne kadar her türlü katkıyı sunduk, sunmaya da devam edeceğiz. Görüyoruz ki, maalesef ülkemizde bunun olmaması noktasında da devlet bir irade ortaya koyuyor. Bugün hırsız var diye bütün Türkiye ayaklanmış durumda. Çanakkale’de 2 bin kişinin katıldığı bir eylemde 5 arkadaşımız yargılanıyor. Bu 6’ıncı duruşma. Bir orta oyunu mu oynanıyor, biz de çözmüş değiliz. Arkadaşımız ifade etti, ‘Ben Türkiye Cumhuriyeti’nden teşekkür beklediğim bir noktada yargılanıyorum, bu da üzüntü veriyor’. Ben de aynı şeyi altını çizerek söylüyorum. Bu ülkede demokrasi adına biz her şeyi yaptık ve yapmaya da devam edeceğiz, çocuklarımızın geleceği için. Ama görüyoruz ki bizim devletimiz ve yöneticilerimiz böyle bir şeye müsaade etmemek için her türlü baskıyı kullanıyorlar. Bu eylem yasal bir eylemdi. Ben 7 yaşında çocuğumla katıldım bu eyleme. Ben bu davayı açanlara teşekkür ediyorum. 7 yaşındaki çocuğumu bu davaya getirmedikleri için” ifadelerini kullandı.
“Bizler bu ülkenin garantisiyiz”
Dava hakkında açıklamada bulunan Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Telat Koç ise; “Burada bu sürece katılan arkadaşlara bakın, hiç biri başını öne eğiyor mu? Bu çok önemli. Bu gün biz burada KESK Şube Başkanları olarak yargılanırken, aynı zamanda şu anda Ezine’de bir başka üyemiz yargılanıyor. Yani bu ülkenin demokrasinin damarları kesilmek istiyor. Çünkü bu ülkeye faşizm getirilmek isteniyor. Biz demokrasi için mücadele ediyoruz. Başımız dik, yaptığımızın arkasındayız, bunu sonsuza kadar daha güçlü yapacağız. Çünkü biz olmazsak ya da bizim mantığımız bu ülkede olmazsa, bu gün Karaman’da yaşanan dava, çocuklarımıza uygulanan taciz daha da yaygınlaşacak ve bütün pislikleri ortaya dökülecek. Biz olmazsak ülke pislikten boğulacak ve biz bu ülkenin garantisiyiz. Düşünce olarak, savunduğumuz değerler olarak bizler bu ülkenin garantisiyiz ve tekrar ediyorum, devletin varlık gerekçesi bize hizmet etmektir ve bizim işimizi kolaylaştırmaktır. Çünkü biz demokrasiyi savunuyoruz. Hiçbir yerde şiddeti savunmuyoruz. Biz 23 Nisan’ın değerlerine ve çocuklarımıza sahip çıkıyoruz. Devamında da 1 Mayıs’a, emeğimize de sahip çıkıyoruz. Özellikle yöneticilerden ve diğerlerinden hiçbir beklentim yok, hiçbir şey söylemiyorum, ama özellikle şunu söylüyorum, halkın artık uyanma zamanı. Demokrasiyi savunun ve bunun için bedel ödeyen insanlara sahip çıkmak ve bu bayrağı yükseltmek zorundayız. Milletin iradesini ve 23 Nisan’ın mantığını yükseltmek zorundayız. Devamında da 1 Mayıs’ta alanlarda olmak zorundayız. Çünkü devletin şuanda yapması gereken, bu değerler için mücadele eden insanlara teşekkür etmesi gerekiyor. Biz olmadığımızda, birçok konuda verdiğimiz mücadeleye rağmen başarılı olamadığımız noktada ülkede eğitimin nereye geldiğini, bütün ülkenin taciz edildiğini ve çocuklarımızın geleceğinin karartıldığını görüyoruz. Biz zaten onurlu bir mücadele vermeye çalışıyoruz, ama ne olur yaşamınıza, çocuklarınıza sahip çıkın, ülkemizin geleceğine sahip çıkın. Düşünen, sorgulayan ve emeğine sahip çıkan bir ülke oluşturmak zorundayız. Burada bir tiyatro oynanıyor, tiyatroların aktörleri var ve onların da gidişi yakındır. Halkımızı hem 23 Nisan etkinliklerine, hem de 1 Mayıs’ta alanlarda birlikte emek mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz” dedi.
“Güzel günler göreceğiz”
“Ayakkabı Kutusu Mitingi” sırasında kamu görevlisine hakaret ettikleri suçlamasıyla yargılanan sendika başkanları ve sendikacılara destek olmak amacıyla Çanakkale Adliyesi’ne gelen CHP İl Başkanı Nejat Önder ise, dava hakkında yaptığı açıklamada; “Bugünkü hukuk egemenlerin hukuku, ama biz gün gelecek, hukukun üstünlüğünü savunan insanlar bu ülkede güzel günler göreceğiz. O günler yakındır” dedi. (Burhan Mert Balcı)