yandexmetrikacounter
Orman Genel Müdürlüğü'nden “Sadece çam mı d | Çanakkale Olay

Orman Genel Müdürlüğü'nden “Sadece çam mı dikiliyor?” sorusuna yanıt

Orman Genel Müdürlüğü, orman yangınlarının ardından sosyal medyada sıkça gündeme gelen “Neden hep çam dikiliyor?”, “Neden meyve ağacı dikilmiyor?” gibi sorulara ilişkin kamuoyunu bilgilendiren detaylı bir açıklama yayımladı.

251

Açıklamada, Türkiye ormanlarında çamın yanı sıra meşe, sedir, ladin, kestane, kızılağaç ve gürgen gibi birçok türün doğal olarak yayılım gösterdiği, ormanlaştırma çalışmalarında bu çeşitliliğin dikkate alındığı vurgulandı.

Türkiye ormanlarının yaklaşık yüzde 30’unun meşe, yüzde 23’ünün kızılçam, yüzde 17’sinin karaçam ve yüzde 7’sinin sarıçamdan oluştuğu; kalan kısmın ise çok sayıda farklı tür içerdiği belirtildi.

YARDOP Projesi ile Yangına Dirençli Ormanlar

Yapılan açıklamada ayrıca, YARDOP (Yangına Dirençli Ormanlar Projesi) kapsamında bölgesel iklim, toprak, rakım ve bitki biyolojisine göre orman türlerinin belirlendiği aktarıldı. “Her yere her ağaç yetişmez” denilerek, ormancılık faaliyetlerinin bilimsel yöntemlerle yürütüldüğü vurgulandı.

“Çamlar Marshall yardımıyla gelmedi”

Sosyal medyada yayılan “çamlar sonradan getirildi” iddialarının da gerçek dışı olduğu ifade edilen açıklamada, Anadolu’daki 20 milyon yıllık çam fosillerine dikkat çekildi. Özellikle kızılçamın, yangın sonrası kendini yenileyebilen yapısı nedeniyle Akdeniz iklimi için vazgeçilmez bir tür olduğu belirtildi.

Meyve Ağaçlarıyla Orman Olmaz

Zeytin, badem gibi meyveli türlerin orman oluşturmak için uygun olmadığı, bu türlerin yoğun sulama, gübreleme gerektirdiği ve yangına karşı hassas oldukları ifade edildi. Ancak bu türlerin yaygınlaştırılması için orman köylüsüne ve çiftçilere destekler sağlandığı hatırlatıldı.

“Doğayla uyum içinde ormancılık”

Açıklamanın sonunda şu ifadeler yer aldı:

“Doğayla inatlaşılmaz, doğayla uyum içinde çalışılır. Ormancılık bir mühendislik işidir. Orman mühendisleri, bu faaliyetleri bilimsel teknikler ve planlamalar doğrultusunda yürütür. Yanlış bilgilere değil, bilimsel gerçeklere kulak verin.”

(HABER MERKEZİ)
Paylaş