Aşağıda yer alan 10 soruluk röportajımızda, boşanma davalarına dair tüm detayları bulabilirsiniz.
Boşanma davaları sadece iki kişinin ayrılmasıyla sonuçlanan basit bir süreç değildir. Bu süreçte nafaka, velayet, mal paylaşımı ve tazminat gibi birçok hukuki detay devreye girer. Yanlış yönlendirme ya da eksik bilgiyle yapılan işlemler, yıllar sürecek mağduriyetlere neden olabilir. Bu nedenle İstanbul boşanma avukatı olarak görev yapan bir uzmandan destek alınması, hak kayıplarının önüne geçilmesi açısından büyük önem taşır.
Özellikle taraflar arasında şiddet, psikolojik baskı, aldatma gibi durumlar varsa sürecin daha da hassas yürütülmesi gerekir. Bu durumlarda avukatın sadece hukuki danışman değil, aynı zamanda bir kriz yöneticisi gibi davranması gerekir. Doğru bir temsil, hem sürecin hızlı ilerlemesini sağlar hem de duygusal yükün hafiflemesine katkı sunar.
İstanbul gibi büyük şehirlerde boşanma davalarının süresi, dava türüne ve mahkemelerin iş yüküne göre değişiklik göstermektedir. Anlaşmalı boşanma davaları genellikle 1-2 ay içinde sonuçlanırken, çekişmeli boşanma davaları yıllarca sürebilir. Bu noktada dosyadaki delillerin güçlü olması, tarafların tutumu ve avukatların sürece hâkimiyeti süreyi doğrudan etkileyen faktörler arasında yer alır.
Boşanma davası açmayı düşünen kişilerin öncelikle bir avukata danışarak sürecin ne şekilde ilerleyeceği konusunda bilgi alması oldukça önemlidir. İstanbul avukat camiasında bu konuda deneyimli ve uzman kişilerle çalışmak, dava sürecinin hem süresini kısaltabilir hem de sonuç açısından olumlu etkiler yaratabilir. Bu nedenle boşanma sürecine giren bireylerin bilinçli hareket etmeleri elzemdir.
Boşanma kararı verildikten sonra birçok kişi duygusal hareket ederek süreci hızlıca başlatmak ister. Ancak bu sırada yapılan hatalar, ilerleyen dönemde ciddi hak kayıplarına yol açabilir. Örneğin; tarafların aralarındaki mesajlaşmaları, ses kayıtlarını veya özel belgeleri hukuka aykırı yollarla toplamaları ve mahkemeye sunmaları, davada aleyhe delil olarak dönebilir. Bu noktada İstanbul avukat olarak görev yapan uzmanlardan danışmanlık alınması hayati önemdedir.
Ayrıca, maddi güvenceleri göz ardı ederek anlaşmalı boşanmayı kabul eden birçok birey, uzun vadede ekonomik sıkıntılar yaşayabiliyor. Boşanma sürecinde “nasıl olsa bitsin de kurtulayım” düşüncesiyle hareket etmek, sağlıklı bir çözüm üretmez. Avukatsız açılan davalarda da dilekçe yazım hataları, eksik delil sunumu ve yanlış talepler nedeniyle davalar reddedilebiliyor ya da yıllarca sürüyor.
Çekişmeli boşanma davalarında en büyük anlaşmazlık konuları genellikle şu başlıklarda toplanır:
Velayet: Çocukların kiminle kalacağı ve görüşme süreleri en tartışmalı konuların başında gelir.
Mal paylaşımı: Evlilik içinde edinilmiş malların bölüşümünde çoğu zaman anlaşmazlık çıkar.
Nafaka: Hem yoksulluk nafakası hem iştirak nafakası konusunda ciddi tartışmalar yaşanır.
Tazminat: Manevi tazminat talepleri tarafların iddialarına göre şekillenir.
Bu konuların çözümü, doğru hazırlanmış dava dosyası, güçlü deliller ve hukuki argümanlarla mümkündür. Bir İstanbul boşanma avukatı, tüm bu süreçte müvekkilinin haklarını titizlikle savunmalıdır. Özellikle çocuklu çiftlerde velayet konusu duygusal olarak yıpratıcı olabilir. Bu nedenle avukatın yalnızca hukuk değil, empati ve iletişim becerisi de yüksek olmalıdır.
“Bir çocuğun en büyük hakkı, sağlıklı ebeveynler arasında dengeli bir yaşamdır.” Bu bakış açısıyla yürütülen davalar, hem çocuğun hem de ebeveynlerin geleceği açısından daha sürdürülebilir çözümler sunar.
Boşanma davası açmadan önce ilk yapılması gereken şey, süreci yönetebilecek deneyimli bir avukat ile görüşmektir. Bu görüşmede, boşanma nedenleri, eldeki deliller, varsa çocukların durumu, ortak mallar ve mali şartlar net olarak değerlendirilmelidir. Ayrıca açılacak davanın anlaşmalı mı yoksa çekişmeli mi olacağı, dava dilekçesinin içeriğini belirleyecektir.
Özellikle İstanbul’da avukat seçimi, davanın kaderini belirleyebilir. Her avukat her boşanma davasını aynı şekilde yönetemez. Bu nedenle kişinin ihtiyacına uygun, aile hukuku alanında uzman bir avukat tercih edilmelidir. Ayrıca mal varlıkları ile ilgili öncesinde alınacak tedbir kararları, olası hak kayıplarını önleyecektir.
Ayrıca boşanma sürecinde yapılacak hatalar, sadece hukuki değil aynı zamanda psikolojik anlamda da yıpratıcı olabilir. Bu nedenle süreç boyunca bir İstanbul boşanma avukatı ile çalışmak, kişisel ve hukuki güvence sağlar.
Türkiye’de hâlâ birçok kadın, boşanma sürecine girmeye cesaret edememekte ya da girdiğinde yeterli destek görememektedir. Özellikle ekonomik bağımsızlığı olmayan kadınlar, sürecin yükünü tek başına taşımakta zorlanıyor. Bu noktada hem devlet desteklerinin hem de avukatların yönlendirici ve koruyucu rolü ön plana çıkıyor. Kadınların bilinçlendirilmesi, boşanma süreçlerinde çok daha güçlü hareket etmelerini sağlar.
İstanbul gibi büyük şehirlerde bile kadınların nafaka taleplerinde zorlandığı ya da velayet konusunda psikolojik baskıya maruz kaldığı birçok dava ile karşılaşıyoruz. Bu nedenle kadınların yalnız olmadığını ve haklarını sonuna kadar arayabileceklerini bilmeleri gerekir. Ayrıca “boşanmak istemiyorum çünkü tek başıma yapamam” korkusu, çoğu kadının şiddetli geçimsizliğe rağmen evlilik içinde kalmasına sebep olmaktadır. Bu noktada hukuki destek kadar sosyal destek mekanizmalarının da güçlenmesi gerekiyor.
Kadınlar için açılacak davalarda İstanbul boşanma avukatı desteği, yalnızca bir hukuk hizmeti değil aynı zamanda bir dayanışma biçimidir. Bu farkındalıkla hareket etmek, çok daha sağlıklı sonuçlar doğurur.
Anlaşmalı boşanma davalarında temel belgeler şunlardır:
Anlaşmalı boşanma protokolü
Kimlik fotokopileri
Nüfus kayıt örnekleri
Varsa çocuklar için velayet ve nafaka anlaşması
Mal paylaşımı ve nafakaya ilişkin ek belgeler
Bu belgelerin eksiksiz ve usulüne uygun şekilde hazırlanması şarttır. Özellikle anlaşmalı boşanma protokolünde yer alacak maddelerin açık, net ve her iki tarafça da kabul edilmiş olması gerekir. Protokolde yer alacak hususların uygulanabilirliği ve gelecekte çıkabilecek sorunlara karşı önleyici nitelikte olması gerekir. Bu nedenle bir İstanbul avukat tarafından hazırlanan protokol çok daha sağlıklı sonuçlar doğurur.
Boşanma gerçekleştikten sonra kadın, evlilik soyadını kullanmaya devam etmek istiyorsa bunun için özel bir mahkeme kararı alması gerekir. Aksi takdirde otomatik olarak kızlık soyadına geri döner. Ancak çocukla aynı soyadı taşıma, mesleki tanınırlık ya da kişisel tercihler gibi sebeplerle eski soyadının kullanımı talep edilebilir.
Soyadı değiştirme talebine boşanma esnasında veya boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılacak yeni bir dava belirlenebilir. Bu dava genellikle kısa sürede sonuçlanır. Ancak gerekçelerin güçlü ve belgelerle desteklenmiş olması önemlidir. İstanbul’da bu tür davalara bakan aile mahkemeleri, genellikle kadın lehine karar vermektedir. Yine de sürecin uzman bir İstanbul avukatı tarafından takip edilmesi önerilir.
Yurt dışında gerçekleşen boşanma kararlarının Türkiye’de geçerli olabilmesi için açılan davalara “tanıma ve tenfiz” davaları denir. Bu davalarda, yurt dışı mahkemesinin verdiği kararın Türkiye’de de geçerli sayılması hedeflenir. Eğer boşanma kararı hem eşler açısından hem de çocuklar açısından sonuç doğuracaksa, bu kararın Türk hukuk sistemine uygunluğu değerlendirilir.
Tanıma davası sadece kararın tanınmasını içerirken, tenfiz davası kararın icra edilebilirliğini sağlar. Bu süreçte özellikle Almanya, Fransa, Hollanda gibi ülkelerde yaşayan Türk vatandaşlarının başvurduğu davalarla sıklıkla karşılaşılır. Yine bu davalarda da uzman bir İstanbul avukat desteği alınması oldukça önemlidir.
Boşanmak kolay bir karar değildir ve her çiftin kendine özgü dinamikleri vardır. Ancak bu süreci doğru yönetmek, ileride yaşanabilecek psikolojik ve hukuki sorunların önüne geçer. Bu nedenle boşanma kararı verildiğinde ilk yapılması gereken şey, güvenilir bir avukat ile iletişime geçmektir.
Avukat Doğa Eser Eserçelik olarak hem hukuki hem de duygusal süreçte müvekkillerimin yanında yer alıyorum. Onlara sadece dava kazanmak değil, aynı zamanda yeniden güçlü bir hayat kurmaları için destek oluyorum. Boşanma davası, sadece bir bitiş değil, doğru yönetildiğinde sağlıklı bir başlangıçtır.
(BÜLTEN)