Bir kentin tıkanan damarları: Çanakkale trafiği

Günümüz şehir hayatında artan nüfusla birlikte yaşamın yükü de ağırlaşıyor. Bu yükün en belirgin hissedildiği yerlerin başında ise trafik ve park sorunu geliyor. Ne yazık ki bu tablo Çanakkale’de her geçen yıl biraz daha belirginleşiyor. Artık sabah işe giden, akşam evine dönmek isteyen vatandaş, direksiyon başında adeta sabır testi veriyorlar.

Otoparklar boş, kaldırımlar araçlarla dolu

Yetkililerin yaptığı değerlendirmelere göre, Çanakkale’nin mevcut otopark kapasitesi, araç sayısına göre oldukça yetersiz. Özellikle Yalı Caddesi, Saat Kulesi Meydanı, Çarşı Caddesi ve Kemalpaşa Mahallesi Cumhuriyet Meydanı gibi cazibe merkezlerinde yaşanan yoğunluk, sağlı sollu araç parklarıyla daha da karmaşık bir hal alıyor. Yayaların geçiş noktalarına kadar yapılan parklar, kentte yürümeyi bile zorlaştırıyor. Araç sayısının neredeyse insan sayısına eşit olması, yaz aylarında bu sayının ikiye katlanmasıyla trafik Çanakkale’nin en ciddi sorunu ve gündemden hiç düşmüyor.

Barbaros’ta bitmeyen çile

Barbaros Mahallesi, Atatürk Caddesi üzerinde sıralanan işletmeler ve kontrolsüz yapılan parklar, iki şeritli yolun tek şeride düşmesine neden oluyor. Bir de Cuma Pazarı eklenince trafik tam bir keşmekeşe dönüşüyor. İnönü Köprüsü, Büyük Köprü’nün yükünü hafifletmeye çalışsa da, kenarlara sağlı sollu yapılan parklar nedeniyle bu bölge de adeta kilitleniyor. Artık “bu bölgeye acil çözüm” çağrısı sadece bir temenni değil, bir zorunluluk haline geldi.

Yeni mahalleler, eski sorunlar

Bir diğer sorun da kentin yeni yerleşim bölgelerinde görülüyor. Cevatpaşa’dan ayrılarak kurulan Esenler Mahallesi ve Tekzen bölgesi, gün geçtikçe büyüyen ama aynı oranda planlanmayan alanlar haline geldi. Sabah ve akşam saatlerinde Tekzen kavşağında oluşan kuyruklar, vapur iskelesi sırasını andırıyor. Yüksek katlı apartmanlar birbiri ardına yükselirken otopark yapılmayan binalar, bugünün değil yarının da büyük krizini hazırlıyor gibi duruyor. Bir sitede 80-100 daire var ama otopark yok. Bu kadar araç nereye park edecek? Sonuç ortada: Kaldırımlar dolu, yollar dar, yayalar çaresiz.

Adliye Kavşağı: Sorun her gün büyüyor

Uzun süredir Çanakkale basınının gündeminden düşmeyen bir diğer nokta da Adliye Kavşağı. Gazeteciler defalarca yazdı, haberler yapıldı ama çözüm hâlâ gelmedi. Yakın zamanda bölgede özel bir hastanenin inşaatı başladı. Devletin yaptığı spor kompleksi tamamlanmak üzere, çevredeki konut sayısı da hızla artıyor. Bu tabloyla birlikte trafik burada tamamen kilitlenecek gibi görünüyor. Yetkililer bu bölgeye acilen kalıcı bir çözüm üretmek zorundalar.

Çözüm var mı?

Elbette çözüm kolay değil ama planlama eksikliği artık görmezden gelinemez. Yeni yapılan binalara yüksek kat izni verilirken, otopark zorunluluğu da titizlikle denetlenmeli. Sabah ve akşam saatlerinde yoğun bölgelerde park yasağı uygulaması geçici bir rahatlama sağlayabilir. Ama esas mesele, kent büyürken ulaşım planlamasının geride kalmasıdır.

Yetkililere de benden bir çağrı: Direksiyon başına geçin, sizlerde görün

Yetkililere küçük bir çağrım var. Bir sabah 07.00’de, bir akşam 18.00’de Barbaros’tan Tekzen’e kadar bir araçla gidin. Yayaların, sürücülerin nasıl sıkıştığını, insanların sabrının nasıl tükendiğini kendi gözlerinizle görün. Ceza kesmek çözüm değil, yaşanan trafik yoğunluğu için akılcı ve kalıcı planlama gerekiyor. Çanakkale, güzel bir şehir. Ama bu güzelliğin keyfini sürebilmek için akıcı bir trafik, duyarlı sürücüler ve sorumlu yönetim şart.

Kalın sağlıcakla.