Başkan Fırat; “Şehir planlamasında daha dengeli ve akılcı yaklaşım gerekiyor”

Kent Konseyi Başkanı Halit Kubilay Fırat, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, resmi kurumların şehir içinden uzak bölgelere taşınmasının şehir trafiğine çözüm olmayacağını vurguladı. Fırat, özellikle sabah saatlerinde şehir merkezinde yaşayan vatandaşların bu güzergahları kullanmak zorunda kaldığını belirterek, vatandaşların çocuklarını okula götürmek veya hastanelere ulaşmakta zorlandığını ifade etti.

“Ulaşım sorunu çözülmüyor; tam tersine daha da büyüyor”

Fırat açıklamasında, “Bütün kurumları köprünün diğer tarafına taşırsanız ulaşım sorununu çözmekte zorlanırsınız. Bugün şehirde alınan kararlar maalesef geleceğimizi zorlaştırıyor. Kamu kurumları bir bir köprünün diğer tarafına taşınıyor; yetmezmiş gibi yapılacak iki özel hastane de Barbaros – Kepez tarafında planlanıyor. Üniversite, Özel İdare, Araştırma Hastanesi, Devlet Hastanesi… Hepsi aynı bölgede toplanmış durumda. Peki sonuç? İşi olan, okula giden, hastaneye ulaşmaya çalışan herkes mecburen aynı güzergâha yükleniyor. Böyle olunca ulaşım sorunu çözülmüyor; tam tersine daha da büyüyor” dedi.

“Köprüye yüklenen her kurum, her hastane ve her öğrenci gelecekteki büyük bir sorunun habercisidir”

Başkan Fırat, olası bir afet senaryosuna da dikkat çekti: “Allah korusun, bir deprem yaşansa ve köprüler kullanılamaz hâle gelse ne olacak? Hastanelere kim, nasıl ulaşacak? Kurumlara kim, nasıl yetişecek? Bir şehir, hayati hizmetleri tek bir noktaya sıkıştırarak yönetilemez. Gerçek şehir planlaması, sadece bugünün trafiğini değil yarının risklerini de hesaba katmakla olur. Kurumları dengeleyerek, ulaşımı çeşitlendirerek, afet senaryolarını dikkate alarak… Aksi hâlde, köprüye yüklenen her kurum, her hastane ve her öğrenci aslında gelecekteki büyük bir sorunun habercisidir” şeklinde ifade ederek köprülerin ileride bu yükü kaldıramayacağını vurguladı.

“Biz bu şehirde yaşıyoruz ve geleceğimiz için kaygı duymak en doğal hakkımız”

Fırat, şehir planlamasında daha akılcı ve dengeli bir yaklaşımın şart olduğunu vurgulayarak, “Biz bu şehirde yaşıyoruz ve geleceğimiz için kaygı duymak en doğal hakkımız. Daha akılcı, daha dengeli, daha güvenli bir planlamayı hepimiz hak ediyoruz” ifadelerini kullandı.