havadurum

Çanakkale’nin etnik kökenleri ve mutfağın birleşimi; Gastrofest!

Çanakkale’de geçen sene bir ilk olarak düzenlenen Gastrofest, bu sene de farklı mutfağıyla ve çeşitli lezzetleriyle öne çıkmaya hazırlanıyor. 1-2 Haziran tarihlerinde Kolin Otel’de gerçekleştirilecek olan Çanakkale Gastronomi Festivali bu sene daha çok katılımcıyla daha farklı mutfağıyla dikkat çekecek.

3280

Çanakkale, etnik köken ve kültürüyle farklı lezzetleri taşıyan bir şehir olarak biliniyor. Çanakkale’nin farklı etnik kökenlerinden doğan lezzetleri tanıtmak için geçen sene bir ilk olarak Çanakkale Gastronomi Festivali etkinliğini gerçekleştiren İdil İşçi ve Bahadır Yasa bu sene de farklı mutfağıyla dikkat çekmeye hazırlanıyor. Gastrofest etkinliği ve Çanakkale mutfağı hakkında konuşan İdil İşçi ve Bahadır Yasa Gazetemiz Çanakkale OLAY’a özel açıklamalarda bulundu.

“İlk hedefimiz Çanakkale’nin etnik lezzetlerini bir araya getirmekti”

Mutfak kültürüne alışkın olan isimlerden biri olan İdil İşçi, geçmişte de restoran açmasıyla tecrübesiyle de dikkat çekiyor. Gastrofest ile birlikte Çanakkale mutfağını tanıtmak istediklerini söyleyen Taşçı “Çanakkale’de bir sürü etnik köken, çok güzel bir yemek kültürü var. Bir taraftaki lezzet diğeriyle uyuşmuyor. Bunu bir araya getirelim dedik. 3 sene önce Bahadır ile beraber Gastrokale Derneği’ni kurduk. İlk hedefimiz Çanakkale’nin etnik lezzetlerini bir araya getirmekti. Bu lezzetlerle ilgili bir el yordamım var zaten. Bunu geniş çapa yayalım dedik, geçen sene ilk festivalimizi yaptık. Bu sene 1-2 Haziran’da ikincisini yapacağız” sözlerini kullandı.

“Çanakkale’de bir ilk olarak yaptık”

Turizm sektöründe uzun zamandır çalışan Bahadır Yasa, Çanakkale aşığı… Çanakkale’nin farklı kültürlerini barındırmasının önem taşıdığını belirten Yasa “Çanakkale’ye taşındıktan sonra fark ettik ki Çanakkale hakikaten güzel bir nokta. Hiç keşfedilmemiş, 8-9 tane etnik kökeni var. Bunların hepsinin bir kültür mirası, anneanne babaanne reçeteleri var. Bunları ortaya çıkartalım diye uğraştık. En güzel tarafı köylümüzden, profesörlerimize, hocalarımıza kadar uzanan çok geniş bir yelpazemiz var. Çok mutluyuz. Zaten amacımız bizim köylümüze, yerel üreticimize, esnafımıza destek olmak. Bunu nasıl yayarız, nasıl tespit ederiz diye başladık. Geçen sene ilk Gastofestivalimizi Çanakkale’de bir ilk olarak yaptık. 7 bin 500 civarı katılım olmuş. Bu sene de ikincisine hazırlanıyoruz. Çanakkale çok güzel bir yer. Bu zamana kadar tanıtılmaması yazık olmuş” ifadelerine yer verdi.

“Çanakkale’de Çanakkale yemeği yok gibi bir algı var”

Çanakkale’de Çanakkale’ye has bir lezzet bulunmaması algısı olsa dahi, kültür çeşitliliğinden dolayı birçok farklı yemek kültürünü de içinde taşıyor. Geçen sene farklı bir mutfak tanıtırken bu sene Girit mutfağını Çanakkale’ye taşıyacaklarını söyleyen İdil İşçi “Çanakkale’de Çanakkale yemeği yok gibi bir algı var. Bir anlamda doğru. Çanakkale’nin 8 tane etnik kökeni var. Geçen sene 15 tane lokasyon seçtik. Bunun içinde pazardaki pilavcıdan, Şam tatlıcısına kadar seyyar olan lezzeti yaptık. Bu sene Girit mutfağı yapıyoruz. 8 etnik kökenle festivalleri yapmaya devam edeceğiz. Her festival ayrı bir etnik kökeni anlatacak” diye konuştu.

“Biz burada önce kendi yemeklerimizi tanıtalım diye uğraşıyoruz”

Gastrofest’in amaçlarından bir tanesi de Çanakkale mutfağını tanıtmak. Çanakkale’de üretilenin Çanakkale’de yenmesini amaçlarını gütüklerini söyleyen Bahadır Yasa “Geçen sene bir kooperatifte kadınların önünde milletin yiyecek almak için sıra olması çok hoşumuza gitti. Helvacılarımız, bağ ürünleri ürüten firmalarımızın ürünler ilk gün bitti. Birisi otele 60 kasa incir sattı. Bizim istediğimiz, Çanakkale’ye bir pergel batırın, 100 kilometrelik bir daire çizdiğinizde burada olan burada tüketilsin. Biz burada önce kendi yemeklerimizi tanıtalım diye uğraşıyoruz” sözlerine yer verdi.

“Çanakkale mutlaka üzerinde şiddetle durulması gereken bir yer”

Çanakkale tarihiyle ön plana çıktığı kadar yemek lezzetiyle de öne çıkıyor. Komşu ülkelerle yakınlığının büyük önem taşıdığını söyleyen Yasa “Çanakkale’nin su altı hem tarihi var, hem yiyecek lezzeti var. Hem Kaz Dağları’nda yiyecek zenginliği var. Bunların ötesinde, biz Yunanistan ve Bulgaristan olmak üzere çoğu bölgeye birkaç saat mesafedeyiz. Çanakkale mutlaka üzerinde şiddetle durulması gereken bir yer” dedi.

Öne çıkan bir lezzet!

Geçen seneye göre farklı bir lezzet deneyeceklerini söyleyen İdil İşçi “Bu sene farklı bir lezzet deneyeceğiz. Yeni İskele tarafında bir restoran var, sushi yapıyor. Onlar da bu sene sushi ile katılacak. Sushinin içine pirinç yerine göcek olsun dedik. Bu sene öyle bir şey deneyeceğiz. Göceği öne çıkartıp çarpıcı hale getirmek lazım” diye konuştu.

Her geçen yıl gelişerek…

Geçen seneki sıkıntılarından bahseden İdil İşçi “Geçen sene yerleşimde, çadırlarda sıkıntı oldu. İlk olduğu için bir hengame oldu. Geçen sene Kolin bize çok yardımcı oldu” derken, Bahadır Yasa ise “Bunların çoğu konuklarımıza yansımadı ama bizim gördüğümüz eksiklikler oldu. Geçen sene bir müşterimiz ‘Üreticilerden bunları aldık ama nerede yiyeceğiz?’ dedi. Nasıl alışveriş merkezlerinde oturup yenilecek yer var bu sene onu koyduk. Çadırı yuvarlak şeklinde yapmıştık bu sene IKEA sistemine girdik. Tek bir kapıdan girecek, dolaşa dolaşa stantları ziyaret edecekler. Geçen sene daha amatörceydi ama bu sene daha akıllı sayılırız. Umarım gelen konuklarımızı da mutlu etmiş oluruz” cümlelerini kullandı.

Çanakkale’nin farklı yemekleri bir arada!

Bu sene farklı lezzetler Gastrofest’te yer almaya devam edece4k. Bu farklı lezzetlerden bahseden İdil İşçi “Çan’a giderken nohut kahvesi yapılıyor 2’inci Dünya Savaşı’ndan kalma bir köyde. Onu davet ettik, haber bekliyoruz. Mesela Ayvacık yöresinde taze dolma içi vardır, kısır gibi. O lezzet tanıtılacak. Farklı bir gözlememiz olacak. Kruvasanın içine peynirle kuru domates koyacağız. Bir kadın lahmacuncumuza açık pide gibi yaptıracağız. Biraz da istiyatifi karşı tarafa bırakınca kendileri de üretiyorlar” sözlerine yer verdi.

“Buraya has olsun, buraya ait olsun istiyoruz”

Aynı lezzetten fazla sayıda olması yerine, farklı farklı birçok lezzeti Gastrofest’e taşıyacaklarını belirten Bahadır Yasa “Biz 60 tane köfte yapan kişileri istemiyoruz. Her köyün özel lezzeti taşınsın istiyoruz. Bir tane Ermeni, Yahudi lezzetlerini tanıtan birisi var. Buraya has olsun, buraya ait olsun istiyoruz. Bilhassa şimdiye kadar tanıtılmamış, özel lezzetler öne çıksın istiyoruz” dedi.

(ESRA GÜLLER)
Paylaş