Vatandaş gözüyle…

Merhaba, ben de bu yazıyı okuyan çoğunluk gibi sıradan bir vatandaşım. Oturduğum yerde faturaları düşünürken, haberleri izleyip "Bu gidişat ne olacak?" diye iç çekenlerdenim. Son 15 günde, yani Ağustos'un başından beri, ülke gündemi yine dopdolu. Ekonomiden suya, siyasetten sokaklara kadar her şey bizi etkiliyor. Ben de bunları kendi halimce yorumlayayım istedim. Ne uzmanım ne de politikacı; sadece geçim derdinde, ülkemde ve dünyada olup bitene duyarlı biri olarak...

1. Ekonomik Baskılar ve Zam Furyası

Son günlerde enflasyon haberleri bitmiyor. TÜİK diyor ki enflasyon düşüyor ama pazarda domatesin kilosu 30 TL'yi geçmiş, nasıl düşsün? Reel sektördeki daralma %80'lere varmış diyorlar, Gedikpaşa esnafı boş sokaklardan bahsediyor. Çin malları her yeri sarmış, yerli üretici batıyor. Benim gibi asgari ücretli için bu demek ki daha fazla kemer sıkma. Faizler inmezse kredi çekemiyoruz, ev kiraları uçmuş. Geçen hafta akaryakıta zam geldi, otobüs bileti bile etkilendi. Hükümet "Ekonomi iyileşiyor" diyor ama cebimdeki para eriyor. Bu gidişle gençler yurt dışına kaçacak, biz de emeklilik hayali kuracağız. Nereden baksan sıkıntı!

2. Su Krizi ve Çevre Felaketleri

Çanakkale için henüz elle tutulur bir sıkıntı görünmüyor ama İzmir'de su kesintileri başladı, Ankara'da Eylül'de kademeli kesinti konuşuluyor. 12 aylık kuraklık haritası paylaşılmış, ülkenin yarısı kırmızı alarmda. Sıcaklıklar rekor kırıyor, Adana'da 35 dereceyi geçmiş. Benim gibi apartmanda yaşayan için bu, duş alamamak, çamaşır yıkayamamak demek. Orman yangınları, sel felaketleri hatırlatılıyor ama önlem? Yok. Belediye vidanjörleriyle atık su doğaya bırakılıyormuş Eskişehir'de. Biz vatandaş olarak tasarruf edelim diyoruz ama büyükler ne yapıyor? Bu susuzluk, tarımı vuracak, gıda fiyatları artacak. Deprem haritası da gündemde, İzmir’den Van’a kadar korku salıyor. Doğa bize "Durun!" diyor ama dinleyen kim?

3. Siyasi Tartışmalar ve Miting Rüzgarı

CHP'nin mitingleri gündemi sardı, Özgür Özel Sivas'ta, Balıkesir'de konuşuyor. "Millet İradesine Sahip Çık" diyorlar, İBB borsası iddiaları, Ziraat Bankası dosyaları açılmış. AKP cephesi "Navigasyon sorunu" diyor, sert yanıtlar geliyor. Milli Dayanışma Komisyonu kurulmuş, 15 Temmuz mağdurları gündemde: Askeri öğrenciler müebbet almış, adalet çağrısı var. Benim gibi sıradan biri için bu, "Yine mi seçim havası?" demek. Mansur Yavaş, Sinan Ateş olayı, kayyumlar... Siyasetçiler kavga ederken, biz fatura ödüyoruz. Bir de Antalya, MHP, Aydın aşiret meseleleri karışmış. Barış istiyoruz ama gerginlik bitmiyor. Vatandaş olarak yorulduk bu kavgadan.

4. Güvenlik ve Sokak Olayları

Sokaklar güvensizleşti. Konya'da tecavüz, , Bursa’da çocuklarınn karşısına çıkan eli bıçaklı palyaço, Ankara'da kılıçlı saldırı, İstanbul infazları... Yenidoğan bebek çetesi, otel yangını, LGS skandalı, sahte diploma... Yargıtay sanal tacizi istismar saymamış, tahliye vermiş. Aksaray'da asansör faciası, Büyükçekmece'de bina boşaltılmış. Kırmızı bültenli suçlular getirilmiş ama PKK'lılar salınmış diyorlar. Camilerde hırsızlık artmış, cemaat azalmış. 14-15 yaş çocuklar sokaklara salınmış, güvensizlik artıyor. Vatandaş için bu, çocuğunu dışarı salarken korku demek. Polis operasyonları var, uyuşturucu baskınları ama yetmiyor. Kadın cinayetleri, trafik magandaları... Bu şiddet nereden geliyor? Toplum olarak nereye gidiyoruz?

5. Uluslararası Gündem ve İnsanlık Dramları

Gazze krizi yüreğimizi dağlıyor. İngiltere "Ahlaki rezalet" demiş İsrail'e, yardım girişi azalmış. Türkiye'den yardımlar devam ediyor ama abluka engelliyor. KKTC ziyareti var, Cumhurbaşkanı Yardımcısı orada. Bir de Japonya asıllı Youtuber'ın oturum izni sorunu gündem olmuş, 7 yıl yaşamış ama alamıyor. Japonya’da Türk pasaportu taşıyanlara sosyal mekanlara girişte kısıtlamalar getirilmiş. Bizim sığınmacı sayımız 5 milyonu geçmiş, tartışma bitmiyor. Savunma sanayinde HAVELSAN programı başlamış, genç mühendislere fırsat. İyi haber ama günlük hayatta Gazze'deki açlık, yüzlerce ölüm... Biz burada ekmek derdindeyken, oradakiler hayatta kalmaya çalışıyor. Türkiye yardım eli uzatıyor ama dünya sessiz. İnsan olarak utanıyorum bu adaletsizlikten.

Sonuçta, bu 15 gün bize gösterdi ki hayat pahalı, sokaklar tehlikeli, siyaset gergin. Ama umut da var: Spor başlıyor, Süper Lig heyecanı. Ben gibi sıradan biri olarak diyorum ki, birlik olalım, şikayet yerine çözüm isteyelim. Taşın altına hep birlikte koymalıyız elimizi…

Yoksa bu yük altında ezileceğiz