Doğal ya da kullanılmış malzemelerden yararlanarak, özel tasarım ürünler ortaya çıkaran atölyenin kolektif bir anlayışın ürünü olduğunu belirten Erdinç Alnıak, Dada Tasarım’ın ortaya çıkış hikayesini anlattı. Belediye ve çeşitli kurumların destekleri ile gerçekleştirdikleri çocuk atölyeleri ile yola çıktıklarını belirten Alnıak: “Biz yıllardır çocuklarla sanat alanında çalışan bir ekibiz. Ekip olarak yerel, ulusal ve uluslararası birçok etkinlik gerçekleştirdik. Bunlar sosyal sorumluluk alanında yaptığımız çalışmalardı. Bu çalışmaları başta Çanakkale Belediyesi olmak üzere çeşitli kamu ve sivil kuruluşların desteğiyle gerçekleştirdik. Yıllardır çocuklarla sanat alanında çalışmalar yürüttük. Daha sonra Dada Neşeli Fikirler Atölyesi’ni açtık ve çocuklarla burada çalışmalarımıza devam ettik. Çocuklarla çalışırken bizde de bir üretme arzusu vardı. Tasarım anlamında üretimler gerçekleştiriyorduk. Zamanla şöyle bir değişikliğe gittik; çocuklarla çalışmaya devam edeceğiz, bu çalışmaları da başta Çanakkale Belediyesi olmak üzere çeşitli kurumların işbirliği halinde yapacağız. Çalışmalarımıza çeşitli sponsorlar, çeşitli fonlardan destek alarak, bu kurumlarla işbirliği yaparak devam edeceğiz. Bu mekanı da, ürettiklerimizi insanlarla buluşturacak bir mekana çevirmeye karar verdik. Şuan çekirdek ekip olarak üç kişiyiz. Gizem Alnıak, Eda Turna ve ben Erdinç Alnıak. Burası kolektif üretimin olduğu bir atölye. Üretim aşamamız kolektif bir şekilde gerçekleşiyor. Satışlarımız da kolektif bir anlayışla gerçekleşiyor. Bu mekanda atölyemizin ürettiği işlerin yanında birçok sanatçının, tasarımcının işleri de yer alıyor ve insanlarla buluşuyor. İnsanlar bu çeşitlilikteki üretime ulaşabiliyorlar. Bu işin üretim kısmı çok keyifli. Ama bir de pazarlama aşaması var, bu aşama da önemli. Genellikle pazarlama aşamasında sıkıntılar yaşanıyor. Biz bu mekan ve internet üzerinden yaptığımız çalışmalarla pazarlama aşamasında yaşanan sıkıntıları aşmayı hedefliyoruz. Bu çalışmaları, sadece kendimiz için değil, bizim gibi üreten, ürettiğini insanlarla buluşturma konusunda imkanları yetersiz olan ya da farklı yollar arayanlar insanlarla bir araya gelebileceğimiz bir proje olarak görüyoruz” dedi.
“Bu ürün dünyada bir tane”
Sloganlarının “Bu ürün dünyada bir tane” ya da “Bu kolye dünyada bir tane” olduğunu ifade eden Alnıak sözlerine şöyle devam etti; “Dada Tasarım olarak bu alanda daha çok yeniyiz. 2015 yılında üretimimiz başladı. Çok yakın zamanda bulunduğumuz bu dükkanı bu hale dönüştürdük ve ürünlerimizi sergilemeye başladık. Dada Tasarım ne işler yapar, farkı nedir? Biz doğal malzeme ile çalışıyoruz. Ürünlerimizin yüzde doksanı doğal malzemelerden üretiliyor. Başta taş, ahşap ve cam gibi malzemeler olmak üzere doğal malzemeleri kullanıyoruz. Özel tasarımlar yapıyoruz, yani bir fabrikasyon, kalıp üzerinden hareket etmiyoruz. Burada bulunan ürünlerin çoğu biricik. Hatta bir ürünün ikincisini üretmek istesek bile tam olarak aynısı üretemiyoruz. Doğal malzeme kullandığımızdan aynısını yapamıyoruz. Sloganımızı ise ‘bu ürün dünyada bir tane’ ya da ‘bu kolye dünyada bir tane’ olarak belirledik” dedi. Geri dönüşüm malzemelerden de yapılan ürünlerinin olduğunu belirten Alnıak, “Şişeleri kullanarak dekoratif ürünler üretiyoruz. Bu şişeler, daha önce kullanılmış ve atık durumuna gelmiş. Bunları dönüştürüyoruz. Ahşapta da bu geri dönüşümü sağlıyoruz. Başta Ege kıyıları olmak üzere gezdiğimiz, gittiğimiz her yerde obje topluyoruz, malzeme topluyoruz. Bu kimi zaman bir ahşap, kimi zaman bir geminin ufak bir parçası oluyor. Kimi zaman ise doğanın kendisinde olan bir taş, midye kabuğu ya da deniz kıyısına vurmuş bir kütük oluyor. Bütün bunları toplayıp, çeşitli tasarımla bunları tekrar kullanılabilir ürünlere dönüştürüyoruz” ifadelerine yer verdi.
