Türkiye’nin seramik sektöründeki öncü markası Kalebodur, büyük hayallerden ilham alan mimarlık dünyasını, yüzey tasarımında çığır açan büyük ebat porselen plakalarıyla tanıştırıyor. Standartların ötesine geçen bu devasa boyutlar, azalan derz sayısı sayesinde mekanlarda görsel bir bütünlük ve kesintisiz bir akış sağlıyor. Koleksiyonun gücü yalnızca ebatlarında değil, aynı zamanda her bir plakaya kimliğini kazandıran ve onları birer tasarım nesnesine dönüştüren 7 yenilikçi yüzey teknolojisinde saklı. Bu teknolojiler, estetik ve performansı bir araya getirerek iç ve dış mekanlarda, duvarlardan zeminlere, tezgahlardan mobilya yüzeylerine kadar geniş bir kullanım alanı için sınırsız olanaklar sunuyor.
Kalebodur’un yenilikçi vizyonunun bir yansıması olan büyük ebat porselen plakalar; yüksek çizilme, leke ve UV direncine sahip, hijyenik ve uzun ömürlü yüzeyleriyle mimari ve dekorasyon profesyonellerinin yaratıcılığını bir üst seviyeye taşımak için tasarlandı.
Kalebodur'un geliştirdiği bu öncü teknolojiler, porselen plakayı geleneksel bir kaplama malzemesi olmaktan çıkarıp, mekanın karakterini belirleyen sofistike bir tasarım öğesine dönüştürüyor. Her bir teknoloji, yüzeylere doku, derinlik, ışıltı ve desen bütünlüğü gibi farklı nitelikler kazandırarak, tasarımcılara projelerinde özgün ve etkileyici bir imza yaratma fırsatı tanıyor.
Bu yenilikler, estetik ve performansı bir araya getirerek iç ve dış mekanlarda, duvarlardan zeminlere, tezgahlardan mobilya yüzeylerine kadar geniş bir kullanım alanı için sınırsız olanaklar sunuyor.
Yüzeyde yarattığı üç boyutlu etki ve kabartmalı dokuyla doğal taşın işlenmiş hissiyatını mekanlara taşıyan bu teknolojiler, tasarıma hem dokunsal hem de görsel bir zenginlik katıyor. Black Swan, iki ileri teknolojiyi buluşturarak modern şıklığı en göz alıcı biçimde yansıtıyor.
Yüzeydeki deseni ve rengi, ürünün gövdesine taşıyarak kesim noktalarında bile kusursuz bir renk ve doku devamlılığı sağlıyor. Terra Rossa, bu teknoloji sayesinde sıcak toprak tonlarını mekanın her detayında homojen bir şekilde hissettiriyor.
Porselen plakalar arasında desenin kesintisiz devamını sağlayarak, özellikle damarlı tasarımlarda geniş duvar ve zemin uygulamalarına doğal ve akıcı bir görsel şölen kazandırır. Golden Hour’un sıcak tonları ve zarif altın damarları, bu teknolojiyle mekanlarda hayat buluyor.
Estetik ve işlevselliği bir araya getirerek ürünleri sıradan parlak yüzeylerden ayırır, doğal minerallerin seramik yüzeylerde yarattığı ışıltılarla mekânlara zarif bir parlaklık kazandırır. Crystallus ve Denise serileri, bu göz alıcı ışıltıyı tasarımlara yansıtarak mekanların atmosferini zenginleştiriyor.
Damarlı ürünlerde uygulanan aynalama tekniği ile karşılıklı desen uyumu yaratarak mekanlarda simetrik, bütüncül ve anıtsal bir mimari etki oluşturuyor. Zümrüt ve mercan tonlarıyla öne çıkan Mayfair, Openbook teknolojisiyle dinamik ve dengeli bir görünüm sunuyor.
Doğal taşın homojen yapısını mermerin ikonik damar sürekliliğiyle birleştirerek, plakanın yüzeyinden kenarlarına kadar uzanan estetik bir bütünlük sağlıyor. 2025 Elle Deco International Design Awards (EDIDA) Mutfak Kategorisi birincilik ödülünün de sahibi Constantinople ürünü, bu teknoloji sayesinde hem estetik hem de üstün teknik performans sunuyor.
(BÜLTEN)