Öncelikle “XIX. Yüzyıl Kal’a-i Sultaniye Salnameleri üzerinde çalışıp, bilgi ve belgeleri benimle paylaşan değerli dostum Mustafa Kulu’ya teşekkürlerimi arz ederim.
“Salname” kelimesinin dilimizdeki karşılığı yıllıktır. 1847 sonra
basılmaya başlanan Osmanlı Devleti’ndeki salnamelerin en eski,
düzenli ve uzun ömürlü olanı devlet salnameleri olarak da bilinen
Salname-i Devlet-i Aliye-i Osmaniye (SDAO)’lerdir. Devlet
salnamelerinden sonra en önemli türü ise vilayet
salnameleridir.(1)
Vilayet salnameleri yayınlandıkları vilayete ilişkin çok çeşitli
bilgi içerdikleri için tarih araştırmaları açısından çok zengin
kaynaklardır. Vilayet salnameleri, ilgili vilayetin ve bağlı
kazaların, kasabaların idari bölünüşü, memur listeleri, tarihi ve
coğrafyası, eski eserleri, ticari ve ekonomik faaliyetleri,
nüfusu, okulları, kütüphaneleri hakkında çok değerli yerel bilgi
vermektedir. (2)
Günümüzde tek idari yapı içerisinde olan Çanakkale, Osmanlı
Devleti’nde uzun Süre Cezair-i Bahr-i Sefid eyaletine bağlı
olarak Anadolu kısmı Biga sancağı, Avrupa’daki kısmı ise Gelibolu
sancağı şeklinde yönetilmiştir (3)
1864 yılında çıkarılan Vilayet Nizamnamesi ile Osmanlı, eyalet
sisteminden vilâyet sistemine geçer. Esas düzenleme ise; 1867
tarihinde gerçekleştirilir. Vilayetler sancaklara, kazalara,
nahiyelere, köylere ayrılır. Eyaletin ismi de vilayete
dönüştürülür. Buna göre Cezair-i Bahr-i Sefid eyaletine bağlı
olan Biga sancağı, Cezair-i Bahr-i Sefid vilayeti olarak
adlandırılır.
a- Biga Sancağı (merkezi Kale-i Sultaniye): Kala-i Sultaniye,
Ayvacık, Ezine, Biga, Lapseki kazaları ve Çan, Dimetoka,
Bayramiç, Kumkale nahiyeleriyle, Bozcada, İmroz, Semadirek Limni
adaları
b- Sakız Sancağı:
c- Midilli Sancağı: Moluva.
d- Rodos Sancağı: İstanköy ceziresi.
e- Kıbrıs Ceziresi: Tuzla, Limson, Magosa, Baf, Kerine.
f- Babı Zaptiye İdaresinde bulunan kazalar: Şile maa Beykoz,
Kartal maa Gekboza (Gebze), Adalar.
Çanakkale’nin de içinde bulunduğu Biga sancağına dahil olan kazalar, Biga sancağının bağlı olduğu vilayete göre değişmiştir. Cezair-i Bahr-i Sefid’e bağlı olduğu zaman genelde Biga yarımadasındaki kazalar, Biga sancağı altında iken; daha sonra Biga sancağı Hüdavendigâr eyaletlerine ve Karesi vilayetine bağlandığı zaman yine Cezair-i Bahr-i Sefid vilayetine bağlı kalmaya devam etmişlerdir.
Yıllar Bağlı Bulunduğu Eyalet-Vilayet Çanakkale
Dahilindeki Kaza ve Nahiyeler
1848-1867 Hüdavendigar Eyaleti Kale-i Sultaniye Lapseki maa
Çardak, Dimetoka/Güvercinlik, Biga, Çan, Bayramiç, Ayvacık
/Kızılca Tuzla, Ezine-i Kazdağı, Kumkale.
1868-1877 Cezayir-i Bahr-i Sefid Vilayeti K.Sultaniye, Ayvacık,
Ezine, Biga, Lapseki, kazaları, Çan, Dimetoka, Bayramiç, Kumkale
nah. Bozcaada, Gökçeada, Semadirek, Limni adaları
1878-1880 Şehremaneti Kale-i Sultaniye, Ezine, Lapseki
Ayvacık, Eceabat, Erenköy, Bayramiç, Kumkale, Dimetoka, Çan,
Bozcaada ve Limni
1881-1887 Karasi Vilayeti Kal’a-i Sultaniye, Ezine, Lapseki,
Ayvacık Kazalarıyla, Bayramiç, Kumkale, Dimetoka, Çan, Eceabat,
Erenköy, Çardak Nahiyeleri
1888-1910 Müstakil Biga, Lapseki, Ezine, Ayvacık
kazalarıyla Erenköy, Güvercinlik, Çan, Bergos, Çardak, Bayramiç,
Kumkale Nahiyeleri.
1888 yıllarında Biga sancağı Karesi vilayetine bağlı bir sancak
olup Biga (Çan, Dimetoka), Kale-i Sultaniye (Erenköy), Ezine
(Bayramiç, Kumkale), Lapseki, Ayvacık kazalarından oluşur.
35.000 nüfuslu Ezine kazasında ise toplam 130 karye ve 18 mahalle
ile Bayramiç ve Kumkale nahiyeleri bulunmaktadır. Kazada bulunan
Rum, Ermeni ve Yahudiler nüfusun yaklaşık %10’unu oluştururlar.
(9)
Bayramiç kazasında Işıklar karyesinde Çınarlık tepesinde vaki dört kıta krom madeni doksan dokuz senesine imtiyaz ile İngiliz devleti tebaasından Mosyö Niksonha ve kumpanyasına 4 şaban seksen dokuz tarihli ferman-ı ali mucibince ihale olunmuştur. Bayramiç kazasında Işıklar ve Ormantepesi ve Çınarlıkaya nam beş mahalde vaki meganez madeni tebaa-i devleti aliyeden Döneloğlu Agop Efendi uhdesine doksan dokuz sene imtiyazla 3 rebilevvel seksen dokuz tarihli ferman-ı ali mucibince ihale olunmuştur. (10)
Biga sancağında vaki ormanlardan başlıca iki kısmı olup bir
kısmına Kazdağı ve diğer kısmına Biga ormanları yad olunur.
Salnamelerde geçen şu ifadeler, Kaz dağının bir diğer adının da
“Abdal dağı” olduğunu yansıtmaktadır. “Bu ormanlardan başlıcaları
Bergoz ve Karadağ ve Çataltepe ve Apdal dağlarıdır… Abdal-ı
mezkur Kaz dağıyla (Abdal adıyla geçen Kaz Dağı’yla) Biga
ormanları meyanında…”
Kereste nakliyesine Menderes nam çay olup Biga sancağı dahilinde
Bayramiç nahiyesinden bedel ile Kumkale iskelesinden ve yine
liva-i mezbur dahilinde vaki Çan nahiyesinde beden ve cari diğer
bir nehri cesime olup Karabiga iskelesinde deryaya mansıp
olur.
Mezkur çaylara münasebet-i kamilesi olan ormanlardan kat olunan
keresteler nehrin mezkureteyn vasatıyla iskeleye nakl ve tenzil
olunmakta ve cibal-i merkumenin ekseri mahallerinde sular ekser
üzere bulunduğu cihetle birçok su bıçkıları olup mezkur bıçkılar
vasıtasıyla külli ebniye kerestesi imal edilmektedir. (11)
Pazar Mahalleleriyle Eyam Muayenesi: Bayramiç Çarşamba
KAYNAKÇA: