Restoratör Tuğba Yavaş’ın ölümünde kritik tanıklar dinlendi

Çanakkale Kepez’deki evinin beşinci katından düşerek yaşamını yitiren restoratör Tuğba Yavaş’ın ölümüyle ilgili, eşi Prof. Dr. Alptekin Yavaş’ın tutuksuz yargılandığı davada üçüncü duruşma gerçekleştirildi.

Çanakkale 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, sanık Prof. Dr. Alptekin Yavaş ile birlikte Tuğba Yavaş’ın annesi İsminaz Anıl, babası Mustafa Babayiğit, kardeşleri ve taraf avukatları katıldı. Duruşmayı Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü vekili ve çeşitli sivil toplum kuruluşları izledi.

Olay anında evinin balkonunda bulunduğunu belirten Çetin, üst katlardan gelen tartışma seslerinin ardından Tuğba Yavaş'ın balkondan düştüğünü gördüğünü öne sürdü.

Çetin, tartışma sırasında ne söylendiğini duyamadığını belirterek, "Sonra düştüğünü gördüm. Düşerken baş kısmı aşağıda idi. Büyük bir ses koptu, yukarıdan eşya atılmış gibi. Ben aşağıya indiğimde sanık oradaydı, eşinin başındaydı. Sakin olduğunu gözlemledim. Eşini olduğu yerden kaldırmaya çalıştı ama yapamayınca bıraktı. Ne bana ne oradakilere hiçbir şey söylemedi." diye konuştu.

Tanık Ersan Yavaş ise Yavaş'ın epilepsi hastası olduğunu ve düzenli olarak bu hastalığıyla ilgili ilaçlar kullandığını anlattı.

Tuğba Yavaş'ın, ölüm ya da intihardan hiç bahsetmediğini, çocuğuna çok düşkün bir anne olduğunu ve eşinin başka biriyle olan ilişkisini itiraf ettiğini aktaran Ersan Yavaş, "Tuğba, 'Üzerimden bir yük kalktı, haklı olduğuma çok sevindim ancak aldatıldığım için çok üzüldüm.' dedi. Alptekin'in gecenin 03.00 sularında mesaj, videolar attığını gördüğünü söyledi." diye konuştu.

Maktulün komşusu tanık Merve Şahin ise Yavaş'ın zaman zaman ağladığını duyduğunu ancak intihara meyilli bir ruh hali gözlemlemediğini belirtti.

Dördüncü tanık olarak çiftin 15 yaşındaki oğlu K. Yavaş dinlendi. Mahkeme başkanı, çocuğun beyanının alınması sırasında salondaki izleyicileri dışarı çıkardı.

-Çocuğun ifadesi kapalı oturumda alındı

Dördüncü tanık olarak çiftin 15 yaşındaki oğlu K.Y. dinlenirken, mahkeme başkanı çocuğun psikolojik durumu göz önünde bulundurarak duruşmayı izleyicilere kapattı.

Mahkeme heyeti, sanık Yavaş’ın tutuksuz yargılanmasına devam edilmesine, olay yerinde keşif yapılmasına, güvenlik kamerası görüntülerinin netleştirilerek incelenmesine, HTS kayıtları ile sosyal medya hesaplarının analiz edilmesine ve yeni tanıkların dinlenmesine hükmetti. Duruşma 27 Ekim'e ertelendi.

-"Adil bir yargılanma süreci yürütülmediğini düşünüyoruz"

Duruşmanın akabinde Adliye önünde basın açıklaması yapıldı. Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği adına avukatlar Serenay Yaman ve Sevda Demirtaş, her yüksekten düşme vakasının şüpheli olarak nitelendirilebileceğine dikkat çekerek, şunları kaydetti:

"Kovuşturmanın da etkin bir şekilde yürütülmesini baştan beri söylüyoruz. Bugünkü celsede şöyle bir şey gelişme oldu. Avukatlar tarafından birtakım beyanlarda bulunuldu ancak son söz bana geldiğinde mahkeme başkanı tarafından soru sormam engellendi. Meslektaşlara da birtakım ithamlarda bulunuldu. Ne yazık ki sözlü bir tartışmaya döndü. Mahkeme başkanı bizzat sanığa soru sorduğumuz esnada, 'ben dil altı hapı kullanıyorum, tansiyon hastaysıyım, duruşma çok uzun sürdü' diyerek, soru sormamızı engellemiştir. Bunun üzerinde savcı bey tarafından 'provoke ediyorsunuz' diyerek tarafımıza birtakım ithamlarda bulunulmuştur. Biz bu dosya kapsamında adil bir yargılanma süreci yürütülmediğini düşünüyoruz. Başından beri taleplerimiz karşılanmıyor, yargılanmalar uzun sürüyor. Tekrar tekrar dile getirmek durumunda kalıyoruz."

Müşteki avukatı Özgür Abatay ise, olayın aydınlatılacağını belirterek, kamuoyundan destek beklediklerini ifade etti.