Doğanın şifalı dokunuşu cildinizle buluşuyor: Haki Heal

Biyolog Yasemin Güler’in kurucusu olduğu Haki Heal, doğal kozmetiği bir pazarlama dili olarak değil, etik ve kişisel bir üretim pratiği olarak ele alıyor. Yasemin Güler ile üretkenlik, doğallık ve Çanakkale’deki yeni yaşamı üzerine konuştuk.

Sohbetimize önce sizi tanıyarak başlayabilir miyiz?

Tabii. Ben Yasemin Güler, biyoloğum. Biyolog olmaktan öte her zaman sömürüsüz tüketime önem veren biriyim. Mümkün olduğunca insana, doğaya ve çevreye zarar vermeyen, doğada dönüşebilen hammaddeleri tercih etmeye çalışıyorum. Mesleki olarak da yaklaşık 12 yıl kadar HPV ve sitogenetik üzerine çalıştım.

Bitkilere ve aromaterapiye olan ilginiz nasıl başladı?

Son 6-7 yıldır ilgim daha çok bitkilere kaymaya başladı. Aslında kendim için ufak tefek cilt bakım ürünleri yapıyordum ama bunlar amatör denemeler değildi; biyolog kimliğimle yaklaşıyordum. Asıl kırılma noktası deodorant oldu. Piyasadaki doğal deodorantları deniyor ama sonuç alamıyordum. "Neden doğalın etkilisi olmuyor? Ya tahriş ediyor ya da etkisi kısa sürüyor" diye düşünürken araştırmaya başladım. Laboratuvar ortamında olmam ve pandemi dönemindeki sakinlik bana deneme yapma fırsatı verdi.

Haki Heal markasının temelleri o deodorantla mı atıldı?

Evet, bir deodorant üzerine çok çalıştım. Kendi üzerimde denediğimde aldığım sonuç karşısında şoka girdim; "Demek ki olabiliyormuş" dedim. Sonra eş, dost derken talepler arttı. Maliyetine yapıp vermeye başladım. Derken eşimde de olan seboreik dermatit gibi sorunlara çözümler aramaya başladım. Pandemiyle birlikte Amerika ve İngiltere'deki formülasyon eğitimleri online'a düşünce bu işi iyice derinleştirdim. Üretirken yemek yemeyi unutacak kadar sevdiğimi fark ettim.

"Haki" isminin sizin için özel bir anlamı var değil mi?

Oğlumun adı Toprak. Marka ismi ararken toprağı çağrıştırmasını istedim. Farsçada "Hak" toprak demek, "Haki" ise topraktan gelen anlamına geliyor. Onu İngilizce "Heal" (iyileşme) ile birleştirip Haki Heal markasını kurdum. Ruhum hâlâ bir amatörün ruhu; mutfakta, salonda o ilk çalıştığım alanları asla unutmuyorum.

İstanbul’dan Çanakkale’ye taşınma kararını nasıl verdiniz?

Üniversiteyi Çanakkale’de okudum, eşimle burada tanıştım. Buraya bir kez gelen zaten âşık olur. İstanbul’da statülü ve rahat bir işim vardı ama trafik ve şehir hayatı bizi çok bunaltmıştı. Projemiz Ankara'ya taşınma noktasına gelince, "Deniz olmayan yerde ne yaparım?" dedim. Haki Heal bize o gücü ve cesareti verdi. "Azıcık aşım, ağrısız başım" diyerek geldik. Burada daha az kazanıyoruz belki ama daha çok nefes alıyoruz, zamanımız bize kalıyor.

Atölyenizin neden özellikle Fevzipaşa Mahallesi’nde olduğunu sormak isterim. Burası çok "merkezi" bir konum sayılmaz...

Bunu herkes soruyor! Ama benim ilk amacım satış dükkânı değil, bir üretim alanı ve atölyeydi. Fevzipaşa’yı zaten çok seviyordum; burada çok değerli sanatçılar ve üreticiler var. Çevrenizde ne varsa onunla beslenirsiniz. "Arkası atölye olsun, önüne de iki raf koyarım" diye başladım ama dükkân ruhu kendiliğinden gelişti. Burada harika bir dayanışma var; kahveler beraber içiliyor, yılbaşı pazarları birlikte organize ediliyor.

Haki Heal’ın "imza ürünü" hangisidir?

Çok zor bir soru ama deodorantların yeri ayrı. Bir de su bazlı güneş kremi. Doğal kozmetikte 50 SPF tutturmak ve bunu mineral filtrelerle leke bırakmadan yapmak çok zordur. Çok uzun süre Ar-Ge’sini yaptığım, defalarca teste gönderdiğim bir üründür. Doğal kozmetik camiasında o dönem 50 SPF ürün pek yoktu, bu yüzden benim için büyük bir başarıdır.

Bir ürünün gerçekten "doğal" olduğunu nasıl anlarız? Tüketici neye bakmalı?

Herkesin kimyager ya da içerik uzmanı olması beklenemez, bu sürdürülebilir değil. Ben bile her gün çıkan yeni kimyasalları takip etmekte zorlanabiliyorum. Benim kriterim şu: Eğer yaptığım ürünü bir bebeğe de gönül rahatlığıyla kullanabiliyorsam o doğaldır. Tüketicilere en büyük tavsiyem; içeriği okumaya çalışsınlar ama asıl "üreticiyi" araştırsınlar. Etik değerleri olan, işine âşık üreticileri bulmak en güvenli yoldur.

Son olarak, markanızın vegan ve hayvan dostu politikası hakkında ne söylersiniz?

Ürünlerimizin hiçbiri hayvanlar üzerinde test yapılmıyor; zaten ülkemizde bu yasak. Ancak biz hammadde tedarik ederken de hayvan deneyi yapmayan, sertifikalı kaynakları seçiyoruz. Krem deodorantımızdaki ham balmumu hariç tüm ürün gamımız vegandır. Şeffaflık bizim için çok önemli; bir üretimde en ufak bir stabilite sorunu olsa bunu kullanıcımla paylaşır, o ürünü asla tam performanslıymış gibi satmam.

Haki Heal Adres: Fevzipaşa Mahallesi Medrese Sokak No:8/3