Damar sağlığının önemine dikkat çeken Acıbadem Eskişehir
Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Volkan Yurtman
"Kalbiniz, ömrünüz boyunca size tek kuruş maaş istemeden, tatil
yapmadan çalışan en sadık işçinizdir. Ama bu işçinin yolları,
yani damarlarınız, zamanla tıkanmaya başlarsa, işte o zaman sorun
büyük! En kötüsü de bu tıkanıklıkların genellikle sessiz
olmasıdır. Yani fark ettiğinizde, çoğu zaman iş işten geçmiş
olabilir" diye konuştu.
Vücuttaki damarları apartmandaki su borularına benzeten Dr.
Yurtman tıpkı yıllar geçtikçe su borularının kireç tutup,
paslanıp, içinin daraldığı gibi damarların da benzer süreçten
geçtiğini yani damar kireçlenmesi yaşandığını, buna da tıptaki
adıyla "ateroskleroz" denildiğini ifade etti. Başta hiçbir şey
fark edilmediğini anlatan Dr. Yurtman "Su hâlâ akar, kalp hâlâ
pompalar. Ama bir gün aniden musluk akmaz ise, kalp krizi böyle
gelir" dedi.
"Bir gün sağlıklı görünen kişi, ertesi gün kalp krizi
geçirebilir"
Damarlardaki daralma yüzde 30-40 seviyelerinde olduğunda
genellikle belirti görülmediğini aktaran Dr. Yurtman daralma
yavaş yavaş arttıkça, örneğin yüzde 70'e yaklaştığında göğüs
ağrısı, nefes darlığı, yürürken bacaklarda yorulma gibi
şikâyetlerin başladığını söyledi. Daha kötü olan durumlarda ise
bazen plakların daha yüzde 50'de iken bir anda çatlayarak aniden
pıhtı oluşturduğunu yani oldukça sağlıklı görünen birinin ertesi
gün kalp krizi geçirebileceğini dile getirdi.
"Göğüs ağrısı kalp damarlarına işaret ediyor"
Dikkatli bakıldığında bu durumun küçük göstergeleri olduğuna
değinen Dr. Yurtman "Göğsünüzde baskı veya kola yayılan ağrı kalp
damarlarının alarmda olduğunu söyler. Konuşmada bozulma ve
görmede kayma beyin damarlarının işlevlerine işaret eder.
Yürürken hissedilen ancak durunca geçen baldır ağrısı bacak
damarlarından haber taşır. Dirençli tansiyon ise böbrek
damarlarındaki bir sorun anlamına gelebilir" diye konuştu.
Dr. Yurtman damar kireçlenmesi için yüksek risk taşıyan grupları
"Sigara tiryakileri çoğu zaman dumanı sadece akciğere değil,
doğrudan damara verdiklerini bilmezler. Ellenmiş bir kalbi
olmasına rağmen yüksek kolesterol ile gezenler, kontrol altına
alınmamış yüksek tansiyon ve şeker hastaları, göbek çevresini
büyütecek kadar iştah sahibi olanlar ile ‘Ailemde kalp krizi var
ama bana bir şey olmaz' diyenler" olarak sıraladı.
"Az içmek yeterli değil sigarayı mutlaka bırakın"
Erken tanının önemini vurgulayan Dr. Yurtman kan testleriyle
kolesterol, şeker ve trigliserit değerlerine bakılabileceğini;
efor testiyle de kalbin performansının görülebileceğini ifade
etti. Boyun ve bacak damarlarını gözden geçirmek için ultrason
(doppler); damarların içini üç boyutlu görmek için ise BT anjiyo
yapılabileceğini sözlerine ekledi.
Dr. Yurtman damar sağlığını korumak için şu tavsiyelerde bulundu:
"Sigarayı bırakın gerçekten bırakın, ‘az içiyorum' diye
kandırmayın. Akdeniz tipi beslenin; zeytinyağı, balık ve sebzenin
kalp dostu üçlü olduğunu unutmayın. Egzersiz yapın, hareket edin,
en azından haftada en az 3 gün 45 dakika tempolu yürüyüş
yapabilirsiniz. Kilonuzu kontrol edin. Özellikle 40 yaş
üstüyseniz düzenli check-up yaptırın."
"Damar tıkanıklıkları sessizdir ama sonuçları gürültülüdür" diyen
Dr. Yurtman kalp krizi, felç ve böbrek yetmezliği gibi ciddi
sağlık sorunlarına işaret etti. Damar sağlığına dikkat etmenin
kalp sağlığına da hizmet etmek olduğunun altını çizerek erken
tanı ve takibin altını çizdi.