Çocuklar televizyonun sesini çok açıyor, yakından seyrediyor veya
seslendiğinizde birkaç defa tekrarlatıyorsa ağrısız orta kulak
iltihabı geçiriyor olabilir. Uzmanlar, özellikle sık üst solunum
yolu enfeksiyonu geçiren, burun tıkanıklığı şikayetleri olan,
uyku sırasında ağzı açık uyuyan veya horlayan çocuklarda orta
kulakta sıvı toplanmış olabileceğini belirtti.
Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı
Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Remzi Tınazlı, okul öncesi çocukluk çağında
orta kulak sıvı toplanmasını, nedenlerini, erken dönemde
farkedilmesinin tedavideki önemini ve tedavi yöntemleri hakkında
bilgiler verdi. Yrd. Doç. Dr. Remzi Tınazlı, "İleride kalıcı bir
işitme bozukluğuna yol açmamak için işitme konusunda uyanık
olunmalı ve geç kalmadan doktora başvurulmalıdır" uyarısında
bulundu.
"Çocuklarda orta kulakta sıvı toplanması sık görülür"
Orta kulak boşluğunun normalde hava ile dolu olduğunu ve buradaki
basınç ile dış ortamdaki hava basıncının eşit olması gerektiğini
söyleyen Yrd. Doç. Dr. Remzi Tınazlı, "Burnumuzun arkasında
genzimizle orta kulak arasında havalanma görevi yapan östaki
borusu sayesinde orta kulaktaki hava basıncı ile dış ortamdaki
hava basıncı eşitlenir. Bu boru normalde kapalıdır. Yutkunma
sırasında ve çenemizi açıp kapatma hareketleri sırasında östaki
borusu açılır ve basınç eşitlenir" dedi.
Bu duruma örnekler veren Yrd. Doç. Dr. Remzi Tınazlı, "Uçakta ya
da dağlık bölgelerde ani irtifa değişimleri sırasında hissedilen
basınç, dış ortam ile orta kulak basıncının eşitlenememesinden
kaynaklanır. Bu durum, değişimin çok hızlı gerçekleşmesi
nedeniyle dengeyi sağlayan sistemin yeterince çalışamamasından
ileri gelir. Benzer şekilde, nezle olduğumuzda da aynı mekanizma
devreye girerek kulaklarımızı tıkalı hissetmemize yol açar.
Özellikle okul öncesi çocukluk çağında orta kulakta sıvı
toplanması, tıptaki ismi ile ‘seröz otit’ oldukça sık görülen bir
hastalıktır" ifadelerini kullandı. Çocuklarda orta kulakta sıvı
toplanmasının sık görülmesinin nedenlerine de değinen Yrd. Doç.
Dr. Remzi Tınazlı, "Geniz etinin büyüklüğü, östaki borusunun
yetişkinlere göre daha kısa ve düz olması, alerjik yapıya sahip
olmaları ve sık üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmeleri de bu
nedenlerden sayılabilir" dedi.
"Çocuğun az işittiği, çoğunlukla okuldaki öğretmenleri tarafından
fark edilir"
Hastalığın erken evrelerinde çocukta hafif bir işitme kaybı
başladığını belirten Yrd. Doç. Dr. Remzi Tınazlı, bu durumun
burun tıkanıklığı belirtileri, ağız açık uyuma, televizyonun
sesini çok açma veya televizyonu yakından izleme, derslerde
öğretmenin söylediklerini duyamama, sürekli burun akıntısı gibi
yakınmalarla ortaya çıkabildiğini işaret etti. Yrd. Doç. Dr.
Remzi Tınazlı, "Aileler bu yakınmaları her zaman fark
edemeyebilirler. Çoğu zaman çocuğun az işittiği, okuldaki
öğretmenleri tarafından fark edilir" dedi.
Orta kulakta sıvı birikmesinin, erken dönemde fark edilmesiyle,
nedene yönelik tedavi ile düzeltilebilen bir durum olduğunu
söyleyen Tınazlı, 2-3 haftalık ilaç tedavileriyle sorunun
sıklıkla ortadan kaldırıldığını ifade etti. Buna karşın östaki
borusunun tıkanmasına neden olan geniz eti büyüklüğü durumlarında
ve ilaç tedavisinin etki etmediği durumlarda, cerrahi tedavinin
gerekli olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Remzi Tınazlı, "Tedavi
sonrasında hastaların büyük çoğunluğunda olumlu sonuçlar elde
ediliyor. Sonuç son derece yüz güldürücüdür" dedi. Yrd. Doç. Dr.
Tınazlı, tedavi edilmeyen gecikmiş vakalarda sık orta kulak
enfeksiyonları ve kulak zarındaki negatif basınç nedeniyle kalıcı
işitme bozuklukları gelişebileceği konusunda da uyarıda
bulundu.
"İşitme azlığından şüphe duyarsanız mutlaka bir uzmana
başvurun"
Orta kulakta sıvı birikmesi durumlarında kulak ağrısı, ateş,
kulak akıntısı gibi yakınmaların olmadığına vurgu yapan Yrd. Doç.
Dr. Remzi Tınazlı, bunun çoğu zaman çocuğun derslerdeki
başarısının düşmesi, huzursuzluk, arkadaşları ile ilişkilerinin
bozulması, denge bozukluğu gibi yakınmalarla ortaya
çıkabileceğini belirtti. Yrd. Doç. Dr. Tınazlı, "Tüm bunlar orta
kulaktaki basınç ile dış ortamdaki basınç arasındaki farka bağlı
olarak oluşan işitme azlığına bağlıdır. Bu nedenle anne ve
babaların işitme azlığı olduğundan şüphe duydukları çocukları
mutlaka bir kulak burun boğaz uzmanına götürmeleri gereklidir"
dedi.
Havalanma tüpü
ameliyatları olumlu sonuç veriyor
Uzmanının, hastalığın nedenini araştırarak nedene yönelik bir
tedavi planlayacağını söyleyen Yrd. Doç. Dr. Remzi Tınazlı,
çocuklarda alerjik burun akıntısı ve geniz eti büyümesinin
oldukça sık görüldüğünü, bu nedenle hastaların mutlaka alerji
açısından da değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Orta
kulakta sıvı birikimi nedeniyle kulak zarına yerleştirilen
havalanma tüpü ameliyatlarının, işitmeyi düzelten bir operasyon
olduğunu söyleyen Yrd. Doç. Dr. Tınazlı, bunun oldukça sık
uygulanan bir tedavi olduğunu ifade etti. Yrd. Doç. Dr. Tınazlı,
"Yerleştirilen tüp 6 ay gibi bir süre sonunda sıklıkla
kendiliğinden çıkmakta, ikinci bir müdahaleye gerek
kalmamaktadır. İleride kalıcı bir işitme bozukluğuna yol açmamak,
çocuklarımızı yaşıtlarından geri bırakmamak, okulda başarısız
olmalarını engellemek için, işitme konusunda uyanık olunmalı ve
geç kalmadan doktora başvurulmalıdır" diyerek sözlerini
sonlandırdı.