Garip bir boşlukta savruluyorum günlerdir...
Boğazıma yapışan kelimeler yakıyor genzimi... Cam kırıkları ile
dolu her bir cümlem.. dişlerimi sıkarak, dilimi kanatarak
susuyorum...
Söyleyeceğim tek bir söz , herşeyin sonunu getirecek gibi...
Korkuyorum....
Bugüne kadar kimseyi kaybetmekten korkmayan ben, ilk defa
korkuyorum....
Zihnin karmaşası ve yüreğimde susmak bilmeyen bir çığlık..
Düşüyorum...
En dibe çakılmanın ne demek olduğunu biliyorum... Fakat bu defa
farklı diyorum içimden... Bu defa yüreğim teslim
kelimelere....
İçin yanarken buz gibi durmanın ne demek olduğunu öğrendim çünkü
sayesinde...
Ve kimbilir kaç hayale teslim ettim yüreğimi, içinde onu
barındıran....
Hiç haberi yoktu değil mi.... Onsuz onu yaşamanın ne demek
olduğunu öğrenemedi hiçbir zaman...
Ne yüreğimi gördü, nede sessizliğimden anladı..
Oysa ki ben kendimsiz yaşamanın ne demek olduğunu öğrendim
onunla... Her nefes alışımda içimden kimbilir kaç defa geçirdim
ismini , dehlizin karanlık duvarları arasında...
Yüreğimde koca bir dehliz.... Onu saklamak isterken , kayboldum
boşlukta...
Dehlizin son sözleri bunlar..
Suskunluğun içine sakladığım bir alfabeyfi ismin... Sahi duydun
mu sustuklarımı...