Çanakkale’de ilgi görüyor
Yaptıkları işin Çanakkale için yeni bir üretim tarzı olduğunu belirten Alnıak; “Yaptığımız iş, tasarım insanlara değişik geliyor. İstanbul’da bu tarz üretimin olduğu birçok yer var. Özellikle Galata çevresinde, Karaköy’de ve Kadıköy’ün belli noktalarında bu üretim yapılmakta. Doğal malzeme ile üretim çok yaygın. Bu ürünlerin satıldığı konsept mekanlar, tasarım dükkanları var. Bu mekanlar hazır, fabrikasyon ürünlerini ya da Çin’den getirilen ürünleri satmıyorlar. Bire alıp beşe satma anlayışına karşı bu tarz üreticilerin, yani yerel üreticilerin tasarım alanında üretim yapanların, farklı formlar, farklı malzemeler kullanarak üretim yapan atölyelerin malzemelerini satıyorlar. Biz de Ankara ve İzmir’de iki tasarım dükkanına ürünlerimizi gönderdik ve oralarda satışa girdi. Şimdi İstanbul, Bozcaada ve Marmaris’te görüşmelerimiz devam ediyor. Anlaşabilirsek oralara da ürünlerimizi göndereceğiz. Çanakkale’de de ilgi görüyor ve daha fazla ilgi göreceğine inanıyorum” dedi.
Kolyeden, tabloya kadar bol çeşit
Tasarımlarını; “ürünlerimiz doğal malzemeden üretilmiş, her biri ‘biricik’, özel ve farklı ürünler” olarak niteleyen Alnıak: “Her bütçeye uygun, ‘biricik’, özel ve farklı ürünler üretiyoruz. Dolayısıyla zamanla Çanakkaleli de burayı tanıyacaktır ve değerlendirecektir. Doğal malzemeye ilgi duyan, evinde ya da günlük hayatında kullanmak isteyenlerin tercih edeceğini, keşfedeceğini düşünüyorum. Bunun da zaman alacağının farkındayız. Bizim birçok projemiz var. Şimdilik 50 çeşit ya da 100 çeşit ürün üretiyoruz. Kolyeler var, tablolar, dekoratif panolar, şişeler, seramikler bulunuyor. Mutfakta kullanılabilecek servis tabaklarımız var. Yapmak için uğraştığımız birçok yeni ürünümüz var. Önümüzdeki zaman içerisinde yapmayı planladığımız birçok ürünümüz var. Farklı tekniklerle, farklı formlarda üreteceğimiz ürünlerimiz olacak” ifadelerini kullandı.
Atölyemiz herkese açık
Atölyelerinin herkese açık olduğunu belirten Alnıak: “Sadece alışveriş yapmak için değil, birçok kişi ile deyimlerimizi de paylaşıyoruz. Üretmek isteyenlere de kapımız açık. Çünkü biz de birilerinden öğrendik ve aynı şekilde devam etmesi için özel gayret gösteriyoruz. Ayrıca birlikte çalışırken biz de yeni şeyler öğreniyoruz. Mesela çocuklarla çalışırken özellikle kırtasiye malzemesinden üretim konusunda onlardan çok şey öğrendik. Kullandığımız malzemeyi, teknikleri üretim yapmak isteyen, halihazırda üretim yapan herkesle paylaşmak anlayışındayız. Bu üretim çok keyifli özellikle birlikte çalışmak mutlu eden bir faaliyet. Biz yapmak keyif aldığımız bir şeyi işe dönüştürdük. Bu faaliyetin, üretimin bir parçası olmak isteyen herkes ile de çalışmaya, işbirliği yapmaya açığız” dedi.
