Bülent Turan; “Türkiye’nin geleceği üretim ve birlikten geçiyor”

İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, yaptığı konuşmada tarım sektörünün küresel ölçekteki önemine dikkat çekti. Turan, “Dünya teknoloji hangi seviyeye gelirse gelsin tarım önemini kaybetmedi, kaybetmeyecek” sözleriyle tarımın stratejik konumunu hatırlattı. Tarım ve gıda üretiminin geleceğin en kritik alanları olduğunu söyleyen Turan, petrol ve rezerv zenginliğinin artık tek başına yeterli olmadığını, dünyada söz sahibi ülkelerin tarım ve sanayide güçlü olanlar olduğunu ifade etti. Türkiye’nin de bu noktada üretimden başka bir yolunun bulunmadığını dile getirdi.

Üretim merkezli Fuarlar ve OSB’lerin rolü

Turan, konuşmasında Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) ve fuarların önemine de değindi. Türkiye’nin her alanda üretimi artırması gerektiğini vurgulayan Turan, tarım fuarlarından sanayi fuarlarına kadar tüm organizasyonların üretimin güçlenmesi için kritik olduğunu belirtti. “Tarım fuarıysa tarım fuarı, sanayi fuarıysa sanayi fuarı… Ama tüm fuarlarda olmayı, üretimin ayağa kalkmasına omuz vermeyi önemsiyoruz” diyen Turan, Türkiye’nin kalkınmasının üretim temelli olduğunu yineledi.

“Aynı çorbaya kaşık sallamak”

Bülent Turan’ın konuşmasının en dikkat çekici bölümlerinden biri de birlik ve beraberlik mesajları oldu. Türkiye’nin büyümesinin ve gelişmesinin toplumsal barışla doğrudan bağlantılı olduğunu söyleyen Turan, şunları ifade etti; “Tarım, birliğimiz varsa büyür. Sanayi, huzurumuz varsa büyür. Büyümemizin, birliğimizin en vazgeçilmez adımı; yeri geldiğinde beraber aynı çorbaya kaşık sallamaktan geçer” dedi.

Turan, siyasi farklılıkların doğal olduğunu, ancak ortak paydanın Türkiye’nin birliği ve beraberliği olduğunu dile getirdi. Çanakkale ruhunun ve Kurtuluş Savaşı’ndaki dayanışmanın bugün de yol gösterici olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin jeopolitik gücü

İçişleri Bakan Yardımcısı Turan, Türkiye’nin yalnızca üretim gücüyle değil, jeopolitik konumuyla da dünyada özel bir yere sahip olduğunu belirtti. “Ankara’yı merkeze alın, 4 saatlik uçuş mesafesi çizin. Bir daire içerisine 67 ülke giriyor. Dünyada hiçbir ülkenin böyle bir konumu yok” sözleriyle Türkiye’nin stratejik avantajını anlattı. Ancak bu avantajın tek başına yeterli olmadığını söyleyen Turan, güçlü millet ve güçlü liderin önemini bir kez daha vurguladı.

Savunma sanayiinde Türkiye’nin başarıları

Konuşmasında Türkiye’nin savunma sanayiindeki atılımlarına geniş yer ayıran Turan, Bayraktar, Akıncı, Anka, Aksungur, Atak helikopteri, Hürkuş, KAAN ve MİLGEM gibi projeleri örnek gösterdi. Türkiye’nin 30’dan fazla ülkeye savunma sanayi ihracatı yaptığını hatırlatan Turan, “Bir zamanlar askeri kapasitemiz Yunanistan ile kıyaslanırdı, şimdi böyle bir kıyaslama dahi mümkün değil” diyerek Türkiye’nin geldiği noktayı işaret etti.

Dev yatırımlar köprüler, havalimanları, demiryolları

Bülent Turan, Türkiye’nin mega projelerine de değinerek ülkenin gelişimini gözler önüne serdi. Çanakkale Köprüsü, İstanbul Havalimanı ve Halkalı-Kapıkule hızlı tren hattı projelerini örnek gösteren Turan, demiryolu inşaatlarının %80 seviyelerine ulaştığını söyledi. Bu projelerin yalnızca ulaşımı kolaylaştırmakla kalmadığını, aynı zamanda üretim ve ticaretin de önünü açtığını ifade etti.

Tarımda Türkiye Dünya ve Avrupa’da liderlik

Turan, tarımda Türkiye’nin başarısına yönelik eleştirileri reddetti. Dünya Bankası verilerine göre Türkiye’nin tarımsal hasılada dünyada 7., Avrupa’da ise 1. sırada olduğunu hatırlattı. Küçükbaş ve büyükbaş hayvancılıkta Avrupa’nın lideri konumunda olduklarını söyleyen Turan, “Türkiye birçok üründe kendine yeten bir ülke” dedi.

Buğday ve saman polemiği

Son yıllarda gündeme gelen tarım ürünleri ithalatı konusuna da açıklık getiren Turan, saman ve buğday ithalatı iddialarına rakamlarla yanıt verdi. “Saman geçen yıl yalnızca 39 ton ithal edildi. Buna karşılık 27 bin 500 ton ihracatımız var. Buğdayda da durum farklı değil. Türkiye’nin buğdayı 20 yıl önce 65 milyon nüfusa yetiyordu, bugün 85 milyona da yetiyor” dedi.

Turan, ithal edilen buğdayın işlenip katma değerli ürünlere dönüştürülerek ihraç edildiğini, bu sayede alınanın iki katının satıldığını vurguladı.

"300 bin deprem konutunu teslim ettik”

Türkiye’nin yaşadığı büyük depremler sonrasında atılan adımlara da değinen Turan, “Hayal denilen 300 bin deprem konutunu teslim ettik. Yıl sonunda bu sayı 450 bini bulacak” sözleriyle devletin vatandaşlara olan desteğini hatırlattı. Bunu güçlü liderlik ve güçlü milletle başarabildiklerini belirtti.

“Türkiye’nin yolu birlik ve üretim”

Konuşmasının sonunda Bülent Turan, Türkiye’nin büyümesi için iki temel unsura dikkat çekti. Birlik ve üretim. Üretim odaklı kalkınmanın tarım ve sanayi üzerinden şekilleneceğini ifade eden Turan, “Hiçbir polemiğe prim vermeyeceğiz. Türkiye’nin tarımda da büyüdüğünün altını çizerek yolumuza devam edeceğiz” dedi.

İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan’ın açıklamaları, Türkiye’nin tarım, sanayi, savunma ve toplumsal birlik ekseninde güçlü bir gelecek vizyonunu ortaya koyuyor. Tarımın stratejik öneminden savunma sanayiindeki başarılara, mega projelerden deprem konutlarına kadar birçok alanda gelişimi anlatan Turan, Türkiye’nin büyümesinin üretim ve beraberlik sayesinde olacağını vurguladı.