yandexmetrikacounter
Bülent Turan; “Dokunulmazlık polisimize çem | Çanakkale Olay

Bülent Turan; “Dokunulmazlık polisimize çemkirme hakkı vermez”

İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, dokunulmazlık tartışmalarına ilişkin açıklamasında, milletvekillerinin polis ve yargı mensuplarına müdahale edemeyeceğini vurguladı, adalet ve özgürlük dengesinin önemine dikkat çekti.

212

İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, dokunulmazlık tartışmalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Turan, “Bu topraklar, bu medeniyet adalet ve hak kavramlarıyla yoğrulmuş özel topraklardır” diyerek Türkiye’nin adalet anlayışının köklü ve bağımsız olduğunu belirtti.

“Adaleti ve hakkı asla batıdan öğrenmedik”

Konuşmasında geçmiş darbe süreçlerine değinen Turan,“ Bu topraklar, bu medeniyet, adalet ve hak kavramlarıyla yoğrulmuş özel topraklardır. Kanunlarımızın bazılarını Avrupa’dan almış olabiliriz, ancak adaleti ve hakkı asla batıdan öğrenmedik. Mahkeme kanunlarımız “Türk milleti adına” diye başlar; çünkü en büyük yargıç millettir. Adaletin temsilcisi, hakimlerimiz ve mahkeme salonlarımızdır; onlar vicdanın tam kendisinin temsilcisidir. Adalet adına çok ilginç zamanlar yaşıyoruz. Bazı kişiler, adaleti yeni öğrenmiş gibi bir muamele yapmak istiyor ve bu toplumun adalet bilinci yokmuş gibi davranıyor. Sanki bu ülkede darbe mahkemeleri kurulmamış, Yassıada spor salonlarında tiyatral yargılamalar yapılmamış, darbecilerden telefonla doğrudan talimat alınmamış, 12 Eylül’de ve 28 Şubat’ta insanların eğitim, çalışma ve yaşam hakları sözde yargıçlar tarafından gasp edilmemiş gibi bir algı oluşturmaya çalışıyorlar” dedi.

“Hiçbir kimse, milletvekili olsa bile, bir polisin amiri değildir”

Herkes için adalet de anlamlı ve önemlidir şeklinde ifade eden Turan, konuşmasına şöyle devam etti. “Ben burada bir davayı tartışacak ya da geleceği övecek biri değilim. Burası bir mahkeme değil, ancak bir tavra ve algıya meslektaşınız olarak itirazım var. Bazı siyasi partilerin duruşlarını kabul etmiyorum. Güvenlik ve özgürlük dengesini kollamak ve korumak zorundayız. Herkes için özgürlük kadar, herkes için adalet de anlamlı ve önemlidir. Yargı ve emniyet kurumları bizimdir. Bu kurumlar bir grubun, partinin veya anlayışın değil; devletin ve milletin kurumlarıdır. Bu kurumları korumak ve kollamak hepimizin görevidir. Ancak bazı kişiler, eline makam almış ve üç kuruşluk yetkiye sahip olarak, polisimize, yargıcımıza ve savcımıza çemkirmeye başlamaktadır. Bu durum üzücüdür. Hiçbir kimse, milletvekili olsa bile, bir polisin amiri değildir. Milletvekili kendi alanında kıymetlidir. 14 yıllık vekillik tecrübemle söylüyorum; dokunulmazlık daha çok kürsüye ulaşmak ve kürsüde konuşma yetkisi için vardır. Yasak bir yere girmek, aramayı engellemek, her türlü yanlışa omuz vermek, polisi tartaklamak veya yargıda küfretmek dokunulmazlık kapsamında değildir. Yanlış yapan polis veya başka bir kişi varsa, şikayete konu olur ve kurumlarımız gereğini yapar” şeklinde ifade etti.

(ERHAN TAYLAN)
Paylaş