yandexmetrikacounter
Kendini deprem anında enkazda hisseden mühe | Çanakkale Olay

Kendini deprem anında enkazda hisseden mühendis, hayat kurtaran sistem geliştirdi

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin oluşturduğu acı ve enkaz altındaki çaresizlik hissinden ilham alan Isparta'daki SDÜ Mühendislik Fakültesi öğretim üyesi, "Kendimi enkaz altında hissettim" diyerek yola çıktığı ve geliştirdiği 'Akıllı Sensör Sistemi' ile binaları anlık izleyip yıkılma riskini bildiriyor. TÜBİTAK tarafından onaylanan cihaz, enkaz altındaki kişilerin hem yerini tespit ediyor hem de onlarla iletişim kurarak kurtarma ekiplerine ilk 120 saniyede hayat kurtaran veriler sağlıyor.

138

Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Geçin, depremde enkaz altındaki kişilerin yerini belirleyip iletişim kurulmasını sağlayan bir cihaz geliştirdi. TÜBİTAK-1001 Ulusal Deprem Araştırma Programı kapsamında geliştirilen 'Akıllı Sensör Teknolojisi Kullanan Deprem İzleme Sistemi', binaların her katına yerleştirilen sensörlerle deprem öncesi, anı ve sonrasını takip ediyor.

"Kendimi enkaz altında gibi hissettim ve derhal bu projeyi tamamladım"

Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Geçin, "Ben bu projeyi yaparken kendimi enkaz altında kalmış gibi hissettim. Sesimin enkazın üzerine ulaşmadığını, bağırdığımda ise kimsenin beni duyup duyamayacağından emin olamadığımı düşündüm. Bu çaresizlik duygusu, projeyi daha hızlı tamamlamak istememe neden oldu" dedi.

Binaları "Kimliklendiren" akıllı sensörlerle anlık deprem takibi

6 Şubat depreminin, bu projeyi hayata geçirme sürecini en çok hızlandıran dönem olduğunu belirten Geçin, "Projemizin adı 'Akıllı Sensör Teknolojisi Kullanan Deprem İzleme Sistemi'. TÜBİTAK-1001 Ulusal Deprem Araştırma Programı kapsamında destek alan bu proje, 13 Mart 2025'te tescil edilerek yürürlüğe girdi. İlk altı ayın sonunda ürettiğimiz cihazları, 23 Eylül'de Samsun'da gerçekleştirilen tatbikatta deneme fırsatı bulduk ve testten başarıyla geçti. Proje genel olarak deprem öncesi, deprem anı ve deprem sonrası olmak üzere üç aşamadan oluşuyor. Her binanın her katına yerleştirilmesi gereken, kimlikli cihazlarımız var. Bu cihazlar ortak kullanım alanı olan merdiven boşluklarına monte ediliyor ve böylece bina kimliklendirilerek projenin bir parçası haline geliyor. Deprem başladığı anda, en alt kattan en üst kata kadar yerleştirilen cihazlar binayı sürekli taramaya başlıyor. Binanın ekseni kaydığında ve yıkılma tehlikesi algılandığında, sistem merkezi birime yıkılma riski uyarısı gönderiyor. Bina tamamen çökmese bile bu uyarı anında görülebiliyor" şeklinde konuştu.

Enkaz altında 40 gün dayanabilen ve "Sesimi duyan var mı" diyen akıllı cihazlar

Cihazın adrese dayalı nüfus kayıt sistemin entegre edildiğinde, enkaz altında kalan yetişkin, çocuk ve yaşlı sayısını da tespit edip en geç 120 saniye içinde raporlanabildiğini ifade eden Geçin, "Deprem sonrası bina yıkılmamışsa sistem normal çalışmaya devam ediyor, eğer bina yıkılmışsa cihazlar uyku moduna geçiyor ve dahili bataryaları devreye giriyor. Bu bataryalar sayesinde cihazlar 40 gün boyunca enkaz altında çalışmayı sürdürebiliyor. Kurtarma operasyonlarının en kritik aşamalarından biri olan 'canlı tespiti' sırasında, bu cihazların hoparlörleri devreye giriyor. Enkaz haberleşme özelliği sayesinde, cihazlar 'sesimi duyan var mı' çağrısını tekrarlayarak enkaz altındaki kişilerin seslerinin yukarıya ulaşmasını sağlıyor. Böylece kurtarma ekipleri, hangi noktada çalışmaya başlayacaklarına öncelik sırasına karar verirken önemli bir avantaj elde ediyor" dedi.

(İHA)
Paylaş